NATO'nun 75. Kuruluş Yıldönümü programı dolayısıyla Washington'da temaslarda bulunan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye'ye dönüş yolunda terörle mücadele, yaptırımlar, tahıl koridoru, Suriye ve Ermenistan'la ilişkiler ile küresel barışa dair kritik değerlendirmeler yaptı. Erdoğan'ın öne çıkan mesajları şöyle:
3. DÜNYA SAVAŞI İHTİMALİ: Doğrusu ben görmüyorum, görmek de istemiyorum. Dünyayı bundan önce savaşa sürükleyen gerekçeleri ve alınmayan önlemleri düşündüğümüzde bugün o hatalara düşmemeliyiz. Savaştan çok barışı söylemeli, barışı konuşmalıyız. Bütün ülkeler gerilim değil, barış ve huzur iklimini inşa edecek çabaları hayata geçirmeli.
NATO'DA TÜRKİYE KOLTUĞU: Genel Sekreterlik yapılanmasında Türkiye'nin böyle bir makamda temsil edilmesi olağandır. Nitekim Sayın Rutte de bu makamın Türkiye'ye yakışacağını ifade etmişti. Ülkemizden bir ismin Genel Sekreter Yardımcısı olarak görevlendirilmesini sadece Türkiye için değil, bu nazik dönemde NATO'ya büyük katkı sağlayacağını düşündüğümüz için de istiyoruz.
SAKAT YAKLAŞIM: NATO'da Sayın Biden ile 'FETÖ ile şöyle hesap var, böyle hesap var' konularına girmedik. Şu anda zaten FETÖ ortada yok. Ne olduğu belli değil. Terör örgütleri ile Türkiye gibi bir müttefiki terazinin iki kefesine koyma düşüncesi baştan sakat bir yaklaşımdır.
SURİYE İLE YENİ DÖNEM: Suriye'de adil barış mümkün. Suriye'nin toprak bütünlüğü bizim de çıkarımıza. Suriye'de inşa edilecek hakkaniyetli bir barış, en çok bize fayda sağlayacak. Bu inşa sürecinin en önemli adımı da Suriye ile yeni bir dönem başlatmaktan geçiyor. Görevi Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'a verdim. Muhataplarıyla görüşerek yol haritasını belirleyecekler. Terör örgütleri bu süreci zehirlemek isteyecek, oyunlar kuracaktır. Bunların farkındayız ve hazırlıklıyız. Biz Suriye'de barış istiyoruz ve barışın yanında olan herkesi bu tarihi çağrımıza desteğe bekliyoruz.
YAPTIRIMLAR KALKMALI: Savunma sanayii ticaretinin önündeki kısıtlamalar süratle kaldırılmalı. NATO'nun Vilnius Zirvesi'nde bütün müttefikler bu yönde taahhüt vermişlerdi. Aradan geçen sürede bazı NATO üyeleri verdikleri sözlere rağmen menfi tutumlarını değiştirmedi. Liderlere, 'NATO müttefikleri arasında artık kısıtlamaları konuşmak istemiyoruz' dedim.
ALMANYA'DAN BEKLENTİ: Akkuyu Nükleer Santrali için gelmesi gereken türbinler Alman gümrüğünde bekliyor. Bu, bizi ciddi manada rahatsız ediyor. Bunu Şansölye Scholz'a tekrar hatırlattım. Eurofighter Typhoon uçak alım talebimiz, türbin konusu ve fırkateynlerimizde kullanılan bazı makinelerin alınması hususundaki sıkıntıları aşmamız gerekiyor.
TÜRKİYEERMENİSTAN SINIRI: Sınırın açılması niye düşünülmesin? Bu konuda Paşinyan'a her şeyi söyledik. Artık bütün yelkenleri barışa açmamız lazım. Azerbaycan ile Ermenistan arasında kalıcı barış yakında sağlanır diye umut ediyoruz. Zengezur Koridoru'nun açılması da bu barış anlaşmasını taçlandıracak adımdır.
RUSYA-UKRAYNA BARIŞ MASASI: Her iki ülkeyle çok boyutlu ilişkilerimiz mevcut. Savaşa rağmen bunların korunmasına önem veriyoruz. Daha fazla kan dökülmeden diplomasiye dönülmeli, müzakere zemini hazırlanmalı. İstanbul Süreci'ni sürdürmeye hazırız.
ÇİN ZİYARETİ: Sayın Cinping ile ŞİÖ Zirvesi'nde Astana'da bir araya geldik. Kendisi bizi Çin'e davet etti. Ben de kendisini ülkemize davet ettim. BM Genel Kurulu'ndan sonra ziyaretimiz olabilir. 2025'te de Cinping, bize iade-i ziyaretini yapacaktır.