Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda gündemdeki konulara ilişkin önemli mesajlar verdi. Erdoğan özetle şunları söyledi:
GÜN BUGÜNDÜR: Türkiye'nin 40 yılı geride bırakan bir bölücü terör meselesi bulunuyor. Geçtiğimiz aylarda, bu meseleyi kalıcı şekilde sona erdirme yönünde, Cumhur İttifakı ortağımız Bahçeli'nin cesur çıkısıyla başlayan bir dizi gelişmeye şahitlik ettik. Hükümet olarak, her vakit olduğu gibi bu hususta da, şehitlerimizin aziz hatıralarına, şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin hassasiyetlerine asla halel getirmeyecek bir şuurla hareket ediyoruz. Tüm taraflarıyla insanımız, terörden çok acı çekti, çok bedel ödedi. Bunları ilanihaye dindirme vakti gelmiştir. Gün, bugündür, kardeşlik günüdür, huzurun kapısını ardına kadar açma, tüm coğrafyamızda barışı, istikrarı, güvenliği egemen kılma günüdür.
TERÖR DUVARINI YIKALIM: Bu anlayışla ilgili arkadaşlarımıza, bölücü örgütün lağvedilmesini sağlayacak çalışmaların, dikkatle ve çok yönlü bir şekilde yürütülmesi talimatını verdik. Belli bir aşamaya gelen bu çabaların çerçevesini ve gayesini, Diyarbakır il kongremizde detaylıca izah ettim. Silahı aradan çıkaralım, terör duvarını yıkalım, 85 milyon olarak hep beraber birbirimize sıkıca sarılalım. Bin yıllık ortak mazimizden güç ve ilham alarak, istikbalimizi yine birlikte inşa edelim. Terörün 40 yıldır yüreklerde açtığı yaraları, el ele, gönül gönüle vererek hep beraber saralım. Kazanan emperyalistler değil, Kürt, Türk, Türkmen, Arap ayırımı yapmadan biz olalım.
ÖNEMLİ BİR KAZANIM: (İmralı görüşmeleri) Heyetin yaptığı temasların verimli geçtiğini, birkaç istisna dışında, siyasi partilerin 'Terörsüz Türkiye' hedefine samimi destek verdiğini görüyoruz. Hedeflere ulaşılması noktasında elbette önemli bir kazanımdır. Şunu milletimizin özellikle bilmesini isterim: Şayet gerekli çağrı yapılır; terör örgütü ve bağlantılı yapılar da gereken adımları atarsa, kazanan Türk'üyle, Kürt'üyle tüm Türkiye olacaktır. Eğer örgüt bu çağrıya kulak tıkar ve ipe un sererse, bağlantılı yapılar da kendilerinden beklenen iradeyi sergilemezse, o zaman biz 'Terörsüz Türkiye' hedefimizi başka yöntemlerle gerçekleştiririz.
SURİYE'DEKİ KÜRTLERİN DE TEMİNATIYIZ: Suriye'deki en ciddi sıkıntı, ülke topraklarının neredeyse üçte birini halen işgal altında tutan YPG terör örgütüdür. Suriye'nin doğal kaynaklarını da gasp eden YPG terör örgütü, şayet kendini feshedip silah bırakmazsa, yaklaşan acı akıbetten kurtulamayacaktır. Suriye'deki her kesim gibi Kürt kardeşlerimizin de tüm meselelerinin çözümünün takipçiyiz, destekçisiyiz, Kürtlerin güvenliğinin teminatıyız. Herkes bölgeden elini çeksin, biz Suriyeli kardeşlerimizle beraber, DEAŞ'ın da YPG'nin de diğer terör örgütlerinin de kafasını kısa sürede ezeriz. Bunu yapabilecek kudrete ve kuvvete fazlasıyla sahibiz.
CHP HER KONUDA ÇUVALLADI: CHP tarafında kimin ne dediği, ne yaptığı belli değil. Ya rol çalmanın ya da mülteci düşmanlığını körüklemenin peşindeler. Suriye devriminin üzerinden 40 gün geçti. Ana muhalefet partisi bu konuda tutarlı, mantıklı, içerisinde bilgi kırıntısı olan tek bir cümle dahi kuramadı. Ana muhalefetten, Türkiye'nin dış politikasına anlamlı bir destek beklemek tamamen beyhude bir uğraştır. Ne dersek diyelim, ne kadar uğraşırsak uğraşalım; hepsi faydasız. CHP ve şürekâsı her milli meselede yanlış yerde konumlanmayı bir şekilde başarıyorlar, her konuda çuvalladılar. Türkiye'nin ana muhalefet partisini mi, yoksa bir ilkokul müsameresini mi izliyoruz, halen anlayamadık. Çok çaba ve zahmet gerektirmediği için kart oyununun CHP'nin karakterine daha uygun olduğu kanaatindeyim. Öncekiler kelebek ömürlü olmuştu, bunu biraz daha devam ettirebilirler. Kendilerini bu oyuna fazla kaptırmasınlar. Daha bunun pazılı var, pişpiriği var, pokeri var, iskambili var. Trajedi boyutuna varan bu vahim tablonun takdirini en iyi CHP'li seçmenlerin yaptığına ve yapacağına inanıyorum.
DEVRİMİ ÜFLEMEKLE SÖNDÜREMEZLER
NE yaparsanız yapın, Suriye devrimini üflemekle söndüremeyeceksiniz. Ülkemiz içinde de o çok arzuladığınız kışkırtmayı yapamayacaksınız. Türkiye-Suriye kardeşliğini, Türk-Kürt-Arap kardeşliğini bozamayacaksınız. Şer güçlerin çizdiği sosyal fay hatlarını kaşıyarak barış içinde bir arada yaşama irademize dinamit koyamayacaksınız. Buna izin vermeyeceğiz.
Sizin tuzaklarınıza asla düşmeyeceğiz. 'Bizim ne işimiz var' dedikleri Şam, Halep, Hama bize yakındır, kalbimizden bir parçadır. Bu ülkeyi tekrar istikrarsızlığa ve kaosa sürükleme girişimlerine, yeni Suriye yönetimiyle birlikte asla müsaade etmeyeceğiz. İsrail başta olmak üzere Suriye topraklarına ve halkına saldıran güçlerin de bu mütecaviz eylemlerine bir an önce son vermesi gerekiyor. Aksi takdirde ortaya çıkacak ağır sonuçların herkese etkisi menfi olacak.
2028'İN İŞARET FİŞEĞİ
Türkiye'deki 168 siyasi parti arasında AK Parti 11 milyon 135 bin 306 üye sayısıyla zirvedeki yerini koruyor. 955 ilçe kongremizi tamamladık, 81 il kongremizden 56 tanesini yüksek bir coşkuyla ve demokrasi şöleni havasında gerçekleştirdik. Büyük Kongremiz, öncekiler gibi Türk siyasetine yine damga vuracak, ufuk çizecek, 2028'e giden sürecin işaret fişeği olacak.
LİBYA BAŞBAKANI DİBEYBE'Yİ KABUL ETTİ
Başkan Erdoğan, Libya Başbakanı Abdülhamid Dibeybe'yi kabul etti. Erdoğan, Dibeybe'yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin giriş kapısında karşıladı. Basına kapalı gerçekleştirilen kabulde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın da hazır bulundu.