SABAH, FETÖ tehlikesinin henüz gün yüzüne çıkmadığı dönemlerde, örgütün karanlık planlarını manşetleriyle deşifre etti. 7 Şubat 2012 MİT krizi, 17-25 Aralık kumpasları, MİT TIR'larının durdurulması, 15 Temmuz hain darbe girişimi gibi yakın tarihin kritik dönemeçlerinde ve öncesinde attığı manşetlerle örgüte karşı hep teyakkuzda olan SABAH, sorumlu yayıncılık anlayışıyla gerçeklerin savunucusu oldu. FETÖ'nün devleti ele geçirmek amacıyla devleti ilk olarak doğrudan hedef aldığı milat 7 Şubat 2012'ydi.
O dönemki MİT Başkanı Hakan Fidan'ı, FETÖ'cü savcılar tam da o dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ameliyattayken gözaltına almaya çalışmışlardı. SABAH, yargıda, emniyette, TSK'da örgütün en güçlü olduğu dönemde bile örgütün bu kirli operasyonlarına karşı dik durdu.
KAMUOYU, GERÇEĞİ SABAH'TAN ÖĞRENDİ
17-25 Aralık 2013'te FETÖ, hükümeti yıpratmak ve devleti ele geçirmek amacıyla sözde yolsuzluk operasyonları başlattı. Bu süreçte SABAH, FETÖ'nün gerçek niyetini ve kirli planlarını deşifre eden haberler yayınladı. "Paralel Yapılanma" başlığı altında, örgütün yargıdaki etkisini ve hukuksuz operasyonlarını açığa çıkardı. Bu operasyonların asıl amacının Türkiye'yi kaosa sürüklemek olduğu gözler önüne serildi. 17-25 Aralık sonrasında da SABAH, FETÖ'nün medya ve yargıdaki etkisini sürdüren haberlerle kamuoyunu bilgilendirmeye devam etti.
2014 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve 2015 genel seçimleri sürecinde de SABAH, FETÖ'nün seçimleri manipüle etme çabalarını ifşa etti. Manşetlerle örgütün demokrasiyi hedef alan saldırılarını gün yüzüne çıkardı. FETÖ, 2016 yılına gelindiğinde darbe planını yürürlüğe koydu. SABAH, 15 Temmuz'a giden süreçte de bu tehlikeyi önceden gören ve uyarılarda bulunan bir medya kuruluşu olarak öne çıktı. Darbe girişiminden önce yayınladığı haberlerle örgütün ordu içindeki faaliyetlerini deşifre etti. FETÖ'nün kirli planlarını daha önce ifşa eden SABAH, darbe günü "ABD'nin uşağı CIA'nın kuklası" manşetiyle dikkat çekmişti. Ayrıca "FETÖ, silahlı terör örgütüdür" başlıklı haberine de yer vermişti.
DİRENİŞİN SİMGESİ
SABAH, 16 Temmuz'da "FETÖ'cü darbeye milli irade tokadı" manşetiyle halkın direnişine vurgu yaptı. Daha sonraki günlerde de dikkat çekici manşetlerle okurlarına seslendi. 17 Temmuz'da "Demokrasi destanı" manşetiyle meydanlara dökülen vatandaşların kahramanlıklarını fotoğraflarla öne çıkardı. 18 Temmuz'da ise "Büyük temizlik" başlıklı haberiyle kamu kurumlarına sızmış örgüt mensuplarının tasfiye sürecini gözler önüne serdi. Direnişin kalesi haline gelen SABAH, günler ve aylar boyunca FETÖ'nün kirli planlarını ifşa etmeye devam etti. Her gün yayınlanan yeni haberler ve analizlerle kamuoyunu bilgilendiren SABAH, aynı zamanda milletin direnişine moral ve destek sağladı. 15 Temmuz gecesi SABAH Gazetesi binasının önünde etten duvar ören binlerce vatandaş, binanın güvenliğini sağladı, darbeci hainlere geçit vermedi.
İNLERİNDE GÖRÜNTÜLEDİK
Fetullahçı Terör Örgütü'nün Avrupa yapılanmasına da yönelik ifşalarına devam eden SABAH, FETÖ'nün azılı isimlerini kaçtıkları ülkelerde tek tek buldu. Daha önce Almanya'da Cevheri Güven, İsveç'te Abdullah Bozkurt, Bülent Keneş, Murat Çetiner, Levent Kenez, örgütün en karanlık ismi olan Mustafa Kemal Şirin ve eski emniyet müdürü Mehmet Karabörk gibi örgüt mensuplarını inlerinde görüntüledi.