Anlamazdın' şarkısı 'Issız Adam' filmi ile herkesin diline yerleştiğinde kimi televizyoncular, Ayla Dikmen'i programlarına davet etmek istemişlerdi hatırlarsanız...
Dikmen'i hala yaşıyor sananlar sadece televizyoncular değildi tabii. İnternette şarkı ve filmle ilgili yorumlarda ona selam gönderenler bile vardı. Benzer bir durum bu kez 'Aşk-ı Memnu' dizisinin popülaritesinden dolayı Halid Ziya Uşaklıgil konusunda yaşanıyor.
60 küsur yıl önce vefat eden yazara "Ellerinize sağlık" diyenler de var, "Sizinle tanışmak istiyorum" diyenler de. Selam ve sevgilerini gönderenler ise dünya kadar... Geçenlerde Zülfü Livaneli de yazmış. İki genç kız kitapçının vitrinine bakarken
"Aaa bak! 'Aşk-ı Memnu'nun kitabı da çıkmış. Amma da çabuk yazıvermişler" demişler. Şaka gibi değil mi? Ama gerçek bu maalesef... Lise öğrencileri Türk Edebiyatı'nın en önemli eserlerinden birini ve onun yazarını bir televizyon dizisi sayesinde tanıyor.
Kitap okumuyorlar. Okumaya başlasalar da daha ilk sayfada bırakırlar ellerinden. Çünkü okuduklarından hiçbir şey anlamazlar. Üstelik kitabın 2000'lerin başında yeniden düzenlenen baskısında kimi düzenlemeler yapılmış, bilinmeyen kelimelerin anlamı parantezler içinde verilmiş ama anlayamazlar. Hatta birbirlerine "Bu ne yaaaaa!" diye mesaj bile çekerler. (Hayat mesajlarla akıyor çünkü.)
Bakın, Aşk-ı Memnu dizisini izleyen gençlik forumlarda nasıl yazışıyor; "Yanılmışım; ben Bihter'le Behlül'ü görenin ya Firdevs Hanım ya da Matmazel olduğunu düşünmüştüm. Onları gören Beşir'miş. Onun da ihtimali vardı ama çok tahmin edememiştim. Bence Beşir bunu çıkarları için kullanabilir ama bu da çok küçük 1 ihtimal..."
Bir de kitaba bakalım; "... Bihter bu gece odasında yalnız kalınca bugünün tarihini zihninde icmal etmiş idi (toplamıştı). Bu bir günlük hadiseler o kadar umulmadık şeyler idi ki, ancak bir senenin havsalasına (anlayışına) sığabilecek bir vakayı silsilesi (olaylar zinciri) hükmünde büyüyor, birbirine karışan tafsilat (ayrıntılar) ile bir buhran devresi kadar velveleli görünüyordu. Bir aralık Bihter asabında bu derece büyük tesir hasıl eden bu vukuat silsilesini asıl mahiyetlerine tenzil etmek istemişti."
(Aşkı- Memnu Sayfa: 384)