Türkiye'yi sarsan ihmali bebek cinayetlerinde şüphelilerin savunmaları, bu kadarına da 'pes' dedirtti. Çete soruşturmasında ifade veren şüpheliler ile avukatları, onlarca bebek ölümünün 'malpraktis' yani 'bilgisizlik, tecrübesizlik ya da hekimin hatası nedeniyle hastanın zarar görmesi kaynaklı' olduğunu öne sürdü. Malpraktis davalarında taksirle ölüme sebebiyet vermekten ceza davası açılabildiği gibi genellikle tazminat davaları açılıyor ve öncelikli olarak Sağlık Bakanlığı'nın 'soruşturma izni' vermesi gerekiyor. Buna karşın savcılık iddianamesinde, "Her ne kadar savunma avukatları, eylemlerin malpraktis davalarının konusu olduğu, taksirle öldürme suçunun oluşacağı, Sağlık Bakanlığı'ndan izin alınması gerektiği yönünde iddialarda bulunmuşlarsa da eylemlerinin ihmalli davranışla kasten öldürme suçunu oluşturduğu anlaşılmıştır" denildi.
Öte yandan bakanlığın mütalaa raporunda ise önemli bir ayrıntıya dikkat çekildi. Doktor hatasının olup olmadığını detaylarıyla ele alan tıbbi görüş raporunda, 4. seviye yoğun bakım servislerinde zorunlu olan neonatoloji (yenidoğan uzman bebek doktoru) uzmanlarının, üçüncü seviyede de zorunlu hale getirilmesi, aksi takdirde bu olayların tekrar tekrar yaşanacağı önemle vurgulandı.
Kaza ile ölüme sebep olma suçu 2 yıldan 6 yıla kadar, kasten öldürme suçu ise 10 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası gerektiriyor.
ÇETE ÜYESİ, İBB'NİN AMBULANSÇISI ÇIKTI
İstanbul'da yenidoğan bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek SGK üzerinden haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarla 10 bebeğin ölümüne neden olan çeteyle ilgili detaylar gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Örgüt faaliyetlerinde adı geçen çete üyesi Fehmi Alperen'in İBB'nin Hızır Acil personeli olduğu öğrenildi. Alperen'in, yenidoğan bebekleri tedavi yöntemlerinin uygun olup olmadığına bakılmaksızın anlaşmalı hastanelere sevk ettiği tespit edildi.
Batuhan ALTINBAŞ/SABAH