Eşi Okan Kurt'la 'Günaydın Hafta Sonu' programına katılan Demet Akalın, samimi açıklamalar yaptı...
- ABD'ye giderken 'Ben pop starım' diye Instagram hesabımı gösteriyorum, 30 saniyede geçiyorum. Herkes takılıyor pasaportta ama ben böyle şeyler yaşamıyorum.
- Evlat sahibi olunca daha bir başka oluyor insan. 10 sene önce uçağa bindiğimde "Bu bebek inşallah arkama oturmaz" derdim. Çok çocuk delisi değildim ama Hira'dan sonra hemen bakıyorum uçakta çocuk var mı, bir şey verebilir miyim diye. Arkadaşlarım "Anne olunca anlayacaksın" derdi. Onlara "Ben böyle hayatımdan çok mutluyum" diye cevap verirdim ama Allah'tan evlat sahibi olmuşuz. İyi ki de Okan'dan olmuş. Hira bir tek benden korkar. Çünkü babasında 'hayır' yok kızına karşı.
- Hira'nın veli toplantılarına beraber gidiyoruz Okan'la. Geçen yıl sınıf annesiydim, çocuklar bacağıma yapışırdı. Sınıfa her gittiğimde oyuncak götürüyordum. Karne günlerinde, dansçılarla konser veriyorum.
'ÇUKUROVA'YA BAYILIYORUM
- Büyük konserlerimizin gelirini yılda iki-üç kez Mehmetçik Vakfı'na bağışlıyorum. Onun dışında küçük ve hasta çocuklara elim ne kadar uzanabiliyorsa yardımcı olmaya, sosyal medyadan herkesin dili kulağı olmaya çalışıyorum. İki gün önce Müge Anlı'nın programını izledim. Yedi çocuğunu bırakıp gitmiş bir anne vardı. Müge'ye mesaj attım, çocuklardan birinin psikolojisi pek iyi değildi. Çocuğu olmuyormuş, tüp bebek masraflarını üstlenmek istedim ama Müge zaten ayarlamış. Ben de ona koltuk takımı gönderdim. 'Yardım gizli kalmalı' diyorlar, ne münasebet, hiç öyle bir şey yok. Bizden daha önce bu işlere başlamış insanlar var, mesela Bülent Ersoy. Biz de onlardan örnek alıp güçleniyoruz.
- Atv dizisi 'Bir Zamanlar Çukurova'yı izliyorum. Hilal'in (Altınbilek) menajeri çok yakın arkadaşım. "Kahveye getireceğim sana Hilal'i" diyor, önce "Tamam", sonra "Durun dizinin büyüsü bozulmasın, Hilal'i mutlu görmek istemiyorum" diyorum. 'Bir Zamanlar Çukurova'yı inanılmaz beğeniyorum. O kadar gerçek, o kadar büyük oyuncular var ki... O mutfak tayfasına bayılıyorum.
'MÜGE İNSAN SARRAFI OLMUŞ'
- Sabah spordan sonra Müge Anlı'yı izliyorum. Müge için "Sinir sistemi ne kadar güçlü" diyorum. İnsan sarrafı olmuş. Ne zaman şöyle değişik bakıyorsa, katil o oluyor. Film gibi bir program. Millet soruyor "Zaten çok dertliyiz, niye Müge Anlı'yı izliyorsun?" diye. Oradakileri kendi hayatınla da karşılaştırıyorsun. Çünkü senin hayatında da bir sürü hain oluyor. Aslında hiç yabancılık çekmeden izliyorsun.
- Hande Yener'le geçmişte oldu bir şeyler ama şu an iyiyiz. Müzikal düşünüyoruz. İçinde biraz komedi de olması lazım. Eskiden biri, bir şey dediğinde hep savaş halindeydim, açıklama yapmak zorunda hissederdim kendimi. Artık öyle değilim.
- Sezen Aksu'yu gördüğümde direkt dizlerimin üstüne çöküp kalıyorum. Ajda Pekkan'a da yaptım bunu. Ozan Çolakoğlu'nun doğum günüydü. Ben de gider gitmez Ajda Hanım'a eğildim. "Çabuk kalk, bir daha kimsenin önünde eğilme" dedi. Ama ben sizi çok seviyorum filan dedim. "Hayır, ne olursa olsun, sen dik dur, istemiyorum eğilmeni" diye karşılık verdi bana. Büyük isimler; Sezen Aksu, Ajda Pekkan, Bülent Ersoy. Onları gördüğümde heyecan duyuyor, söylediklerini dinliyorum.
