Adı Alev Aslangiray... Daha 38 yaşındayken, 6 Mart'ta hayata gözlerini yumdu. Cenazesi 7 Mart'ta Antalya Konyaltı Cemevi'nden kaldırıldı. Aylardır yazdığım Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve ekibinin uyguladığı mobbing'e artık kalbi dayanamadı. Geçirdiği kalp krizi sonrası aramızdan ayrıldı Alev. Ona bu haksızlığı reva görenleri vicdanlarıyla baş başa bırakıyorum. Böcek hiçbir şey yaşanmamış gibi sosyal medyada Alev'in defnedildiği gün şu cümleleri paylaştı: "Kadınlarımızın hayatın her alanına dahil olduğu, şiddet görmediği, emeğinin karşılığını aldığı bir dünya için çalışıyoruz."
OYUNCU ARKADAŞI ANLATTI...
Gerçekten çalışıyor Böcek ama ne için? Menderes Türel döneminde işe alınan tiyatrocusundan, işçisine kadar herkesi belediyeden temizlemek için çalışıyor. Hani derler ya kelimeler kifayetsiz kalıyor diye, ben de böyle bir ruh halindeyim. Alev'in yaşadıklarına yakından şahitlik etmiş oyuncu Müfit Kayacan'a ulaştım. Alev'in kendisine anlattıklarını benimle paylaştı Kayacan.
'TANIDIĞIM EN ÇALIŞKAN İNSANDI AMA SÜRGÜN EDİLDİ'
Müfit Kayacan "Kızımız gibiydi" dediği Alev Aslangiray'ın neler yaşadığını şöyle anlattı: "Ailemizin bir üyesi gibiydi. Eşimle sık görüşürdü, manevi kızı gibiydi. Alev'in yaşadıklarına eşim de şahit. Alev, hayatta tanıdığım en onurlu insandı. Çok çalışkandı, dürüsttü. ASMEK'te (Antalya Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları) müdürlük görevini layıkıyla yerine getirmek için gece-gündüz ter döktü. Kurum onun döneminde çok iyi noktaya gelmişti ama işine son verildi. Önceki dönemde göreve getirildiği için, Muhittin Böcek'in seçilir seçilmez onu görevden aldığını söyledi. Dava açma süresi bittikten sonra Gazipaşa'ya ASMEK görevlisi olarak sürgün edildiğini düşünüyordu. Gazipaşa ile Antalya arası arabayla üç saat. Alev, hafta içi orada kalıyordu, hafta sonu ailesinin yanına gelebiliyordu. Resmen eziyet ettiklerini söylüyordu ama yine de dayandı, pes etmedi. Çalışmak zorundaydı, ailesine bakıyordu. Ama yılbaşında işten çıkarıldı."
ALEV'E HİÇ ADİL DAVRANILMADI
Alev'ın
, Böcek ile görüşmek istemesine rağmen bunu başaramadığını söyleyen Kayacan, "Bir türlü derdini anlatamadı. Bu onu çok kötü etkiledi" diyerek devam etti: "Ben Muhittin Bey'i eskiden beri tanıdığım için ona ulaşmak ve Alev'in maruz kaldığı haksızlığı anlatmak istedim. Adil olunsun istedim çünkü adil davranılmadığına inanıyordum. Kendisiyle ben de görüşmek istedim, Böcek'e iletilmedi mi bilmiyorum ama benimle görüşmedi."
HAYAT DOLU BİRİYDİ AMA YAŞADIKLARINA KALBİ DAYANAMADI
Alev'e, yaşadığı haksızlıkları Böcek'e anlatacağı konusunda söz verdiğini belirten Kayacan, şöyle konuştu: "Böcek'in özel kalemine şu mesajı bıraktım: 'Başkan lütfen beni dinlesin. Büyük haksızlık yapılıyor. Alev'in kalemini kırdıktan sonra iş işten geçecek. Bunun vebali büyük olur.' Ama kendisiyle görüşemedim. Sanki bugünleri hissetmişim. Dönüp bakınca daha iyi anlıyorum. Vebali ağır oldu. Alev çok genç bir yaşta dayanamadı yaşadıklarına. Hayat doluydu. O bu ülkenin yetiştirdiği modern, eğitimli, namuslu insanlardan biriydi. Onu hep gülen yüzüyle hatırlayacağım."
KEŞKE BUNLAR OLMASAYDI
M
üfit Kayacan'a "Muhittin Böcek neden görüşmek istemedi sizinle?" diye sorduğumda şöyle cevap verdi: "Nedenini bilmiyorum inanın. Aradığım bilgisi mi kendisine iletilmedi yoksa kendisi mi konuşmak istemedi bunu bilme şansım yok. Alev'in bu yaşadıklarını hak etmediğini düşünüyor ve bu haksızlığın giderileceğine inanıyordum. Ama maalesef öyle olmadı. Keşke bütün bunlar yaşanmasaydı. Ve o hâlâ aydınlık yüzüyle aramızda olsaydı. İnanın çok üzgünüm."
'BENİ KANDIRMALARI GURURUMA ÇOK DOKUNDU' DEMİŞTİ
Alev'in
işten çıkarıldığı yılbaşına kadar hep umutlu olduğuna şahit olan Kayacan, şunları söyledi: "Ona yapılan bu haksızlığın telafi edileceğini düşünüyordu. İşten atılması ile yıkıldı. Psikolojisi alt üst oldu. Bakın Alev, CHP'li bir ailenin kızıydı. Alev siyasi kimliğine bakılmadan liyakat sahibi olduğu için önemli bir kurumun başına getirildiğine inanıyordu. Bana şöyle demişti: 'Gururuma en çok dokunan beni kandırmaları oldu. Önce beni dava süreci geçene kadar oyaladılar sonra da işten attılar. Ben sonuna kadar direndim yapılan tüm haksızlıklara rağmen."