Okurumuz Psikolog Beyhan Budak'ın dizi karakterleriyle ilgili analizine katılmamak elde değil:
"Merhaba Yüksel Bey...
Uzun zamandır bir psikolog olarak dikkatimi çeken bir durumu sizinle paylaşmak istiyorum. Normal hayatta, insanların bir kişiliği vardır ve kişi her durumda kişiliğine uygun bir durumda hareket eder. Kişilik derken kastettiğim şeyler; insanın dışa dönük olması, uzlaşmacı bir yapıya sahip olması, çıkarcı olması, nevrotik olması...
Örneğin; çıkarcı ve pragmatist olduğunu düşündüğümüz bir insan, her durumda kişiliğinin bu özelliğine göre hareket eder. Eğer bunun aksi bir davranışta bulunursa bu da kişiliğinin başka bir özelliği ile açıklanabilir. İzlediğim yabancı dizilerden biriyle örnek vermek istiyorum.
Supernatural dizisinde iki ana karakter var: Sam ve Dean... Sam daha içe dönük, duygusal ve entelektüel bir yapıya sahip. Dean ise, daha yüzeysel, neşeli ve dışa dönük.
Bu dizi 6 sezondur devam ediyor ve bu iki kahramanın olaylar karşısında verdiği her tepki, kişilik özellikleriyle uyumlu. Ekstra bir durum olduğu zaman da, bunu kahramanın geçmişiyle açıklıyorlar.
Fakat bizim dizilerde bu durum tam tersi... Bunun en belirgin örneği; Kurtlar Vadisi'ndeki Muro karakteridir. Mültecilerin organını çalan acımasız bir insanken, bir anda içi insan sevgisiyle dolup taşan biri oldu. Normal hayatta böyle değişimler profesyonel psikolojik yardımla bile çok uzun zaman alır.
Bu e-postayı size yazmama sebep olan durum ise, Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisinde Ali Kaptan'ın özensiz ve değişken kişiliği.
Ali Kaptan, kızı Aylin kapısına geldiği zaman, evine almayan bir baba... Çocuklarına karşı aşırı ilgisiz ve duyarsız. Ama Osman'a çok farklı davranıyor. Bir yandan da, Cemile'nin hamile kaldığı çocuğu doğurmasını istiyor. Şu ana kadar olan gidişatla; Ali Kaptan kişiliği oturmamış, tutarsız bir insan. Bunlar en belirgin örnekler. Diğer dizilerle örnekler çoğaltılabilir.
Ben bu durumun, senaryo en başta yazılırken karakterlerin üzerine ciddi bir çalışma yapılmamasına bağlıyorum. Bunun sonucu olarak, ortaya özensiz ve süreksiz bir görüntü çıkıyor. Bu durum günü kurtarsa da uzun vadede ortaya kalıcı eserler çıkmasına engel oluyor.
İyi çalışmalar dilerim."
