Son dakika haberi: AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Yürütme Kurulu(MYK) toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu. Bu dönemin çok ciddiyetle değerlendirilmesi gerektiğini, hem bölge için hem de ülke açısından Avrupa demokrasilerinin geleceği açısından son derece önemli bir konu olduğuna dikkat çekti. Çelik, bugün Kadın Kolları Başkanlığı tarafından bir sunum gerçekleştirileceğini, yine Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmalarıyla birlikte MYK'ın sona ereceğini belirtti.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten önemli açıklamalar
UEFA'YA TEPKİ: ASLA KABUL EDİLEMEZ
Seller yangınlar vesilesiyle zarar gören vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini ifade ederek hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet diledi.
Türkiye'nin gündeminde milli takım olduğunu ifade eden Çelik, "Milli takımımızdaki bütün tırnak içinde 'Bizim çocukları' en güçlü şekilde tebrik ediyoruz. Burada büyük bir mücadele ortaya koydular ve geleceğe dönük olarak da umutlarımızı kabarttılar. Tabii Melih Demiral kardeşimize verilen ceza asla kabul edilemez bir ceza. Bu ceza UEFA disiplin kurulu tarafından açıklanmadan önce bu cezanın belli mahfillerde yayınlanması bunun üzerinde bir siyasi görgü olduğunu net bir biçimde gösterdi. Bir de tabii ırkçılık vesaire gibi konulardan veremiyoruz cezayı işte genel davranış aykırılıktan dolayı. Ama asıl burada son söz söylenmesi gereken Avrupalı siyasetçilerdir. Bunlar böyle bir Demiral'ın gol sevincini bu şekilde hedef alırken ama bakıyoruz PKK'nın sembollerine karşı sessiz kalıyorlar. Avrupa'da Kur'an-ı Kerim yakılmasını fikir özgür çerçevesinde değerlendiriyorlar ya da sessiz kalıyorlar. Ama bir futbolcumuzun gol sevinci karşısında asla kabul edilemeyecek ifadeleri kullanıyorlar. Dolayısıyla bu tip durumlarda söylediğimiz şudur. Aşırı sağcılık ya da ırkçılık arayan Avrupa'daki sonuçlarına baksın. Kendi toplumundaki bir takım gelişmelere baksın ve ortaya koydukları çifte standartlara baksınlar" diye konuştu.
Başkan Recep Erdoğan'ın Şanghay İşbirliği Örgütü'nün 24. Devlet Başkanları Zirvesine katılımı son derece önemli olduğunu söyleyen Çelik, "Türkiye dünyanın her platformunda olmaya devam ediyor. Sürdürülebilir barış ve kalkınma arayışında çok taraflı diyaloğun güçlendirilmesi bu tema çerçevesinde Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu kural temelli uluslararası sistemin sütunlarının sarsılmakta olduğu ifadesi aslında uluslararası sistemin temel problemini gösteriyor. Burada mesajlar ve arkasından Cumhurbaşkanımızın yetmiş beşinci yılı vesilesiyle NATO toplantısına katılacak olması Türkiye'nin dünyadaki bütün siyasi platformları kapsadığını göstermektedir" ifadelerini kullandı.
"BARIŞIN ÖNÜNDEKİ YEGANE UNSUR NETANYAHU HÜKÜMETİDİR"
Çelik, birinci meselenin Gazze'de gelişen olay olduğunu söyledi. Bir tıp örgütünün Filistin'de hayatını kaybeden ve yaralıların sayısının açıkladığını söyleyen Çelik, "Bu facianın ve kayıpların zannedilenin çok ötesinde olduğu bir kere daha ifade edildi. Burada herkesin şunu bilmesi gerekir. Barışın önündeki yegane unsur Netanyahu hükümetidir. Ayrıca dünyanın her tarafındaki Yahudilerin bilmesi gereken şey de şu. İsrail'in güvenliğini tehlikeye atan Netanyahu hükümetinin eylemleridir. Dolayısıyla özellikle Batı toplumlarının gerçekten barış isteği istemediklerinin ölçüsü aşırılıkçı ve hükümetine baskı yapıp yapmadıklarından geçmektedir. Netanyahu barbarlığına net bir şekilde tavır alınmadığı müddetçe kimsenin barıştan bahsetmesinin bir sahiciliği yoktur" dedi.
