Başkan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'deki AK Parti Grup Toplantısı'nda gündemdeki konulara dair önemli mesajlar verdi:
Bölgemiz kuzeyi ve güneyiyle savaşların, çatışmaların, katliamların, zulümlerin girdabında adeta cayır cayır yanıyor. Böyle bir iklimde Cumhur İttifakı olarak tarihi bir sorumlulukla karşı karşıyayız. Türkiye'nin hem siyasi ve ekonomik istikrarını korumanın hem sosyal barışını tahkim etmenin hem de hedeflere doğru yürüyüşü sürdürmenin mücadelesini veriyoruz. Türkler ile Kürtler arasında örülmek istenen terör duvarını yıkıp atacağız. Cumhur İttifakı'yla omuz omuza vererek terörsüz Türkiye idealini gerçeğe dönüştüreceğiz. Terör destekli bir siyasetin olmadığı Türkiye'yi gençlere teslim edeceğiz. Esasen karşımızdaki bu tablo sadece AK Parti ve Cumhur İttifakı ile sınırlandırılamayacak kadar önemlidir. Siyaset yelpazesinin neresinde olursa olsun kendini bu ülkeye, bu millete karşı mesul hisseden herkesin bu mücadeleye destek vermesi, katkı sunması, en azından yıkıcı muhalefetten kaçınması gerekir. Söz konusu vatan, millet, devletse gerisi sadece birer teferruattır. Dünyanın pek çok yerinde milli meselelerde iktidarmuhalefet ayrımı olmadan ortak bir duruş sergilendiği hepimizin malumudur. Şahsen biz de yarım asra yaklaşan siyasi hayatımızın tamamında bunu savunduk. Ayrıştıran değil birleştiren; kutuplaştıran değil kucaklaştıran; ortak değerler etrafında toplumun tüm kesimlerini buluşturmaya çalışan tarzı siyasetle ülkemize hizmet etmenin gayretinde olduk. Muhataplarımızdan çoğu zaman arzu ettiğimiz yaklaşımı görmesek de kardeşlik siyasetimizde eser ve hizmet politikamızdan ödün vermedik.
Milletimizin 15 Temmuz direnişiyle kurulan bu ittifak nice badirelerden geçerek bugünlere geldi. Sayın Bahçeli, cesur ve ezberleri bozan bir teklif ortaya koydu. Bunu da omuzlarımızda taşıdığımız yükün gerektirdiği şekilde yapıyoruz. İçten pazarlıklı tipler yine hüsrana uğradı. Sayın Bahçeli ile tam bir mutabakat halindeyiz. Cumhur İttifakı yoluna pekleşerek devam ediyor.
ANAOKULU-KREŞ AYRIMINI BİLE BİLMİYORLAR
CHP'nin yeni genel başkanlarının eskisinden geri kalır yanı yok. MEB bir yazı gönderiyor. Bu hatırlatma kanuni bir zorunluluktan kaynaklanıyor. Tıpkı öğrenci bursları meselesi gibi burada da CHP bizzat kendisinin müsebbibi olduğu bir konuda istismar siyasetine sarılıyor. Cehalet tek başına katlanabilir bir eksikliktir. Ama ukalalıkla yan yana gelince çekilmez bir hâl alıyor. Son konuda sergiledikleri tablo tam olarak budur. Anaokulu-kreş ayrımını dahi bilmiyorlar. Bakanlıktan gelen yazıyı okumamışlar. Hadi okudular anladılar diyelim. Bu sefer de yalan ve iftira alışkanlığından kurtulamıyorlar. Kreş açmanın, anaokulu açmanın kuralları bellidir. Kimse ben kurallara uymuyorum diyemez.
KONSERLER BUZDAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ
CHP tek parti faşizminden beri bu ülkenin milli partisi olamamış bir yapıdır. Bu parti bizi yıllarca ispati olmayan nice konuda yolsuzlukla suçladı, sonra ellerine imkân geçince bunların feriştahını yaptı. Bunların hesabını hem millete hem yargıya verecekler. Kimsenin millet için tahsis edilen kaynakları kendi hırsı için yağmalama hakkı yok. Konserler üzerinden ortaya saçılan yolsuzluklar buzdağının görünen kısmı. Suyun altında daha büyük hırsızlık var. Nasıl düzen işlettiklerini, yaptıkları soygunları önümüzdeki dönemde göreceğiz. SGK borçlarını ödemekten kaçanların nasıl yandaşlarını zengin ettiğini milletimiz görüyor.
ATEŞKESTEN MEMNUNUZ, GAZZE İÇİN KATKIYA HAZIRIZ
Türkiye, küresel siyasetin kutup başlarından biri olma rolünü günden güne güçlendirmektedir. İsrail ile Lübnan arasında bu sabah itibarıyla yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasından memnuniyet duyuyoruz. Sahada sükûnetin muhafazası noktasında tüm taraftarların, bilhassa da İsrail'in sorumluluklarını harfiyen yerine getirmesini bekliyoruz. Gazze'de katliamın durması ve kalıcı ateşkesin tesisi için Türkiye olarak her türlü katkıya hazır olduğumuzu ifade ediyorum.
