15 Temmuz darbe girişiminden sonra İstanbul ve Ankara'nın merkezindeki askeri kışlaların şehir dışına taşınma fikri ortaya atılmıştı. Bu fikir de askeri bölgelerin imara açılıp açılmayacağı tartışmasını beraberinde getirmişti. Askeri alanların imara açılması tartışması, şimdiden bazı müteahhitlerin iştahını kabarttı.
Özellikle İstanbullular, şehrin en korunaklı yeşil alanlarının yer aldığı askeri bölgelerin de betonlaşmaya kurban gitmesinin endişesini yaşıyorlardı. Neyse ki, ülkenin en yetkili ağzından açıklama geldi. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, TRT'de katıldığı programda askeri bölgelerin yeşil alan kalacağının müjdesini verdi.
"Her şeyin kararını sivil olarak vermek doğru değil. Bunları Silahlı Kuvvetler ile istişaresi yapılır. Hangileri şehrin merkezinden çıkarılabilir? Mesela topçu tugaylarının şehir merkezlerinde olması doğru değil. Bunların artık tamamen kendi hesaplarını yapacak şekilde, askeri açıdan, sınırlara doğru kaydırmamızda fayda var. Buralar çok önemli araziler. Biliyorsunuz, yeşil alan deyince iki yer akla gelir; ya kışla ya mezarlık. Böyle bir adım atılırsa, halkın tamamen emrine, kamunun hizmetinde olacak şekilde, böyle bir planlama yapılmak suretiyle ekonomiye kazandırma noktasında bazı adımlar atılabilir."
YEŞİLE HASRET ŞEHİR
Cumhurbaşkanımızın da belirttiği gibi bütün askeri kışlalar şehir dışına taşınmayacak. Bunlar çok kritik kararlar, ülke savunması da önemli. Ancak askeri bölgelerin bir kısmının bile yeşil alan olarak İstanbul ve Ankaralıların hizmetine sunulması bile güzel haber.
World Cities Culture Forum'un 2013'te yayınladığı rapora göre, İstanbul dünyanın diğer metropolleriyle karşılaştırıldığında halka açık yeşil alan açısından vahim durumda; halka açık yeşil alanlar, parklar ve bahçeler şehrin yalnızca yüzde 1.5'luk dilimine tekabül ediyor.
Yüzde 1.5 çok düşük bir oran ama bu oranın halka açık yeşil alan anlamına geldiğini hatırlatalım! Yabancı kaynaklı bu raporun İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü iş birliğiyle hazırlanğını da not düşelim. Tablonun ne kadar vahim olduğu, asıl yabancı metropollerle karşılaştırıldığında ortaya çıkıyor. Örneğin halka açık yeşil alan Londra'da yüzde 38.4, Berlin'de yüzde 14.4, Paris'te ise yüzde 9.1.
PROJE HAZIRLANMALI
İstanbul'un kişi başına düşen yeşil alan miktarı da kötü. Dünya Sağlık Örgütü'nün önerdiği ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün kabul ettiği minimum oran yüzde 9 iken, İstanbul'da kişi başına yüzde 6 yeşil alan düşüyor.
Bir darbe girişiminin, İstanbulluların yeşil alan oranını yükselteceğini kimse akıl edemezdi. 15 Temmuz'un İstanbullulara en büyük faydası da bu olsa gerek.
Halkın yeşil alan ihtiyacını karşılayacak askeri kışlaların plan ve projeleri de akıllıca hazırlanmalı. Daha önceki yanlış uygulamalar tekrarlanmamalı.
Yeşil alanların kültürel, turistik tesisler kurularak da betonlaştığını biliyoruz. Askeri bölgelerdeki mevcut yapıların turistik ve kültürel tesislere dönüştürülüp yeşil alanlara hiç zarar verilmemesine dikkat edilmeli.