FETÖ'cü alçakların kalkıştığı 15 Temmuz darbe girişimini öğrenir öğrenmez Üsküdar Acıbadem'deki evinden eşiyle birlikte sokağa çıkan gazi Suzan Sertbaş (57) o karanlık gecede yaşadıklarını SABAH'a anlattı.
'KURŞUN SESLERİ HÂLÂ KULAĞIMDA'
Dönemin Başbakanı Binali Yıldırım ile amca çocukları olduğunu belirten Sertbaş, Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla eşiyle evden çıkıp yürüyerek Cumhurbaşkanı'nın evinin bulunduğu yere gittiklerini belirtip, "Gittiğimizde çok insan yoktu. Kısa sürede akın akın halk gelmeye başladı.
İnanılmaz bir kalabalık oluştu. Herkes bayrağını alıp gelmişti. Amcamın kızı aradı, Acıbadem Muhtarı olan kardeşi Mete Sertbaş'ın vurulduğunu söyledi. Hemen Kısıklı'dan Acıbadem'e koştuk. Mete yaralıydı. Kimse ulaşamasın diye hainlerin etrafını sardığını öğrendik. Kan kaybından öldü Mete. Sürekli ateş açılıyordu, sesler hâlâ kulağımda" dedi. Siper almaya çalışırken vurulduğunu gözleri dolarak anlatan Sertbaş, "Sol ayağımdan vuruldum. Düşerken kolumdan da yaralandım. O esnada bağırarak 'Vuruldum!' diyordum ama kimse beni duymuyordu. Sürünerek eşimin kolundan tuttuğumu ve vurulduğumu söylediğimi hatırlıyorum. Gözümü açtığımda hastanedeydim. Hemen ameliyata aldılar. Fizik tedavi oldum ama yarın aynı hainlik yine yaşansa o çektiğim acılar hiç umuruma gelmeden, korkmadan tekrar sokağa çıkarım. Mahkeme sürecinde beni vuranın Acıbadem Muhtarı Mete Sertbaş'ı öldürenle aynı kişi olduğunu öğrendim. Hiç kimse Türkiye'yi yıkamayacak, bayrağımızı indiremeyecek. Bağımsızlığımıza gölge düşürmek isteyenlere karşı her zaman dirençli olacağız" ifadelerini kullandı.