Hikayesi ve oyuncu kadrosuyla ekrana damga vuran, atv'nin sevilen dizisi 'Kalp Yarası'nda Ferit karakterini canlandıran Gökhan Alkan, Esquire Dergisi'ne konuştu. Yakışıklı oyuncu, dizideki rolünü, hayatına dair bilinmeyenleri ve aşka bakış açısını anlattı.
Çekimleri Antakya'da devam eden 'Kalp Yarası'nı kabul etmenizdeki etkenler nelerdi?
Son birkaç projedir belli bir janrın kalıplarından çok sıyrılamadığım esas adam karakterleri oynuyordum. 'Kalp Yarası' o sıkışıp kaldığım janrın kodlarına aykırı bir tarafı vardı. Kendimi tekrarlamayacağıma inandığım bir fırsat sunuyordu. Ferit karakteri daha önce oynadığım jönlerden ayrılıyordu.
Antakya'da günlerinizi nasıl geçiriyorsunuz?
Antakya'da o kadar geniş bir çevrem oluştu ki, 'Belediye başkanlığına adaylığını koysan seçilirsin abi!' diyorlar. Tek zorlayıcı tarafı, İstanbul'daki sevdiğimi, ailemi özlüyor olmam.
'Onun gibi oynasam' dediğiniz bir oyuncu var mı?
Bu soruyla karşılaştığımda aklıma hep Daniel Day Lewis geliyor. 'Benim Güzel Çamaşırhanem' filmiyle ilgili şöyle bir yorum okumuştum: 'Daniel Day Lewis, bu filmde çamaşır makinesini bile oynasaydı, yine de Oscar alırdı'. Keşke onun gibi oynasam diyemeyecek kadar gerçekçiyim ama.
Oyuncu olmasanız bambaşka bir insan olur muydunuz?
Olmazdım. Yaptığım iş nasıl bir insan olmak istediğimi, değerlerimi, hayattaki duruşumu, gayretlerimi, mücadelemi, yani kim olduğumu hiç belirlemedi.
'Kalp Yarası'nda her şeyin üstesinden gelen bir aşkı izliyoruz. Sizce de gerçek aşk böyle midir?
Eğer çatışmaların üzerinden gelemiyorsa gerçek değildir zaten. Aşk her zaman kazanır.
ÇILGIN TÜKETİM DÜZENİ SÜRDÜKÇE...
Hangi konunun aktivisti olurdunuz?
Doğa, çocuklar ve kadınlar konusunda
aktivist olurdum. Elimden geldiğince bu
konulara duyarlı ve farkındalık yaratmaya
çalışan birisi olduğuma inanıyorum. İnsanın her
şeyin tek sahibiymişçesine yaşaması, kendi sonunu
olabilecek en acı şekilde hazırlayışının kanıtıdır.
Bu gezegen için acil eylem planına bütün ülkeler
ortaklaşa karar vermelidir ama bu çılgın tüketim
düzeni sürdükçe dileğimin ne kadar hayalperest
olduğunu da maalesef görüyorum.
GÜNLÜK TUTUYORUM
Sosyal medyanıza baktığımızda kelimelerle aranızın iyi olduğunu görüyoruz...
Kelimeler mühür gibidir.
Elbette kelimelerin gücüne
inanıyorum. O yüzden her zaman
düşünerek konuşmaya
dikkat ediyorum.
Yazmayı da çok seviyorum.
Kendimi bildim bileli
her şeyi not alırım, günlük
tutarım.
Hayatınız hakkında sık sık düşünür müsünüz yoksa akışa mı bırakırsınız?
Keşke akışa bırakabilen
biri olabilseydim. Kontrolcü
bir yapım var. Her şey hakkında
en ince ayrıntısına kadar
düşünür, plan yaparım.
'Siz plan yaparsınız, Allah da
güler' sözüne inanıyorum.
Allah plan yapanların en hayırlısıdır.
Sevdiğiniz birinin çocukluk fotoğrafına bakmak size ne düşündürür?
Sevdiğim birinin çocukluk
fotoğrafını yanımda taşıyorum.
Ona ilk hediyem de
kendi çocukluk fotoğrafım
olmuştu. 'Ne yaşarsak yaşayalım,
benim özde buradaki
çocuk olduğumu hiçbir zaman
unutma!' demiştim. Ben
özüme olabildiğince yakın
olmak için sık sık çocukluk
fotoğraflarıma bakarım.
Zorluklarla baş etme yolunuz nedir?
Ben hiçbir zaman kolay
pes eden biri olmadım. Mücadele
etmeyi seviyorum.
Zorluğu bir olumsuzluk gibi
değil de, bir fırsat gibi görmeye
gayret ediyorum.
Sık hayal kurar mısınız? Gelecek için planlarınız arasında neler var?
Hayal kurmadan yaşanır
mı bilmiyorum. Planlarımı
gerçekleştirmek için ömür
boyu mücadele etmeye devam
edeceğim. İnanıyorum
ki her benlik kendi gayretinin
karşılığını elde edecektir.