Kadrosunda birbirinden değerli oyuncuları barındıran, 'Ben Bu Cihana Sığmazam' dizisi için nefesler tutuldu. Aksiyon ve macera sever izleyici kitlesinin merakla beklediği dizide, aile ilişkileri ve tutkulu aşklar dram seven izleyicilere büyük vaatler sunuyor. Dizinin merak edilenlerini başrol oyuncusu Oktay Kaynarca ve yönetmen Onur Tan Sabah TV'ye anlattı. İşte tüm detaylar...
-İlk gösterimden çıkmış. Gerçekten çok keyifli olmuş. Hem Oktay beyi izlemeyi çok özlemişiz, hem de Onur hocanın işlerini izlemeyi özlemişiz. Neler söylemek istersiniz?
Oktay Kaynarca: Kendimizi izlemeyi özlemişiz biz de.
Yönetmen Onur Tan: Benim için çok enteresan bir yolculuk oldu. Bir önceki işimizin bitmesinden sonra iki üç ay kadar oturduk, ne yapalım ne edelim. Aslında böyle bir fikir de yoktu kafamızda. Bir gün otururken şans eseri, tesadüfen Oktay beyin harika bir fikri vardı. "Ya şöyle olsa nasıl olur" filan. Bir an heyecanlandım ama herhalde boşa mı heyecanlanıyorum ne yapıyorum filan derken o fikir bu işin temeli oldu. Projenin konseptinin temeli oldu. Fikri beraberce oturduk, geliştirdik. "Hadi bunu yapalım" dedik. Kiminle yaparız filan derken Oktay, "beraber yapacağız, sen yap ben seninle beraberim" dedi. Gerçekten çok enteresan bir yolculuktu, her şey bölüşerek paylaşarak. Birbirimize inanarak, Oktay beyin çok büyük desteğiyle bugünlere kadar geldik. Tam da istediğimiz oldu. Umarım bundan sonra seyirci de isteklerimizi boş bırakmaz ve bizi ödüllendirir.
-İlk izlemeden çıktık siz neler söylemek istersiniz Oktay bey?
İlk defa bu kadar kalabalık insanlarla izledik. Heyecanlıydı bizim için de. İnsanların tepkilerini merak ediyordum. İstediğimiz tepkiler geldi istediğimiz yerlerde. Artık yayından sonra karnemizi göreceğiz bakalım, insanlar sokakta ne diyecekler. Biz beğendiğimiz bir iş yaptık. Güzel bir iş yaptığımızı düşünüyoruz. Çok emek verdik. Gerçekten çok uğraştık. Neredeyse 1 yıllık bir emek var bu işin içerisinde ve hala da devam ediyor. En önemli olan unsurlardan bir tanesi 'hayal kurmak'. Hayal kurduğumuz zaman biz birbirimize inanıyoruz. Daha sonra onları yoğuruyoruz, bir bina oluşturuyoruz ve ondan sonra da binayı görücüye çıkarıyoruz. Bundan sonra da böyle olacak zaten.
-Aksiyonu bol olduğu kadar sizin aksiyon yönlerinizin ortaya çıkacağı bir iş gibi de sezinliyorum. Öyle olacak mı?
O.K.: Şüphesiz öyle. Hatta orası biraz daha ağırlıklı olacak. Özellikle dram bölümü seyirciyi hakikaten çok etkileyecek. Bundan sonraki sahneler de öyle planlandı. Gittiğimiz bölümler de öyle oluyor. Bizim içimize çok siniyor. Özellikle kadın izleyicimiz bu konuda hakikaten 'vay arkadaş' diyecek gibi duruyor.
O.T.: Bu defa duygusal aksiyonu bir hayli yüksek bir iş. Sadece macera aksiyonu değil duygusal aksiyonu da çok yüksek bir iş.
-Bir aşk üçgeni de var…
O.T.: Aşk üçgeni demeyelim de aile üçgeni diyelim.
-Kadın karakterler de gördüğüm kadarıyla çok önemli hikayede…
O.K.: Gördüğünüz üzere bütün kadro çok iyiler hepsi üzerine düşeni yaptı ama özellikle başrol kadın oyuncularımız gerçekten mucizeler yarattılar. Kendi performanslarını ikiye-üçe katladılar. O yüzden onların da bu anlamda adı çok duyulacak. Öyle gözüküyor.
-Son olarak izleyenlere ne söylemek istersiniz?
O.K.: Salı akşamları sizdeyiz diyoruz.
O.T.: İnşallah beraberiz diyoruz.