Modanın tuhaflıkları karşısında çoğunuzun şaşırdığını biliyorum.
Yamuk yumuk ayakkabılar, boyunuzca çantalar, üzerinize beş beden büyük gelen ceketler, göz retinanızı örtecek boyutta mikro ya da yüzünüzü kaplayacak büyüklükte gözlükler... Moda ne yapacağını mı şaşırıyor?
Eski modelleri bir düşünün; şimdi onları yalnızca Victoria's Secret podyumlarında görüyorsunuz. Yeni nesil modeller robotmuşçasına, cinsiyetçi ayrımı ortadan kaldırarak askı görevini üstlenmiş şekilde yürüyorlar podyumda. Koleksiyonun mesajı neyse, dikkatler onun üzerine çekiliyor. Modeller değil; tasarımlar, fikirler ilgi odağı oluyor. Yani aslında, estetik algısı da değişecek gibi görünüyor. Siz hâlâ, yanaklarınıza dolgu yaptırıyor, yüzünüzdeki çilleri tedavi yöntemleriyle yok etmeye çalışıyor, tek tip kadın modelini benimsiyorsanız; yeni nesil kadın tipine hiç uymuyorsunuz. Saçlarınızdan çıkan beyazları serbest bırakmayıp kemerli burnunuza dokunuyor, size ayrıcalık veren detayları eski algıdaki mükemmellik uğruna hiçe sayıyorsanız, inanılmaz demodesiniz!
Londralı fotoğrafçı Darren Black bakın ne demiş: "Güncel modanın 'çirkinlik' merakı biraz da bizim orijinalliğe olan ilgimizden kaynaklanıyor.
Zira çirkinlikten daha gerçek ne olabilir?
Aynı zamanda kısmen de çeşitliliği hiçe sayan demode güzellik standartlarına bir tepki niteliğinde... İnsanlar 'çirkin' olma özgürlüğüne sahip olmak ve bununla takdir edilmek istiyor. Gucci ve Burberry gibi markalar, savunucusu oldukları bu stil kolajında 'çirkin' yüzler ve 'çirkin' vücutları, 'çirkin' kıyafetler içinde bir araya getiriyor. Cinsiyet ve güzelliği yeniden tanımlamaya kararlı bir nesil için var olmanın yeni yolunu yaratıyorlar." Modanın, sanat ve bilim ile ilişkisini kavradıysanız, algınız da değişiyor. Moda, yalnızca eski tabirle güzelleşmek adına benimsenen bir kavram değil; moda artık üzerinizdekilerle mesaj verme çabasında.
Balenciaga'nın ugly sneaker'ları, yani çirkin spor ayakkabıları bu sezon inanılmaz patladı. Fazlasıyla rahat, konforlu, kocaman, kabalar.
Yani onlarla zarif bir kadın olamıyorsunuz asla. Bu ayakkabılar 'Zarafet bırakın da davranışınızda olsun, siz rahat olun' diyor.
Gündüz, gece herkesin ayağında gördüğüm ugly sneaker'ları, balmumu heykeline çevirdiği yüzüyle, havalı fönlenmiş saçlarıyla tamamlayanlar, lüksün konfor ve modanın mesaj içerikli olduğundan habersizce, 'Balenciaga yapmışsa bir bildiği vardır' diyerek giyiyorlar.
Konu zamanla anlaşılacak tabii ama umarız ki vücutlarına yaptıkları müdahaleler sonucu iş işten geçmemiş olsun. Orijinalliğin güzelliği hep baki kalsın.