Kadında saçın bir güzellik simgesi olarak görüldüğünü ifade eden Op.Dr.Aslı Alay, ?Son yıllarda kadınların evlilik ve gebelik yaşlarının ilerlemesi nedeniyle annelik 35- 40 yaşlara kaymıştır. Bu durum yani ileri anne yaşı ve toplumda hakim olan genç, güzel ve bakımlı görülme arzusu saç boyası kullanan kadın sayısını arttırmıştır. Kadınların yaklaşık yüzde 60-65 ?i saç boyası kullanmaktadır. Artan bu kullanım önemli bir sorunu gündeme getirmiştir? dedi.
''Koyu renk boyalarda saç daha çok hasar görüyor''
Op.Dr.Aslı Alay, gebelikte saç boyamasının güvenli olup olmadığı, bebeğin ilerleyen yaşamında kanserojen bir etki oluşturup oluşturmadığı konusunda yaptığı açıklamada, ?Saç boyalarında birçok kimyasal madde mevcuttur. Bu kimyasal maddelerin bir kısmı 2016 yılı itibari ile Avrupa Birliği tarafından kullanımdan kaldırılmıştır. Saç boyaları içerdiği kimyasallara göre kalıcı, yarı kalıcı ve geçici olarak gruplara ayrılmıştır. Bunlardan kalıcı boyalar sağlımız açısından sorun oluşturan gruptur. Kalıcı boyalar hidrojen peroksit içerir. Saça rengini veren melanini parçalarlar. Aynı zamanda saçta oksitlenme yani kimyasal bir reaksiyona yolaçar. Koyu renk ile yapılan boyamalarda saça hasar daha fazla olmaktadır. Özellikle koyu renkli boyalar ile birtakım kanserler arasında, çok güçlü kanıtlar bulunmamakla birlikte, bağlantı olduğu konusunda çalışmalar mevcuttur. Bunlar arasında meme, mesane, beyin tümörü sayılabilir. Özellikle lenfomanın saç boyası kullanımı ile artış gösterebileceğinden ailesinde kanser (lenfoma öyküsü) olan kadınlara saç boyası kullanımı önerilmemelidir? diye konuştu.
''Hamileyken saç boyatmak çocukluk çağında kansere neden olabiliyor''
Gebelikte saç boyası kullanımının fetüs açısından risklerinin yıllardır araştırma konusu olduğunu anlatan Op.Dr.Aslı Alay,
?Bazı çalışmalarda saç boyası kullanımının çocukluk çağı kanserlerinde artış yapabileceğini göstermiştir. Saç boyası güvenirliliği konusunda kesin ve net sonuçlar olmadığı anne adayları ile mutlaka paylaşılmalıdır. Saç boyası ile teması oldukça fazla olan kuaför gebeler üzerindeki çalışmalarda bebeklerin doğum kilosunun daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Bu durum saç boyasının sadece temas ile değil de, boyanın içerdiği kimyasalların solunulmasıyla da zarar verebileceği düşünülmektedir. Tüm bunlar gösteriyor ki saç boyaması mutlaka gerekiyorsa gebeliğin 3. ayı sonrasına ertelenmelidir. Kuaför salonunun havalandırma şartları oldukça önemli olup, kişi boya kokusu hakim olan odada durmamalıdır. Boyama işlemi sırasında mutlaka eldiven kullanılmalı, boya ile temastan kaçınılmalı, saç dibini uygulama yapılmamalıdır. Boya uzun süre saçta tutulmamalıdır. İşlem sonrası saçların yıkanması ve durulanması önemlidir. Kullanılan boya türü de oldukça dikkatli seçilmelidir. Yarı kalıcı boyalar ve saç dibinden uzak uygulamalar yapılması anne ve bebek sağlığı açısından önemlidir? şeklinde konuştu.