'KRİSTALLERİM OYNAMIŞ'
- Yurt dışına gittiğimde psikolojim bozuluyor. Simge Sağın'la gittim Pink konserine, gitmez olaydım. Kadın uçtu, kadının Allah korkusu yok. İki sene sirktekilerle çalışıp eğitim almış. Hem uçuyor, hem dönüyor. Ben de başladım ders almaya, Harbiye'de yaparım diye düşünüyordum. Kristallerim oynamış, proje iptal oldu.
- Şarkı seçerken "Al bunu maçlarda söylersin, bunu içecek reklamı yaparsın" dediklerinde, "İyi günler" diyorum. Kulağına güvendiğim birkaç insana dinletiyorum.
İvana Sert
'Türkiye'ye aşığım, bu topraklar bana güç veriyor'
- 4-5 yaşından beri hayatımda müzik var. Müzik okuluna girdim, piyano çalıyorum. Türkiye'de moda alanında tanınsam da aslında benim hayatımda hep müzik oldu. Sırbistan'da albüm projem vardı.
- Türkiye'ye yarışma için gelmiştim, sonra Türk vatandaşı oldum. Kendi ülkemde yaşıyor gibi hissediyorum. Bu topraklara kutsal olarak bakıyordum zaten. Türkiye coğrafya olarak muhteşem bir ülke, buradan güzeli yok.
- 'Kum Gibi'yi söyledim, Türkiye konuştu. Türkçe şarkılar kendi sesine uygunsa çok zorlanmıyorsun, ezberliyorsun ama konuşurken düşünmen gerekir. Türkiye'ye geldiğimde bu şarkıyı duymuş, Ahmet Kaya'dan çok etkilenmiştim. Şarkının hikayesi bizim Yugoslavya'da da yaşandı, çok zor şartlar altında bir hayat sürüyorduk. O şarkıdaki gibi 1.5 ay bombalandık. Ahmet Kaya'nın ailesi olumlu sözleriyle beni çok mutlu etti.
- 20 yıldır İstanbul'dayım. İstanbul kadar güzelini görmedim. Mutlu olmasaydım giderdim. Yalnızdım ama bu topraklar, halk bana güç verdi. Hep gülen yüzlerle karşılaştım. Bu ülkeye aşığım.
- Kasım'da single geliyor. Moda, müzik birlikte devam edecek. Çalışmadığımda hasta oluyorum. Annelikse en güzel mesleğim. Oğlum Ateş benim dünyam, her şeyi çocuğum için yapıyorum.
Gökcan Sanlıman
'Şarkılarımı Teoman'ın söylemesini isterim'
Barlarda şarkı söyledim. Eğlenceli pozitif şarkılar yapıyorum. Hayatımda Teoman'ın etkisi çok büyük, kendisi benim ilk yapımcım. Zaten onu dinleyerek büyüdüm. 2020'de albüm çıkaracağım. Hedefim şarkı yazarlığı konusunda kendimi geliştirmek. Kalıcı şarkı yazarı olmak istiyorum. Şarkılarımı Teoman'ın söylemesini çok isterim.
Maria Kılıçlıoğlu
'Annem Sofya babam İstanbul'
Bulgar kökenli Türk vatandaşıyım. Buraya gelince İstanbul'un güzelliğini gördüm. Üç impatorluğun şehrinde yaşıyoruz. İstanbul o kadar derin bir şehir ki... Paris'in bir tek Eyfel'i var ama İstanbul'un o kadar sembolü var ki. Sofya annem, İstanbul babam gibi. Her sokağını araştırıyorum. İstanbul üzerine 1000 kitabım var.
Başak Çalık
'Rol modelim Şebnem Ferah'
16 yaşındayım. Konservatuvarın keman bölümünde okudum. Beni müzik öğretmenim keşfetti, okulun solisti oldum. Fen lisesinde okuyorum şu an, derslerim iyi.
Bir gün İskender Paydaş'la tanıştım. Onun desteğiyle 'Bye bye' adlı single çıkardım. Şebnem Ferah dinliyorum, kendime onu örnek alıyorum.