Ajda Pekkan uçtu, uçacak derken sonunda uçtu...
Turkcell Kuruçeşme Arena'da, Tina Turner konserinden esinlenip seyircilerin üzerinde bir vinçle uçma fikri, geçtiğimiz cuma akşamı Boğaz semalarında gerçek oldu ama benim 'uçmak'tan kastettiğim başka bir şey...
Ajda uçuyor.
Evet, hem de yüksekten uçuyor.
Ne için?
Ajda'yı hep tepede tutmak, hep yenilenmek, hep izlenmek için...
Ajda bu konsere tam 250 bin dolar harcamış.
Hepsi cepten...
Kendine yatırım, geleceğine yatırım, markasına yatırım yani...
İKİ AYLIK ÇALIŞMA
Bize bir kez daha gösteriyor ki; "Ben oldum" demek yok Ajda'nın kitabında. Belki de en büyük sırrı bu. Onun için hepimizden daha genç, onun için hepimizden daha enerjik...
Sahne tasarımı, Amerika'dan gelen dansçılar, müzisyenler, şarkıların yeniden düzenlenmesi, ses ve ışık sistemi ve daha pek çok şey...
Bütün ekibin iki aydır hazırlandığı, Ajda'nın ise son bir aydır dahil olduğu çalışmalar sonunda; en sakin gününü konser günü yaşamış Ajda...
Sabah bir saat spor yapmış.
Aynı zamanda sesini de çalıştırıyor. (Bu da bir tür sahne performansı...
Terlememeyi ve sesinin açık olmasını sağlıyor.) Saat 4'te yumurta beyazından yapılmış maydanozlu omletini yemiş ve evden çıkıp Arena'ya gitmiş. Sound check'ini yaptıktan sonra da kulise geçmiş ve ilk kez içeri hiç kimsenin girmemesini istemiş. (Konser öncesi ve sonrası kulislerdeki kalabalık ve kaos görülmeye değerdir.
İnsanın konsantre olması zordur gerçekten.) Sakin sakin hazırlanmış. Konser bittikten sonra da arabasına binip doğru eve... Çünkü ertesi gün başka bir konseri daha vardı.
NAZAR DEĞMESİN!
Gelelim uçma meselesine...
Vinç yardımıyla seyircinin üzerinde gerçekten uçtu Ajda... Bu durumu komik bulanlar da vardı tabii ama çoğunluk durumdan hoşnutsa fazla söze gerek yok.
Yanımda bütün konseri tek kişilik koltuğa sıkışarak birlikte izleyen iki genç kız, "Bu kadın çıldırmış. Böyle bir şey yok. Maşallah, Allah nazarlardan korusun" diyorlardı.
Arena'da gördüğüm en kalabalık konserlerden biriydi. Ve Ajda 250 bin dolarlık yatırımın karşılığını bence hemen, o gece aldı.
