Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM 79. Genel Kurulu kapsamında bulunduğu New York'ta, resmi temaslarının ardından programını izleyen gazetecilere kapsamlı açıklamalarda bulundu. Erdoğan, BM'de reform ihtiyacından Gazze'ye, Lübnan'dan Ukrayna'ya, Türk- Amerikan ilişkilerine, teğmenler krizinden yeni anayasaya ve ekonomik programın seyrine ilişkin şu mesajları verdi:
UTANÇ VESİLESİ: Filistin'de soykırım yapmış bir suçlunun BM çatısı altında yer alabilmesi gerçekten utanç vesilesidir. BM Genel Kurulu ya o katile hak ettiği gibi davranır ya da bu utanç verici durum BM tarihine bir kara leke olarak geçer. Maalesef olacak olan da budur. Bizim, BM Genel Kurulu konuşmamızın akabinde İsrail delegasyonunun tavırlarına dikkat ettiyseniz, çok garip bir tavır içindeydiler. Çünkü kendilerini savunacak halleri yok. Duruşları zaten bunu gösteriyor. Bu nedenle biz herkesi tarihin doğru tarafında durmaya çağırıyoruz. Mazlumla zalimi, katille maktulü ayıramayan ve her birine hak ettiği muameleyi yapamayan bir düzen, çürümeye yüz tutmuş demektir.
BM, İSRAİL'DEN HESAP SORAMAYAN BİR POZİSYONDA: BM, savaşları önleme misyonunu yerine getiremeyen, kimseye söz dinletemeyen, kendi görevlilerini dahi koruyamayan ve onları öldüren İsrail'den hesap soramayan bir pozisyondadır. BM, güçlünün haklı olduğu bir düzene bekçilik yapan yapıya dönüşmüş ve işlevselliğini yitirmiş durumdadır. Mevcut düzende Güvenlik Konseyi'nin dokunulmaz beş üyesi, istediğini acımasızca yapabiliyor. Müslüman ülkelerden hiçbiri daimi üyeler arasında yer almıyor. Şimdi Afrika, Almanya, Japonya daimi üyelik istiyor. Türkiye olarak biz de istiyoruz. Biz, haklı talebimize devam edeceğiz. Sayın Guterres de bize hak verdi ama bu hakkı teslim etmek gibi bir güçleri, bir imkânları da yok.
ABD'DEN 1 MİLYAR 450 MİLYON DOLAR ALACAĞIMIZ VAR: (ABD seçimleri) Temennim odur ki gelen gideni aratmasın. Amerika'da F-35 konusunu yalnız Trump döneminde yaşamadık, sonrasında da devam etti. Cumhuriyetçiler de Demokratlar da bize hayal kırıklığı yaşattı. Kasım seçiminin neticesi ne getirecek ne götürecek? Bunu da görmemiz lazım. Buna göre Türk-Amerikan ilişkilerini tekrar teraziye koyacağız. Adımlarımızı ona göre atacağız. 1 milyar 450 milyon dolar alacağımız var. Bu alacağımızı tahsil etme noktasında da adımlarımızı atmaya devam edeceğiz.
TÜRK VE İSLAM DÜNYASI İLE BAĞIMIZI KOPARTAMAYIZ: (Türkiye'nin BRICS'e üyeliği) BRICS ve ASEAN'da yer almamız, inanıyorum ki bölgelerin aritmetiğini de değiştirecek. Çok daha farklı bir yapının inşasına vesile olacak. Biz bir NATO ülkesiyiz diye Türk dünyası ve İslam dünyası ile bağlantımızı kopartamayız. BRICS ve ASEAN bizim için özellikle ekonomik işbirliklerimizi geliştirmek için fırsatlar barındıran yapılar. Bu yapıların içinde yer almak NATO'dan vazgeçmek anlamına da gelmiyor.
DARBECİ ZİHNİYETLE PROBLEMİMİZ VAR: (Yeni anayasaya muhalefetin tavrı): Muhalefetin başta bu ilk 4 madde olmak üzere, bu konularda ciddiyeti söz konusu değil. Onlar bunu sadece söylerler. Biz Cumhur İttifakı olarak bu konuda durduğumuz yerdeyiz, kararlıyız ve aynı kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz. Bizim anayasanın ilk 4 maddesiyle herhangi bir sorunumuz söz konusu değil. Anayasanın satırları arasında dolaşan darbeci zihniyetle problemimiz var.
KILIÇ MESELESİ BİRKAÇ KENDİNİ BİLMEZİN İŞİ: (Teğmenlerin 'kılıç çatma' eylemi) Kılıç meselesi, birkaç kendini bilmezin ne yazık ki ortaya koyduğu bir karmaşaydı. Bu işin içerisindekiler kimlerse bunların hak ettikleri cezayı almasını temin edeceğiz. Burası kendini bilmezlerin at oynattığı bir meydan değil. Biz bu kendini bilmezlerin at oynattığı meydana ülkemizi kesinlikle bırakamayız. Buna göre de adımımızı atacağız.