Başkan Erdoğan'ın Türkiye ile Suriye'nin normalleşmesiyle ilgili sözlerini hatırlatan Çelik, "13 yıldan beri süren bir tablo var orada. Bu tablo çerçevesinde bu normalleşme konusu bütün dünyada da gündem oldu. Burada baştan beri sürdürdüğümüz tutkumuzu sürdürüyoruz. Biz Suriye'nin toprak bütünlüğünden yanayız. Suriye halkının iradesinden yanayız. Herhangi bir şekilde Suriye'nin toprak bütünlüğüne ve milli bütünlüğüne, milli birliğine karşı bir tutum içerisinde olmasını hoş görmeyiz. O sebeple de Cenevre sürecini ve Astana sürecini birbirine alternatif görenlere karşı biz Cenevre sürecini ve Astana sürecini birbirinin tamamlayıcısı olarak gördük ve o şekilde değerlendirdik. Böylece rejimle muhalefetin aynı zeminde buluşmasını sağladık. Bu çerçevede oradaki varlığımız Suriye'nin toprak bütün karşı değildir. Orada bir teröristten kurdurulma çabalarına karşıdır. İşte bazı müttefiklerimizin desteğiyle bir teröristten kurma planlarını görünce bunlar çeşitli harekatlarımızla darmadağın edilmiştir. Böylece hem Türkiye'nin milli güvenliğine terk etme bertaraf edilmiştir. Hem de Suriye toprak bütünlüğünü ve milli birliğinin korunması konusunda irademiz ortaya koyulmuştur. Biz bize güvenen Bizimle hareket eden hiç kimsenin mağdur olmasına hiçbir şekilde müsaade etmeyiz" şeklinde konuştu.
KAYSERİ'DEKİ OLAYLAR
Kayseri'de meydana gelen olaylar ve Suriye'nin kuzeyinde meydana gelen olaylar hakkında konuşan Çelik, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Bir takım provokatörlerin iş başında olduğunu göstermektedir. Bu normalleşme söylemine karşı bir takım siyasi sabotajlar söz konusu olmuştur. Gerek kamu güvenliği açısından gerekse Suriye'de yürüttüğümüz faaliyetler açısından bunlara gereken cevap verilmiştir. Özellikle şanlı bayrağımıza dönük saygısızlık yapanların hepsinin özür dilemesi, Milli İstihbarat Teşkilatımızın güçlü çalışmasıyla Silahlı Kuvvetlerimizin güçlü çalışmasıyla sağlanmıştır."
İç siyasetteki erken seçim tartışmalarına değinen Çelik, "Bizim açımızdan 14- 28 Mayıs seçimleri ve 31 Mart seçimleri geçtikten sonra seçim dönemi kapanmıştır. Önümüzde 4 yıllık bir genel seçime dönük dönem 5 yıllık da yerel seçime dönük bir dönem vardır. Biz bu tartışmaları yakinen takip ediyoruz. Bunlar muhalefet partilerinin bunu getirme gündemleri aslında kendi partileri ya da kendi aralarındaki iç mücadeleyi yönetmeye dönük olarak gündeme gelmektedir. Kendi bünyelerindeki iç mücadeleyi erken seçim tartışmalarıyla yönetmek ya da örtbas etmek istemektedirler. Bu bir erken seçim tartışmalarının hiçbir şekilde muhatabı değiliz milli irade kararını vermiştir. Önümüzdeki dönemi milletimize hizmet etme konusunda en iyi şekilde değerlendireceğiz. Özellikle de etrafımızda yeni gelişmeler olurken dünyada yeni meydan okumaları ortaya çıkarken tartışmaları son derece gerekli gördüğümüzü milli iradenin kararı çerçevesinde önümüze baktığımızı ve toplumumuzun her kesiminin planını buna göre yapması gerektiğini bir kere daha ifade ediyoruz" açıklamalarında bulundu.
EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI
En düşük emekli aylığına ilişkin gelen soruya cevap veren Çelik, "Üzerinde çalışılıyor. Çalışma devam ediyor. Henüz karar verilmiş değil. Şu zamana yetişir mi diye bir değerlendirme yapmamız söz konusu değil. OVP'nin korunması esas olmak üzere toplumumuzun her kesiminin yanında olmaya devam edeceğiz" cevabını verdi.
Çelik, başı boş sokak köpekleri hakkında ise son noktayı koymak üzere olduklarını bu hafta meclise yetiştirmeye çalışacaklarını söyledi.
Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad'ın Türkiye'ye daveti hakkında gelen soruya Çelik, "Bunun eylem planıyla ilgili çalışmalar devam ediyor arkadaşlar. Henüz bir davet gerçekleşmedi. Dolayısıyla herhangi bir tarih de şu anda söz konusu değil. Davetin gerçekleşmesi zamanı ve nerede olacağı, bu çalışılan eylem planı çerçevesinde tabii ki muhataplarımızla da mutabakata varılarak söz konusu olacaktır. Şu anda bir davet henüz gerçekleşmemişti. Dolayısıyla yer ve zaman konusunda da herhangi bir netlik yoktur" dedi.