Bodrum'da üç-dört kişi bir araya gelince konuşma şöyle başlıyor: 'İnanır mısın; bir salata, bir dondurma, bir bilmem ne yedik, şu kadar hesap geldi. Olacak şey değil, delirmişler!' Vallahi bence de mekan sahipleri delirmiş. El birliği ile yerli turisti nasıl bezdiririz, kaçırırız diye çalışma yapmışlar. Sonra da 'İş yok' diye ağlıyorlar. İş olmaz, olmasın zaten. Verdiğiniz paralar canınızı yakıyor, tadınızı kaçırıyor, üstelik karşılığında aldığınız hizmet de, yemekler de vasat.
LAHMACUN STAR!
Gerçi gel de müşterinin psikolojisini anla... Şu meşhur 80 liralık lahmacun var ya; öyle bir patlama yapmış ki, Türkbükü'ndeki Maça Kızı'nda lahmacun yemeyen yok. Birkaç sezon önce '40 TL'ye lahmacun' (o zamanlar 40 liraydı) haberi çıktıktan sonra, söz konusu mekanda lahmacun yıldız olmuş; Ajda olmuş, Tarkan olmuş... Lahmacun star yani bebeğiiiiim!
Velhasıl gözlerimle görüyorum; Bodrum, Haziran sonunda hâlâ boş... Restoranlar en fazla üç-dört masa, beach clublar boş. İşletmeciler umutlarını bayrama ve bayram sonrasına bağlamış durumda. Tabii bana sorarsanız, bu böyle gitmeyecek besbelli. Bodrum'un sadece yaz sezonunda hizmet veren, kaba bir anlatımla vur-kaç yapmaya çalışan mekanları, kafayı duvara çarpacak ve nihayet bir gün kendilerine gelmek zorunda kalacaklar.
Dört kişilik bir ailenin, buradaki popüler yerlere giderek bir tatil geçirmesine imkan yok.
Bakalım neler olacak, izleyip göreceğiz...