Kadın hakları ve cinsiyet eşitliği konularındaki duyarlılığıyla öne çıkan iş insanı Leyla Alaton, Şamdan Plus Dergisi'nin Kadınlar Günü sayısına röportaj verdi. Fotoğraf çekimi için tamamen kadınlardan oluşan bir ekibi tercih eden Alaton, çok samimi ve içten açıklamalarda bulundu. Leyla Alaton'un röportajda söylediklerinden bazılarını köşeme taşıdım, tamamını okumak için bir Şamdan Plus almanızı tavsiye ediyorum.
Kadın ekonomik özgürlüğünü kazansın diyorum ve yaptıklarımla da bunun arkasında durabiliyorum. Hayattaki misyonum; genç Türk kadınlarını uyandırmak, onlara, ekonomik özgürlükleri olursa daha özgür, daha kaliteli bir hayatları olacağını anlatmak.
Boşanmış bir kadın olarak evlilik kelimesine büyük bir alerjim var. Tekrar evlenmeyi son derece abes, gereksiz ve çağ dışı buluyorum. Evliliğin çok ulvi, çok muhteşem bir müessese olduğunu düşünmekle birlikte eğer sürdürülemezse çok büyük travmalara sebep olabileceğini düşünüyorum.
10 senelik çok huzurlu ve yolunda giden bir ilişkim var. Biz ayrı ülkelerde, ayrı evlerde yaşıyoruz. Beni çok mutlu eden, büyük keyif aldığım ve enerji veren bir ilişki. İnsan, hayatında aşk olmadan bu kadar coşkulu olur mu? Benim hayatımda aşk var, bunun için böyle çiçekler gibi açıyorum. Çok tatminkar bir ilişki yaşamış olmak için belki de kötülerini yaşamak lazım.
Annemin çok önemli bir öğüdü vardır, der ki "Giydiğin, takıp takıştırdığın hiçbir şey kişiliğinin önüne geçmemeli." Ben bir dekolteyi ön plana koyarak veya dekolteyi süsleyen bir mücevheri öne çıkararak Leyla Alaton olmak istemedim. Seçtiğim kıyafetler hep Leyla'nın arkasında kalır. Özellikle frapan olmayan, cinsiyetimi, vücut hatlarımı ön plana koymayan kıyafetleri tercih ediyorum.
Bazıları yatırımı sadece güzelliğe yaparak bence yanlış yapıyorlar. Çünkü her zaman 'Benden daha güzeli olacak' mantığıyla düşünürüm, Gençlere de söylüyorum; enerjinizi boş yere harcarsınız. Güzelliğe güç atfetmek, tüm paranı Bitcoin'e yatırmaya benziyor.
KIZ ÇOCUKLARINA ZİRVEDEN EL UZATTI
Turizmci
iş insanı Ender Alkoçlar, Uludağ köylerinde yaşayan imkanı kısıtlı, özellikle kız çocuklarını kayak sporuyla tanıştırmak için harika bir projeyi hayata geçirdi. Alkoçlar, 'Kar Taneleri' adını verdiği projeyle, çocukları kayak sporuyla tanıştırarak geleceğin şampiyonları ve kayak eğitmenleri olarak meslek sahibi olmalarını hedefliyor. Önceki gün eşi Gülşah Alkoçlar, kayak eğitmeni Erkan Yeşilova ve çocuklarla birlikte çektirdiği fotoğrafları paylaşan Ender Alkoçlar'a büyük alkış…
5 YILDA 5. OKUL
Cemiyet hayatının melekleri, Sinem Nefesoğlu başkanlığında Bizim Çocuklarımız Dayanışma Derneği'ni kurmuştu. Amaçları, okul öncesi çocukların eğitim alabilmeleri ve annelerinin de çalışma imkanı bulabilmeleri için anaokulları yapılmasına destek olmaktı. Dernek, önceki gün Kartal Cumhuriyet İlköğretim Okulu'nda beşinci anaokulunu açtı. Başta, bağışçı iş insanı Recep Ali Keydal ve dernek yönetimi olmak üzere herkesin gönlüne sağlık.