İSRAİL BİR RÜYA GÖRÜYOR
İsrail bir rüya görüyor, o rüyasını gerçekleştirmek için bölgemizdeki halkların yaşamlarını kâbusa çevirmeyi de göze almış gibi görünüyor. Zamanında Hitler de bir rüya görmüştü ve o da çeşitli milletlere mensup halklara kâbus yaşatmıştı. Neticede gördüklerinin bir rüya olduğunu net bir şekilde anladı. Er ya da geç günümüzün Hitleri Netanyahu da bu gerçekle yüz yüze gelecek.
LÜBNAN'A İMKÂNLAR SAĞLAYACAĞIZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırılarıyla ilgili soru üzerine şu ifadeleri kullandı: "Orada çok ciddi bir travma yaşanıyor. Bu travmada acıyı çeken maalesef Lübnan halkı. Bugün Lübnan'ın güneyinin tahliyesini izledim. Çok acımasız bir tablo var. Herkes at arabalarında ve çoluk çocuk bölgeyi boşaltıyor. Hakikaten canımız yanıyor. Bu kadar acımasız, bu kadar korkunç bir tabloyla bölgemiz karşı karşıya. İsrail, Gazze'deki ateşi tüm bölgeye yaymak için her yola başvuruyor. Lübnan'a yönelik saldırılar bunun en son örneği oldu. Son bir haftada 600'ün üzerinde Lübnanlı katledildi. Dünya sessiz kaldıkça ve Batılı ülkeler İsrail yönetimine silah desteği verdikçe, bu katliamlar maalesef devam edecek. Şimdi Lübnan'ın yeniden kendine gelmesi için onlara imkânlar sağlayacağız."
İÇ CEPHE HEDEFLERİMİZ BİZİM KIZIL ELMAMIZDIR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 30 Ağustos'ta yaptığı konuşmada "İç cephemizde bir gedik açılırsa bu son derece maliyetli olur ve hepimiz kaybederiz" sözlerinin hatırlatılması üzerine, "İç cephe bizi biz yapan değerlerdir. İç cephe hedeflerimiz, bizim Kızıl Elmamızdır. Bizi o hedeflerden vazgeçirmeye, yılgınlığa düşürmeye, usandırıp umutsuzluk girdabına sürüklemeye çalışanlar, iç cepheyi hedef alıyor. Biz o iç cepheyi çökerttirmeyiz. Zorluk mu var, aşarız. Sorun mu var, çözeriz. Sıkıntı mı var, birlikte üstesinden geliriz. Renklerimiz, şeklimiz farklı olabilir ama bir araya gelir en eşsiz motifi oluştururuz. İşte iç cephemizi çökertmeyi amaçlayanların odaklandığı yer bu ruh. Bu ruhu paramparça etmeye çalışıyorlar. Kendi kapsüllerimizde herkesten ayrı köşelerde ömür tüketip, yok olalım istiyorlar. Biz bunlara bu fırsatı da kesinlikle vermeyeceğiz" dedi.
ZOR DÖNEMİ GERİDE BIRAKIYORUZ
Ekonomide artık zor dönemleri geride bırakıyoruz. Uyguladığımız programın başarısını artık bizden çok uluslararası kuruluşlar ortaya koyuyor. Şu an odaklandığımız konu, milletimizi zorlayan enflasyon meselesi. Enflasyonu dizginlemeye başladık. Enflasyonda anlık değil, ayakları yere sağlam basan bir gerileme görüyoruz. Vatandaşımız enflasyondaki bu gerilemeyi hissetmeye başladı ve önümüzdeki dönemde daha hızlı bir şekilde bunu görecekler. Fırsatçılarla mücadelemizi de kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Çevremizdeki karışıklıklara ve istikrarsızlık kaynaklarına rağmen bunu başardık.
TÜRKİYE LİDER KONUMDA
UNICEF İcra Direktörü Catherine Russel, "Dünya genelinde 2.7 milyon çocuk ailesiz büyümek zorunda kaldı. Türkiye bu konuda çok büyük adımlar atan lider ülke konumunda. Sayın Emine Erdoğan'ın kaydettiği büyük başarılar son derece önemli. Tüm ülkeler çocukların koruyucu aile ile büyümesi için elinden geleni yapmalı" dedi.
'HEPİMİZ İÇİN GURUR KAYNAĞI'
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sosyalist Enternasyonal toplantısı için bulunduğu New York'ta Türkevi'ni ziyaret etti. Türkevi hakkında "Hepimiz için bir gurur kaynağı" ifadesini kullanan Özel, CHP olarak bundan sonra ABD'de yapacakları program ve temasları burada gerçekleştirmek istediklerini söyledi.