Türkiye Adalet Akademisi tarafından Yargıtay'da "Milletin zaferine giden yolda yargı" paneli düzenlendi. Hakim-Savcı yardımcılığı adaylarına 15 Temmuz gecesi ilk derece mahkemelerde görev yapan ve şu an yüksek yargı mensubu olan Anayasa Mahkemesi üyesi İrfan Fidan, Hakimler ve Savcılar Kurulu üyesi Ergün Şahin, Yargıtay üyesi Mehmet Yılmaz ve Danıştay üyesi Muharrem Özkaya tecrübelerini aktardı. Adalet Akademisi Başkanı Muhittin Özdemir'in konuşmalarıyla başlayan panele katılan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, önemli mesajlar verdi.
"DÜŞMANIN YAPAMADIĞINI İÇİMİZDEKİ HAİNLER YAPTI"
Hakim-Savcı yardımcı adaylarına 15 Temmuz darbe sürecine giden süreçte Türkiye'de yaşananları aktaran Bakan Tunç, "15 Temmuz'da düşmanın yapmadığını içimizdeki hainler yapmaya çalıştı. Kurtuluş savaşında düşman Polatlı'yı geçemedi ancak bu hainler Türkiye'nin başkentinde en stratejik noktalara bombalar yağdırdı. Terörle mücadele eden polislerimiz Gölbaşı'nda şehit edildi. Ankara Emniyeti vuruldu. O gece sanki düşman Ankara'ya kadar gelmiş, en stratejik yerleri bombalıyordu. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla milletimiz o gece destan yazdı. Milletimiz kahramanlığıyla demokrasimize sahip çıktı" dedi.
"HUKUK İÇERİSİNDE MÜCADELE EDİLDİ"
15 Temmuz'un hemen sonrasında hukuk içerisinde darbecilerin nasıl ayıklanabileceğiyle ilgili çalışma yapıldığını belirten Tunç şunları söyledi :
"Darbeyle karşı karşıya kaldığımız süreçte ben Ak Parti grubu adına milletvekili olarak TBMM'de OHAL için konuşma yaptım. Ancak diğer gruplardan bu desteği maalesef bulamadık. Bu bir tiyatro diyebildiler. OHAL'den sonra yine herşey hukuk çerçevesi içerisinde devam etti. Darbecilerle hukuk içerisinde mücadele eden bir tutum sergilendi. Kamudan ihraç edilenlerle ilgili hak arama yolu açık olsun diye Olağanüstü Hal Komisyonu kuruldu. 120 bin civarında başvuru oldu, bunun 20 bini hatalı olduğu gerekçesiyle geri görevlerine iade edildi. Hak arama yolları açık tutuldu. Burada suçlu ve suçsuz ayrılabilsin yargı içerisinde herkes hakkını arayabilsin diye idare mahkemeleri görev yaptı"
"FETÖ ABD KONTROLÜNDE ÖRGÜTÜ YÖNETTİ"
"Demokratik hukuk devletiyim, insan haklarına saygılıyım diyerek sürekli biz demokrasinin beşiğiyiz, biz insan haklarını en güçlü savunuyoruz diyen ülkeler maalesef Türkiye'nin insan hakları ve demokrasi mücadelesinde yanımızda olmadılar. Başta Amerika Birleşik Devletleri, FETÖ elebaşısı zaten darbeden yıllar önce orada konuşlandırıldı. Ona orada bir karargah kuruldu ve oradan örgüt yönetti. Ve FETÖ Amerika Birleşik Devletlerinin kontrolünde bunları gerçekleştirdi. Sonrasında da yargılamalar sırasında tüm deliller olmasına rağmen elebaşı hakkında 7 iade talebimiz oldu. 30'a yakın suç tüm bunlar delilleriyle sabit. Akıncı üssünde o gece sivil imamlar suçüstü yakalandı. Bunların FETÖ elebaşısıyla irtibatları ayan beyan ortada. Tüm deliller ortada ama maalesef iade dosyalarımız Amerika Birleşik Devletleri Adalet Bakanlığından bir türlü yargı makamlarına ulaştırılmadı, ulaştırılmak istenmedi" diye konuştu.
"YARGIYLA ONUR DUYUYORUZ"
15 Temmuz gecesi yargının büyük bir kahramanlık gösterdiğini vurgulayan Tunç, 1960-1980 ve 28 Şubat Post-modern darbesinde, darbecilerin yanında duran bir yargı sistemi vardı. Ancak 15 Temmuz'da darbe mağdurlarının hakkını savunan, darbecileri yargılayan ve onlara hesap soran bir yargımız vardı. Biz bu yargıyla onur duyuyoruz" dedi.