Önceki gün Nişantaşı'ndaki evime doğru yürüyorum karşıma dev billboardlarda Ali Ağaoğlu çıkıyor. Son günlerde inşaat projesinin yeni tanıtımları, gazetelerde de boy boy ilanları var. Ben Ali Bey'in kendisini kullanma biçimine hayranım. Etraftaki diğer inşaat projelerinin tanıtımlarına bir bakın hepsinde aynı slogan; 'Size yeni bir yaşam alanı tasarlıyoruz' Özgün olmayan, ajans çıkışlı, samimiyetsiz cümleler, kampanyalar, alıcıyı avlama çabaları. Ali Ağaoğlu'nunki öyle değil tamamıyla kendini ortaya koyarak samimiyetini pazarlıyor. Düşünün ki bu tarz projelerde dünyaca ünlü modelleri, sanatçıları gördünüz; size samimi gelir mi? Bana asla! O yüzden ben Ali Bey'e şapka çıkarıyorum. Şimdi onun reklam peşinde olduğunu düşünenlere birkaç maddede bana neden samimi geldiğini sıralayayım:
1- Ali Bey yaşam alanı tasarlıyor, konut satıyor. Onun zanaatine laf edenler, hakkında çıkan magazin haberlerinin birer reklam kampanyası olduğunu düşünenler; bir benzerini yıllarca Amerika'nın Trump'ı yapmadı mı?
2- Magazini kullanması için illa ki şarkı söyleyip oyunculuk mu yapması gerekiyor? Ben sanatçının da magazinsel mevzuları ile ilgilenmiyorum. Zoraki çıplak pozlarını, aşk sansasyonlarını görmek zorunda mıyım? Hayır, o zaman filtreleme her alanda olmalı.
3- Yıllarca Sakıp Sabancı, 'Televole' kameralarına konuştu. Biz Sabancı Ailesi'ni öyle tanıyıp sevmedik mi? Benim jenerasyonum Sabancı'nın istihdam macerasını, iş hayatındaki ivmelerini; Sakıp Ağa'nın samimi dilinden magazin programlarından öğrendi.
4- Ali Bey, her zaman popüler kültürü seven biri oldu, herkesin gittiği mekanlarda vakit geçirdi, insandan uzak kalmadı hep içimizdeydi. Lucca'da daha cumartesi akşamı sırt sırta oturuyorduk. Etrafındakilerle iletişimi, samimiyeti, içten tavrı sokağa taştı. O projeden ev alsam sanki ona komşu gidecekmişim hissi yarattı bende.