Anadolu rock müziğinin dört öncüsünden biri sayılan Cem Karaca'nın vefatının üzerinden 20 yıl geçti. Kendine has üslubuyla seslendirdiği parçalarla geniş kitlelere ulaşan usta sanatçı, 8 Şubat 2004'te solunum ve kalp yetmezliğine bağlı olarak 59 yaşındayken hayatını kaybetti. Anadolu'dan esintiler taşıyan şarkılarını bir röportajında "Pırıl pırıl Türkiye özlemimi anlatan şarkılar söylüyorum" diyerek tanımlayan Karaca, müziğiyle bu toprakların ruhunu yıllar boyunca dinleyiciye aktardı.
İLK SAHNE BEYOĞLU'NDA
Kendisini 'Anadolu rock ozanı' olarak nitelendiren Karaca, Irma Felekyan ile Mehmet İbrahim Karaca'nın çocuğu olarak 5 Nisan 1945'te İstanbul'da dünyaya geldi. 'Muhtar Cem' adı verilen Karaca, yeteneğini fark eden annesi sayesinde henüz 6 yaşındayken müzik eğitimine başladı. Karaca'nın eğitimi erken başlasa da aslında kendisi mühendis olmayı istiyordu. Usta sanatçı, profesyonel anlamda ilk defa Beyoğlu Spor Kulübünün lokalinde sahneye çıktı. Dönemin ruhuna uygun olarak rock and roll parçalarını seslendirdi.
'TOPRAKLARIMIZIN MÜZİĞİNİ YAP'
Babası Mehmet Karaca ise oğlunun hariciyeci olmasını istiyordu. Ancak oğlunu sanatçı olma sevdasından vazgeçiremeyince, "Bu toprakların müziğini yap" sözleriyle oğluna Anadolu'nun sesine kulak vermesini istedi. Karaca ilk evliliğini, 1965'te tiyatro oyuncusu Semra Özgür ile yaptı. Evlendikten 3 gün sonra askere Antakya'ya gitti. Askerlik vazifesini yaparken bir devre arkadaşının bağlamayla türkü söylemesi, müzik hayatını derinden etkiledi. 1967'de Erzurumlu Emrah'a ait 'Emrah' parçasını besteleyen Karaca, 1974'te 'Namus Belası' ve 'Gurbet' şarkılarının olduğu bir 45'lik çıkardı. Kendine özgü tavırla yorumladığı 'Namus Belası', ilk günden itibaren günümüze kadar geniş bir dinleyici kitlesine hitap etti.
SON KONSERİ ANKARA'DAYDI
Karaca, son büyük konserini 17 Ocak 2004'te Ankara Saklıkent'te verdi. Son günlerinde 'Yol Arkadaşları' grubuyla İstanbul'da sahne alan usta, verdiği röportajlarda, her zaman bu topraklara bağlılığını vurguladı.
FİLİSTİN İÇİN BİRÇOK ŞARKI YAPTI
Cem Karaca, Filistin konusunda oldukça duyarlıydı. Filistin için birçok parça besteleyen Karaca, 'Adiloş Bebe' şarkısını da Filistin için seslendirdiğini konserlerinde belirtmişti. Hayatının bir döneminde Almanya'da yaşayan sanatçı, burada gurbetçilerin sorunlarına da eğildi. Gurbet hayatı yaşayan Türklerin sıkıntılarını anlatan rock parçaları yaptı. Dillere pelesenk olan 'Tamirci Çırağı' parçası ile milyonlarca gönüle dokundu.