Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, Ramazan boyunca her gün atv ekranlarında iftar ve sahur programlarıyla izleyiciyle buluşuyor. Biz de Sultanahmet Meydanı'nda gerçekleşen çekimlere katıldık ve Hatipoğlu ile bir araya geldik. Hatipoğlu'na çocukların ilgisi çok büyüktü. Alana girişte 50'ye yakın bebek arabası vardı. Nihat Hoca, program öncesi sahneye çıktığında, çocuklar onunla tanışabilmek için sıraya girdi. Hatipoğlu da onları kucakladı. Öğütler verdiği çocuklara dualar okudu. Çocuklar da öğrendikleri duaları Nihat Hoca'ya okuyup aferin aldı.
MERVE YURTYAPAN
Her gün binlerce kişi meydana akın ediyor
Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu ile üç yıl önce iftar programında bir araya gelmiştik. Bu yıl da Sultanahmet Meydanı'nda gerçekleşen canlı yayına katıldık. İzleyici her yıl aynı coşkuyla Hatipoğlu ile buluşmak için meydana akın ediyor. Önceki akşam da programı izlemek için bin kişi yerini aldı. Alan tıklım tıklım doluydu. Program öncesinde sahneye çıkıp halkla buluşan Nihat Hoca, yaşlısı genci çocuğu kimseyi kırmadı. Hepsiyle tek tek selamlaşıp fotoğraf çektirdi.
Engelli bir çocukla sohbet edip ona dualar okudu. Çocuklarla kucaklaştı, izleyicilerin getirdiği kitaplarını imzaladı. Hatipoğlu'nun insanların bu kadar çok sevmesinde en büyük etkenin samimiyet ve doğallık olduğunu gördüm. Yayını izledikten sonra Hatipoğlu ile iftar sofrasında bir araya geldik. Yayınlarındaki hedefini sorduğumuz Hatipoğlu, "Benim ilk hedefim; Türkiye'deki her evde Hz. Muhammed'i (S.A.V.) anılır hale getirmek. Herkes peygamberimizi doğru tanırsa yanlış yapmamış olur. Kime güveneceğini bilir. İnsanları doğru tahlil eder. Bunu kısmen başardığımı düşünüyorum. İkinci hedefim ise herkesin birbirine merhamet etmesini sağlamak. Her yaşlı kadına bakınca rahmetli annemin yüzü aklıma geliyor. Yaşlı erkeklerde babamı, gençlerde evladımı görüyorum. Bu duygular olmazsa bu işi hakkıyla yapamazsınız. Biz bu konuda hep amatörüz. Ölene kadar da böyle olacağız" dedi.
ÖMER KARAHAN
Sosyal medya kötü kullanılmamalı
Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu'nun iftar programını ziyaret ettik. Hoşgörülü ve toplumun her kesimini büyük bir samimiyetle kucaklayan Hatipoğlu'nun önce iftar duasına katıldık. Yayın sonrasında da sahne arkasında tüm ekip ve ailesi ile birlikte iftarını açan Hatipoğlu'nun masasına davet edildik. O kadar güzel bir evsahibiydi ki Hatipoğlu; bizleri en güzel şekilde ağırladı. Menümüzde hurmamız, pidemiz, çorbamız, taze fasulyemiz vardı... Sofrada bizimle tek tek ilgilenen Hatipoğlu, ekranda bu kadar çok ilgi ve alaka görmesinin şifresini de vermiş oldu; samimiyet ve hoşgörü... Sohbetimizin bir bölümünde sosyal medyanın kullanımı hakkında da konuşan Hatipoğlu, şunları söyledi: "Gençlere tavsiyem, sosyal medyada yanlış potaya girmesinler.
Bizlere hakaret eden insanlar oluyor. Mahkemeye veriyorsunuz, delikanlılar iki büklüm ağlayarak özür diliyor. O klavye kahramanı yok oluyor. Böyle olunca tabii affediyorsun. İnsanlar şeref ve haysiyetini yere düşürmemeli." Sosyal medyanın günümüzün en büyük handikapı olduğunu belirten Nihat Hoca, "Büyük bir nimet ama kötü kullanıldığında sahibinin başına bela olur" dedi. "Şehirden önce, şehirde yaşayacak bireyi inşa etmemiz gerekiyor" diyen Hatipoğlu, şöyle devam etti: "Onlara sağlam yürek, akıl, irade vermeliyiz. Birbirimize kucak açmalıyız. Hepimiz Adem, Havva'nın çocuklarıyız. Bunu unutmayalım."
