Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'i dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etti. 2 saat 40 dakika süren zirvede Suriye'deki son durum, İsrail'in saldırıları ve Türkiye-AB ilişkileri ele alındı. Erdoğan, ortak basın toplantısında şunları söyledi:
AB ÜYELİĞİ STRATEJİK HEDEF: Avrupa Birliği üyeliği Türkiye için stratejik hedef olmayı sürdürüyor. Üyeliğimizin ülkemize olduğu kadar birliğe de önemli katkılar yapacağı açıktır. Son gelişmeler Türkiye'nin kilit ülke konumunu daha da perçinlemiştir. Türkiye'nin üyelik perspektifini güçlendirecek yeni bir vizyon ortaya koymalarını beklediğimizi kendilerine ilettim. Ortak çıkarlarımızın bazı üyelerin kısır gündemlerine esir edilmemesi gerektiğini bir kez daha vurguladım. Kazan-kazan formülüyle ve karşılıklı saygı temelinde işbirliğimizi ilerletebiliriz.
REJİM ENKAZ BIRAKTI: İstişarelerimizde Suriye sahasındaki son gelişmeleri detaylıca ele aldık. Suriye'nin egemenliğiyle, toprak bütünlüğünün muhafazası başta olmak üzere katılımcı bir idarenin tesisi noktasında hemfikir olduğumuzu gördüm. 61 yıllık zulmün, baskının, karanlığın ardından yıkılan rejim geride kelimenin tam anlamıyla büyük bir enkaz bıraktı. Yaklaşık bir milyon insanı katledilmiş, nüfusunun yarısı yerlerinden edilmiş, 13 yıl süren çatışmalardan bitap düşmüş bir Suriye'yle karşı karşıyayız. Suriye halkının bu ağır yükün altından tek başına kalkması mümkün değil.
TERÖR YUVASI OLAMAZ: Suriye'nin komşularının, dost ve kardeş ülkelerin, Avrupa Birliği ile uluslararası kuruluşların güçlü desteğiyle, süratle ayağa kalkması lazım. Uluslararası toplum 13 yıl boyunca katliama uğrarken Suriye halkına maalesef yeterli desteği vermedi, veremedi. Şimdi bunu telafi etmek mümkün. Bunun yolu da Suriye'nin inşa ve imar çabalarına destek olmaktan geçiyor. Bu anlayışla Şam Büyükelçiliğimizi 12 buçuk yıllık aranın ardından yeniden faaliyete geçirdik. Türkiye, Suriyeli kardeşlerinin yanında olmaya devam edecek. Tabii bu süreçte ülkenin terör yuvası olmaktan çıkarılması gerekiyor. Gerek DEAŞ gerekse PKK ve uzantılarıyla mücadele görüşmemizde ele aldığımız hususların başında geldi. Türkiye, terör örgütünü sahada bozguna uğratan tek ülkedir, yegâne NATO müttefikidir. Bu örgütlerin palazlanmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Bölgemizin geleceğinde ne DEAŞ'a ne PKK ve türevlerine yer yoktur.
BİRLİKTE ÇALIŞMAYA HAZIRIZ: 13 yıllık bu insani buhran ve çatışma döneminde AB'yle, birliğin ülkemizin yükünü hafifletmek amacıyla sağladığı desteği, gönüllü geri dönüşleri kolaylaştırmak için çeşitlendirmesini bekliyoruz. Bu desteğin Suriye'de temel altyapı yatırımlarını içerecek şekilde orta ve uzun vadeli kapsamlı ve sürdürülebilir olması çok mühim. Suriye'nin kuzey bölgelerinde bu alanda birçok faaliyetlerde bulunmuş bir ülke olarak birlikte çalışmaya hazırız.
NETANYAHU'YA BASKI YAPILMALI: Görüşmemizde Sayın Başkan'a İsrail'in Gazze'deki mezalimi ile bölgedeki saldırganlığına artık bir son verilmesi gerektiğini aktardım. 16 Aralık'ta yine bir okulun hedef alındığı menfur bir katliam daha gerçekleşti. Bundan 13 ay önce ruhumun ruhu dediği üç yaşındaki torunu Rimi'yi gözlerinden öperek cennete uğurlayan Halit Nebhan'ın şehit edildiğini öğrendik. İsrail saldırılarında can veren 50 bin Filistinlinin neredeyse tamamını Rimi ve dedesi gibi çocuklar, kadınlar, yaşlılar oluşturuyor. Avrupalı dostlarımızın Netanyahu hükümetine baskı yapmaları gerekiyor.
LEYEN: TÜRKİYE KİLİT ORTAĞIMIZ
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ise şunları kaydetti:
Suriye'de temel hizmetlerin ve altyapı hizmetlerinin sağlanması için çalışmalıyız. İnsani yardımı 160 milyon euro'ya çıkardık.
Esad rejiminin yıkılması Suriyelilere geri dönme ve hayatlarını yeniden inşa etme ümidi veriyor. Türkiye'nin istikrara kavuşmada çok önemli rolü var. Terörizme karşı birlikte çok dikkatli olmalıyız. Türkiye'nin meşru güvenlik endişelerini de anlamak gerekiyor.
Ekonomik ilişkimiz her zamankinden güçlü. 206 milyar euro'luk ticaret hacmini artırmak istiyoruz. Türkiye göç yönetimi konusunda kilit bir ortağımız. Mültecilerin desteklenmesi için ilave 1 milyar euro 2024 için tahsis edilmiş durumda.