Oyuncu Alper Kul son iki gündür çektiği videolarla adından bahsettiriyor. Videoda ailece vakit geçirmenin öneminden, evde kalmanın kendisine çok iyi geldiğinden bahsederken elinde 'Bana yardım edin', 'Baskı altındayım, kurtarın beni' gibi notların yazılı olduğu kzğıtları göstererek takipçilerini eğlendiren Kul'a pek çok isimden de 'yalnız değilsin' şeklinde destek geldi. Ne kadar zor durumda olduğunu öğrenmek için Kul'u aradığımda korona günlerinde neler yaptığını da anlattı. "1 aydır evdeyiz. Eğlenmek için böyle birkaç video çektik. Gülmeye çok ihtiyacımız olduğu bir dönemdeyiz" diyen Kul, kitap yazdığını açıkladı. "Bir yayıneviyle anlaşmamız vardı. Üç yılda yazamadığım kitabı üç günde bitirdim. Karadeniz'de geçen bilim kurgu tarzında bir roman. Çok içime sindi. Eylül-Ekim gibi çıkarsa bir yıl sonra da filmini yapmayı düşünüyorum" diyen Kul, günlük rutinini de şöyle aktardı: "Aylin'le sabah aerobik yürüme programlarımız var. Sonra bilgisayarın başına geçiyorum. 2010'dan beri biriken 10 binden fazla fotoğrafı ayıklamayı yeni bitirdim. Onları arşivledim. Konservatuardan beri yazdığım şeyleri toparladım."
'VASİYETİM HAZIR'
Panik atakla ilgili sorun yaşadığını söyleyen Alper Kul, evde kalmaya başladıkları ilk hafta koronavirüsle ilgili çok fazla şey okuduğunu ve öğrendiklerinden yola çıkarak kendini denediğini anlattı: "İlk hafta hayattan çok büyük ders aldım. Koronavirüsün belirtileriyle ilgili o kadar çok şey okudum ki, akşamında ateşim çıktı. Hemen gidip test yaptırdım. Ama nasıl korkuyorum. Negatif çıkınca mutluluktan ağladım. Psikomatik etki deniyormuş buna. Durumla empati kurdum. Bu süreçte oturdum, hiç üşenmedim vasiyetimi yazdım. Aylin'e, ben öldükten sonra yapılacaklar hakkında notlar yazdım. 'Şuraya şu kadar borcumuz var, 'Osmanlı Tokadı' filminden hala para alamadık, iş yargıda bu da avukatın numarası' diye her şeyi yazdım. Vasiyetim hazır, şimdilik bir kenarda duruyor."
'Biraz daha sabır'
ALPER Kul'a virüsün evlilikleri olumsuz yönde etkilediğini ve boşanmaların arttığını hatırlattığımda, şunları söyledi: "Doğru, öyle bir araştırma var. Arkadaşlarımdan duyuyorum, evlerde baya gerilim varmış. Tahammül azalıyor. Eşini daha iyi tanımaya başlıyorsun. Ama biz mesai saatlerinde de birlikte olduğumuz için birbirimizi zaten iyi tanıyoruz. O konuda bir sıkıntı yok. Biz ailece bir arada olabildiğimiz günlerin kıymetini bilmeye çalışıyoruz. Hepimiz için zor. Daha önce deneyimlemediğimiz ve bir daha da inşallah yaşamayacağımız şeyleri yaşıyoruz. Ben 24 saat evde kalmış biri değilim. Ama sonuçta başımıza bomba yağmıyor. Evde kalmak milli sorumluluk artık. Biraz daha sabretmemiz lazım. Bu süreçte moral motivasyonu yüksek tutmamız gerekiyor. Gülmek herkese iyi gelir, birbirimize şakalar yapalım."