İLKER GEZİCİ
7'den 77'ye büyük bir sevgi seli var
Yayın öncesinde, yayında ve sonrasında Nihat Hatipoğlu'nu gözlemleme imkanımız oldu. Yıllardır insanlara dinimizi ve Peygamber Efendimiz'i öğretmeyi düstur edinen Hatipoğlu'na yine büyük bir sevgi seli vardı. Dünyanın dört bir yanından gelen insanları ağırlayan Hatipoğlu, kendisine gösterilen ilgiyi büyük bir tevazuyla karşılıyor. Sabırla tek tek herkesle kucaklaşıp poz veren Nihat Hoca'yla çocukların ilişkisi beni çok şaşırttı. Çocukların onu bu kadar sevip rol model aldıklarını bilmiyordum. 7'den 77'ye herkesin sevgisine mazhar olan Nihat Hoca'ya bu çeşitliliği sorduğumuzda şöyle yanıt veriyor: "Türkiye'yi görmek isteyen buraya gelsin. Hem siyasetçiler için, hem din adına konuştuğunu iddia edip de hayırlı bir şey yapmamış olanlar için söylüyorum.
Halkın neye itibar ettiğini görün. Siz itibarı sağlayamazsınız. Allah verirse verir, alırsa alır." Yayına çıkmadan önce dua ettiğini gördüğümüz Nihat Hoca'ya hangi duayı okuduğunu sorduk. Hatipoğlu, şunları söyledi: "Hz. Musa'nın okuduğu 'Dilimin bağını çöz, kalbimi genişlet. Ben gücümden kudretimden sıyrıldım, kendimi sana bıraktım Ya Rabbi. Sen ne istersen lütfunla muamele et bana, hayırlı olanı dilime getir de konuşayım' tarzında bir dua ediyorum. O duayı okumadan çıkmam. Normalde en çok okuduğum dualar; Ayetel Kursi ve Haşr Suresi'nin son 3 ayeti. Surede 15 defa Allah'ın isimleri zikredilir. En çok bunları okurum."
ÖZLEM AVCI
Halk çok büyük güven duyuyor
Tüm ekip en ince detaya kadar saatler öncesinden program için hazırlanmaya başladı. Nihat Hoca, yayın öncesinde bizi tüm sevecenliği ile karşıladı. Yayın sonrasında da keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Programda tekrar tekrar gelen soruları büyük bir sabırla cevaplayan Hatipoğlu, şunları söyledi: "Aradan bir yıl geçiyor unutuluyor, biz de bilgimizi tazeliyoruz. Buraya gelen insanlar değişiyor. Yeni nesil geliyor. Hayatta daha önce hiç düşünmediği şeyleri sormaya başlıyor. Benim amacım belli bir kesime değil halkın tümüne hitap etmek ve camiye gitmeyenleri kazanmak. Müslüman olup din hassasiyetleri olmayanlar oluyor.
Buraya gelenlere bakarsanız birbirine zıt kutuplar var. Yaşlısı, genci, kapalısı, açığı farklı mezhepler, farklı hayatlar yaşayanlar, farklı tercihte olanlar geliyor. Ama hepsi burada kendini ifade edebilme hakkı buluyor. Bu müthiş bir şey. Buraya gelen herkes çok önemli çok değerli. Çok aykırı hatta hoşlanmayacağımız soru sorsa bile dinliyoruz. Sabırla. Halkımızda bize karşı bir güven oluşmuş. Sorularının cevabını benden duyunca rahatlıyorlar. Bu din adına sevindirici. Diğer arkadaşlar gibi değiliz. Halka ilişkimiz, metodumuz, tavrımız farklı. Ben sıradan Müslümanım. Allah tarafından bana bu görev hükmedilmiş. Şükrediyorum. Hiç istismar etmedim. Arkama cemaat toplamadım, kuruluşlar kurmadım. Hiç kimse ile maddi ilişkim olmamıştır."