Antalya'da sular durulmuyor. Önce Şehir Tiyatrosu'nda yaşananlar, ardından Alev Aslangiray'ın ani ölümü tüm gözleri Muhittin Böcek'e çevirdi.
Biliyorsunuz Böcek'in haksız uygulamalarını uzun süredir dile getiriyorum. O kadar yazı kaleme almama rağmen Böcek kafasını kuma gömdü adeta.
Hiçbirine cevap vermedi. Vermedi değil aslında veremedi. 'Sükut ikrardan gelir' misali sessizliğe büründü Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı.
Artık gözü nasıl kararmışsa Böcek'in, eski dönemde işe alınan insanları temizlemek için canhıraş bir çabaya girdi. Kadın, erkek, genç, yaşlı demeden mobbing uyguladı. 70 yaşındaki usta oyuncu Cenap Aydınoğlu'na da eziyet etti, 38 yaşındaki Alev Aslangiray'a da. Alev'in kalbi dayanamadı yapılan bu zulme. 6 Mart'ta aramızdan ayrıldı. Aradan geçen sürede belki Böcek yaptıklarından biraz utanır, sıkılır dedim ama yanılmışım.
SEÇMENİ KANDIRDI
İşte geçtiğimiz günlerde toplanan Antalya Büyükşehir Meclisi'nde yaptığı açıklama ortada. Alev'in ölümü meclis gündemine gelince şöyle dedi Böcek: 'Kalp krizi geçirmiş bir kardeşimizi siyasete alet edenleri kınıyorum. Böyle bir şey yoktur.
Ben tek tek personelle ilgilenmiyorum, işim değil." Alev'i önce sürgün edip sonra da kapının önüne koyan kendisi. İşten çıkarmaları siyasete alet eden de kendisi. Sırf AK Parti'nin belediyesi döneminde işe alındığı için başta Şehir Tiyatroları olmak üzere birçok belediye kurumunun içini boşaltan da kendisi. Güzelim Şehir Tiyatrosu onun yüzünden perde açamaz hale geldi. Mobbingle insanları canından bezdirirken rövanş alma duygusuyla hareket ettiği gün gibi ortada. Yaptığı zulüm sonrası gencecik bir kadın hayatını kaybediyorsa, Böcek bunun hesabını başta Alev'in ailesi olmak üzere tüm Antalya halkına vermek zorunda.
Tek hesap vermesi gereken konu bu da değil Böcek'in. 'Bugüne kadar kimsenin ekmeği ile oynamadık, hep kazandırmaya çalıştık. Hiçbir belediye çalışanı siyasi görüşünden dolayı işten çıkarılmayacak' sözleri ortada dururken bunun tam tersini yapması, kimse kusura bakmasın ama Antalya seçmenini kandırmaktan başka bir şey değildir.
İnsanların sadece ekmeğiyle değil hayatlarıyla da oynadığı her gün biraz daha gün yüzüne çıkarken, Böcek'in hâlâ uygulamalarını savunması beni hayrete düşürüyor. Yaptığı zulme kalbi dayanamayan gencecik bir kadın daha yeni toprağa verildi. Şehir Tiyatrosu'nda insanları odaya hapsederek yaptığı eziyetin fotoğrafı daha üç ay önce Günaydın'da yayınladı. Bunlar olmamış gibi davranınca 'gerçekler' ortadan kalkmıyor Muhittin Böcek.
MOBBİNGE DEVAM
Bir de sıkılmadan "Ben tek tek personelle ilgilenmiyorum, işim değil" diyor.
Doğru tek tek değil, topluca ilgileniyor personelle Böcek. Türel döneminden kim varsa üç yüz, beş yüz kişi demeden işten atıyor. Atamadıklarına da mobbing uygulamaya devam ediyor. Türel döneminde işe alınanlar her gün mesaiye sürgün edilme veya işten atılma korkusu ile başlıyor. İnsanlara bu korkuyu yaşatmaya kimsenin hakkı yok.
Pek umudum yok ama vicdanları derinden yaralayan daha fazla olay yaşamadan umarım Böcek ve ekibi bu uygulamalarına son verir.