Agos gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, 19 Ocak 2007'de gazete binası önünde o dönem 17 yaşında olan Ogün Samast tarafından düzenlenen suikast sonucu yaşamını yitirdi. 16 yıl 10 aydır cezaevinde bulunan Samast'ın 1 yıl önce, iyi halinden dolayı koşullu salıverme kapsamında cezasının dolduğu ve cezaevi yönetimi tarafından bu süreçte deneme aşamasında olduğu öğrenildi. Kişisel gelişimi için yapılan gözlemlerde iyi hali olduğu gözlenen Samast'ın, koşullu salıverme şartlarını taşıdığına kanaat getirilerek 15 Kasım tarihinde tahliye edilmişti.
YENİ İDDİANAME DÜZENLENDİ
Ogün Samast hakkında yeni iddianame düzenlenmişti. İddianamede, Dink cinayeti sonrası örgütün İstanbul İstihbarat Müdürlüğünü ele geçirdiği, daha sonra ise bu şubenin imkanlarıyla Ergenekon, Balyoz, Ayışığı, Askeri Casusluk, Cizre/Temizöz, Devrimci Karargah, Tahşiye, Selam Tevhid, 17-25 Aralık operasyon ve davalarını, devamında 15 Temmuz hain darbe girişimine giden süreci başlattığı kaydedilmişti.
DAVA BİRLEŞTİRİLDİ
İddianamede, Ogün Samast'ın "Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte silahlı terör örgütü adına suç işlemek" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapsi istendi. Dava daha sonra hukuki ve fiili irtibat nedeniyle İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden Yasin Hayal ve Erhan Tuncel'in arasında bulunduğu 11 sanığın yargılandığı davayla birleştirildi. Geçtiğimiz celse yargılanmasına başlanan Ogün Samast'a yurt dışına çıkış yasağı getirilmişti.
SAMAST'IN YARGILAMASINA DEVAM EDİLDİ
Ogün Samast'ın 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya Trabzon'dan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer ile Ramazan Akyürek de bulundukları cezaevlerinden duruşmaya SEGBİS ile bağlandı. Tarafların avukatları da mahkemede hazır bulundu.
BYLOCK ÜZERİNDEN HABERLEŞME
Duruşmaya Konya'dan SEGBİS ile katılan tanık Mehmet Aksoy, sanık Ali Fuat Akdağ'ı tanıdığını belirterek, "2006-2015 yılları arasında Konya'da görev görev yaptım. Sohbet gruplarına gelen emniyet mensuplarıyla ByLock üzerinden haberleşmiştik. Sohbete gelen emniyet mensuplarının hepsine ByLock yüklenmiş olabilir. Ben yüklemeleri için telkinde bulunmadım. Bu gruplar da sorumlu kişiler tarafından kurulurdu. Gruplara kimlerin alınacağına da onlar karar veriyordu. Bizim Fatih Öztürk diye bir sorumlumuz vardı. Hüseyin Cankurt vardı, öğretmendi. O da emniyet gruplarıyla ilgileniyordu. Sohbet gruplarına gelenlerden himmet talep ediliyordu. Vermek isteyen veriyordu, vermeyen vermiyordu. Kimseyi zorlamıyorduk" diye konuştu.
MÜTALAAYA GÖNDERİLDİ
Ara kararını açıklayan mahkeme, mütalaasını hazırlaması için dosyanın savcıya gönderilmesine karar verildi.