Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın iç cephe vurgusunun önemine dikkati çeken AK Parti Diyarbakır Milletvekili Suna Kepolu Ataman, herkesin hassas ve dikkatli davranması konusunda uyarıda bulunarak, "Bölge milletvekili olarak gelişmeler heyecanımı ve ümidimi artırıyor, herkes elini taşın altına koymalı. Provokatörlere dikkat etmeliyiz süreç baltalanmamalı. Bu bir çözüm süreci değil farklı bir metotla süreç başarıyla sonuçlanacak" dedi.
BU ÇÖZÜM SÜRECİ DEĞİL
Bu tarihi bir sorumluluktur. Bu muhalefetiyle iktidarıyla, hangi görüşte olursa olsun siyasi partilere, STK'lara, kanaat önderlerine büyük sorumluluk düşüyor. Çok heyecanlıyım, bu sefer başaracağımıza inanıyorum. Bu bir çözüm süreci değil. Bu farklı bir metotla olacak bir şey. Süreç; TBMM, STK'lar, kanaat önderleri başta olmak üzere 85 milyonun tamamının el ele vererek başarıya kavuşacak.
PROVOKATÖRLERE DİKKAT
Sn. Devlet Bahçeli'nin çağrısı Kürt halkında büyük memnuniyet uyandırmıştı. Bu süreç, Cumhurbaşkanımızın ve Devlet Bey'in söylemleri ile birlikte çözüme ulaşacak. Cumhurbaşkanımız AK Partinin kuruluşundan bu yana bizim için cumhuriyet tarihinde yapılmayanları yaptı Kürtler için yasakları kaldırdı. Cumhurbaşkanımızın iç cepheyi sağlam tutalım vurgusu var. Yeni dönem bu vurgu esas alınarak yapılacak. Türkler ve Kürtler çözümü kendi içinde halledecek.
Herkesin hassas olması lazım. Böyle bir adımda dün olduğu gibi dış güçler bunu engellemek ortalığı karıştırmak için provokatörleri kullanmak isteyeceklerdir bunlar için hassas ve dikkatli olmak gerekiyor.
GÖVDEMİZİ KOYMAYA HAZIRIZ
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Sait Yaz, "Bölgenin milletvekili olarak bu işte abisini kaybetmiş, ailesinden 6 şehit vermiş bir insan olarak bu işin cefasını çekmiş bir insan olarak sürecin hayırla sonuçlanmasını bekliyorum. Bu işin cefasını çekenler ver Türk ve Kürt olarak bir de sefasını sürenler var. Ödül alan sefa süren insanlar hiçbir zaman bu kavganın bitmesini istemez. 40 yıldır bölge halkı olarak acı ve sıkıntı çektik. PKK bir terör örgütüdür ve arkasında 7 düvel var bu 7 düvelle mücadele ediyoruz. 40 yıldır Türk ve Kürtler olarak çok yorulduk bunun Türk ve Kürtlere hiçbir faydası yok. Cumhurbaşkanımız 'baldıran zehrini içsem dahi ben bu işi bitirmek istiyorum' dedi ve yıllardır uğraşıyor. Kürtler birçok hakkını AK Parti döneminde tamamen elde ettiler. Cumhur İttifakı olarak Sn. Bahçeli'nin yapmış olduğu çağrı çok anlamlı ve çok değerliydi. Elin havada kalmaması tutulması için bölge vekilleri olarak sadece elimizi değil gövdemizi taşın altına koymaya hazırız. DEM Parti'nin ziyareti sonrası açıklamaları da olumlu ve ılımlı, bu işten fayda çıkar kanaatindeyim atılan adımlar inşallah barışa ulaşacak. Süreçle ilgili müjdeli haberler önümüzdeki günlerde cumhurbaşkanımız tarafından verilecektir. Elzem olan işin püf noktası yapılması gereken yeni sivil Anayasa'dan geçer. Yeni Anayasa yapmak zorundayız." ifadelerini kullandı.
GENEL BAŞKANIMIZIN DEĞERLENDİRMESİ OLACAK
MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya katıldığı bir televizyon programında sürece ilişkin MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin açıklama yapacağını belirtti ve şunları söyledi: "Sayın Genel Başkanımızın Meclis'in açılış günündeki DEM Partililerle olan teması ve arkasından yapılan grup toplantılarında yaptığı çağrılar bu süreci hızlandırdı. Kamuoyunda yoğun bir şekilde tartışılması mümkün oldu. Bu çağrının bir devlet politikası şeklinde devam etmesi bu süreci bugünkü aşamaya getirdi. Açıklama yapıldı, konu çok taze. Bu konu ile ilgili süreçte önemli bir rolü olan Sayın Genel Başkanımızın bir değerlendirmesi olacaktır. Bu çağrıya pozitif bir yaklaşım içerisinde olduklarını kendileri ifade ediyorlar. Sayın Genel Başkanımızın değerlendirmesini beklememiz en doğrusu olacaktır."
TÜRK -KÜRT KARDEŞLİĞİ VURGUSU
DEM Parti, önceki gün gerçekleşen İmralı ziyaretinin ardından ilk açıklamayı yaptı. Yapılan açıklamada "Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk. Sürecin başarısı için en önemli zemin TBMM" denildi. DEM Parti'den Eş Genel Başkanlar Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan başta olmak üzere tüm milletvekilleri PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile görüşme talebinde bulunmuştu. Adalet Bakanlığı'nın Buldan ve Önder'e izin vermesinde, ağırlıkla Öcalan'ın tercihinin etkili olduğu belirtildi. İki vekil çözüm sürecini yürüten heyetlerde görev almışlardı. Önder ile Buldan, İmralı Adası'na gidip Öcalan ile görüştü.
DEM PARTİ'DEN İLK AÇIKLAMA
DEM Parti'den yapılan açıklamada, milletvekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder'ın dün Abdullah Öcalan ile İmralı'da kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdikleri belirterek, sağlığının iyi ve moralinin oldukça yüksek olduğu kaydedildi. Açıklamada Orta Doğu ve Türkiye'de yaşanan son gelişmelerin değerlendirildiği ifade edildi. Açıklamanın devamında Öcalan'ın görüşlerine yer verilerek, şöyle denildi:
-Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır.
-Sürecin başarısı için Türkiye'deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.
-Gazze ve Suriye'de yaşanan hadiseler göstermiştir ki, dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir.
- Sayın Bahçeli'nin ve Sayın Erdoğan'ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.
-Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım.
-Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.-Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir"