Kamil Çetin Kulabaş... Siz belki bu ismi ilk kez duyuyorsunuz ama köşemizin 'kurmay heyetinde' yer alan okurlarımızdandır. Pek çok kez onun işaret ettiği, hatırlattığı, not ettiği konular burada benim kalemimle yorum olarak sizlere ulaşır. (Bana göre yıllarca organizasyon işleriyle boşuna vakit harcamış. Eğer ucundan köşesinden gazeteciliğe başlasaydı, şimdi hatırı sayılır köşe yazarlarından biri olurdu.) Bu kez işi kendisine bıraktım. Darbe girişiminin ardından Şehir Tiyatroları'ndan bazı sanatçıların gönderilmesini 'siyasi' bulanlara karşı çıkıp o sanatçıların 'gerçek performanslarının' açıklanmasını istemiş Kamil Bey. Okuyunca siz de hak vereceksiniz:
"İstanbul Belediye Şehir Tiyatroları biliyorsunuz son zamanlarda performans eksikliği gerekçesiyle 20 kadar sanatçının iş akitlerini feshetti. Tiyatroların sanat yönetmeni Süha Uygur'u sektörden iyi tanırım. Çok açık yüreklilikle yazmak isterim ki dürüst, namuslu, onurlu ve vicdanlı bir insandır. Büyük sanatcı Nejat Uygur'un oğlu olmasına rağmen hiçbir zaman babasının isminin altına sığınmamış, hep kendi çabaları ile ayakta kalmıştır. Sanat piyasasında çok sevilen ve sayılan bir insandır. Kaldı ki burada tartışılan, yetenek performansı değildir, çalışma performansıdır. Ayşe Arman, söyleşilerinde iş akdi feshedilen sanatçıları savunurken, suçlarını itiraf ediyor. Hep dizilerde gösterdikleri performanstan bahsediyor. Konunun özüne geçersek; İstanbul Belediye Şehir Tiyatroları'nda çok büyük sayıda sanatçı ve müzisyen kadrosu mevcut. (Bildiğim kadarıyla 400'ün üstünde.) Aynı şekilde Devlet Tiyatroları, bale, opera ve TRT kadrosu da kabarıktır. Lütfen yetkililer bu kadrolarda yer alan oyuncu, şarkıcı ve müzisyenlerin son beş yılda yer aldıkları gösterilerin sayısını, solo performanslarını, kullandıkları rapor vs. gün sayısını, rapor aldıkları günlerde hangi dizi filmlerde, hangi konser salonu ve gazinolarda yer aldıklarını açıklasınlar.
Hiçbir devlet ve belediye kurumu, sanatçıların babasının çiftliği değildir. Bildiğim kadarı ile hiçbir uygar devletin bu kapsamda bir kuruluşu yoktur. Sonuçta bu insanlar halkın verdiği vergilerden maaş alıyorlar. Talep ettiğim ayrıntılar açıklanırsa, gerçeği sizler de göreceksiniz.
Çok sayıda 'ATM performans sanatçısı' var. Sadece aydan aya gidip ATM'lerden maaşlarını alıyorlar. Lütfen ilgililer ve yetkililer kamunun bilgi edinme hakkına saygı gösterip bu bilgileri kamu ile açık ve net olarak paylaşsınlar. Paylaşsınlar ki, bu spekülasyonlar bitsin, herkes gerçeği görsün."