TÜRKİYE YÜZYILI HEDEFİNE MUTLAKA ULAŞACAĞIZ
Bütün diplomatik hamlelerimizi siyasi kimliğimizle değil bu ülkenin ve milletin bir ferdi olarak gerçekleştirdik. Mensubu olmaktan daima şeref duyduğumuz Türk milletine en iyi şekilde hizmet etmenin derdinde; mazlum ve mağdurların umudu olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni her alanda bayındır kılmanın, güçlü, müreffeh, muteber, muvaffak bir ülke haline getirmenin peşinde olduk. Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmenin haklı heyecanı, gururu ve gayreti içerisinde olduk. Söz verdik, ahdettik, sarsılmaz bir inançla hedefimize kilitlendik. Allah'ın inayeti, milletimizin desteğiyle Türkiye Yüzyılı hedefimize mutlaka kavuşacağız. Ülkemizde maalesef kendisi tuğla üstüne tuğla koymadığı gibi yapılan her işi engelleyen, engelleyemediğinde de itibarsızlaştırmaya çalışan marazi bir muhalefet anlayışı mevcuttur. Fırsatçılara, fesatçılara, içerideki ve dışarıdaki bedhahlara rağmen Türkiye'ye Cumhuriyet tarihinin en başarılı yıllarını yaşattık.
KILIÇDAROĞLU'NA TEPKİ:
PARTİSİNİN KENDİSİNİ ATTIĞI ÇUKURDAN ÇIKMAK İÇİN BİZE SATAŞIYOR
CHP'nin siyasetten tard edilen eski genel başkanının geçtiğimiz günlerde davalı olarak bulunduğu mahkeme salonunda freni boşalmış kamyon misali savurduğu zırvalar, hakaretler, bühtanlar bunun en son örneğidir. Karşımıza çıktığı istisnasız bütün seçimleri kaybeden bu zat, kendi partisi içerisinde de her türlü hakarete uğrayan, şaibeli bir kurultayla devrilip sürgüne gönderilen bir siyasetçi eskisi. Yenilen pehlivan güreşe doymazmış. Bu zat da partisini tekrar kurultaya götürmek için karanlık ittifaklar kurma ve delege avı peşinde koşarken gündeme gelmenin yolunu bize sataşmakta, daha doğrusu bizim üzerimizden prim yapmakta görüyor. Şimdi de partisinin kendisini attığı çukurdan çıkmak için bize sataşıyor. Sana bu kapıdan ekmek yok. Git yaptığın densizliklerin hesabını yargıya ver, muhatabın yargıdır. Senin siyasi ihtiraslarına alet olmayız. Montaj olduğunu bizzat kendi ağızıyla ikrar ettiği FETÖ'nün kasetlerine aylarca partisinin kürsüsünü açtığını da unutmadık. Son seçimlerde gittiği ABD'de saatlerce hamburgercide ne yaptığını açıklayamadı.
DARBECİLERE KARŞI SİVİL SİYASETİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ
AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak darbecilere ve şakşakçılarına rağmen, sivil siyaseti, adaleti, milletimizin haklarını savunmayı gerekirse canımız pahasına sürdüreceğiz. Ülkenin yaşadığı her sınama, CHP'nin kirli yüzünün bir parçasını ortaya çıkarıyor.
ORDUDA DİSİPLİNSİZLİĞİ SAVUNMAK ŞUURSUZLUK
Teğmenlerle ilgili konuda benim birincilere diploma vermemin değerlendirmesini yapıyorlar. Yapmam gereken onlara diplomalarını vermektir. Ama disiplin elbette her yerde lazımdır. Söz konusu TSK olduğunda hayati öneme sahiptir. Komutanlarının talimatına rağmen disiplinsizlik yapan teğmenlerin yarın ne yapacağını kim bilebilir. Türkiye 1971 muhtırasını tecrübe etti. 1980 darbesini iliklerine kadar hissetti. Tüm bunlar varken disiplinsizlik yapanları kahramanlaştırmak nedir? Bunu savunmak nasıl bir şuursuzluktur... Milletimizin gözbebeği olan ordumuzun yıpratılmasına eyvallah demeyiz. Kimse bu orduyu sağa sola çekmesin. Ordumuzun konumunu çok iyi biliyoruz. CHP zihniyeti ordumuzun ruh kökünü koparmaya muvaffak olamayacak.
SİZ ÖNCE KENDİ KARA SİCİLİNİZLE YÜZLEŞİN
Kahraman ordumuz, vesayet heveslilerinden ve FETÖ'cü hainlerden temizlendikçe vatan savunmasını çok daha iyi bir şekilde yerine getirmeye başlamıştır. Sınırlarımızın ötesinde terör örgütüne nefes aldırmayan bir orduya sahibiz. Karası, denizi ve havası ile TSK'nın gıptayla takip edilen başarılarına istismarcıların gölge düşürmesine müsaade etmeyiz. 3-5 oy için "Mustafa Kemal'in itleri" hakaretini sineye çekeceksiniz, Meclis kürsüsünde bölücü terör örgütü yandaşlarından ayar yerken gıkınızı çıkarmayacaksınız, Pensilvanya'dan gelen destek mesajlarına bir çift laf demeyeceksiniz, utanmadan bize çıkıp vatan ve Mehmetçik sevgisinden bahsedeceksiniz... Siz gidin önce kara sicilinizle yüzleşin. Sizin haddinize mi? Ordumuza siyaset virüsünün bulaşmasına izin vermeyeceğiz.
SİLAHLARI GÖMECEKSİNİZ
Geçmişte ne dedim? 'Silahları gömeceksiniz, silahları gömdüğünüz anda bizim için her şey sizlerin önünü açmaktır ama siz silahları gömmez, hâlâ her yerde bombaları patlatmaya devam edersiniz bu devletin eli de sizin omzunuzda olacaktır. Bölgemiz kan deryasına dönmüşken devletimizin her türlü riske karşı gerekli tedbirleri alması, 85 milyona ve gelecek nesillere karşı vazifesidir. Milletimiz müsterih olsun, bu tartışmaların hiçbiri de terörle mücadelemizde en küçük zafiyete yol açmayacaktır. Nerede olursa olsun terörün başını ezmeye devam edeceğiz.