Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 26. Dönem Adli Yargı ve 16. Dönem İdari Yargı Kura Töreni'nde konuştu:
15 Temmuz hain darbe girişimini gerçekleştiren hainler ihanetlerinin hesabını hukuk önünde verdi. 253 insanımızı şehit edenler gün yüzü göremeyecekler. Yurtdışına kaçan alçakların peşini de bırakmayacağız. Son FETÖ'cü hain de yargıya hesap verene kadar enselerinde olacağız. Milletin kendilerine vermediği yetkiyi silah gücüyle, fezlekelerle veya diğer kanun dışı yollarla gasp etmeye yeltenenler bundan sonra da adaletin pençesinden kurtulamayacaklar. Vatanımızın bekasına, devletimizin bütünlüğüne, milletimizin birlik ve dirliğine, milli iradenin egemenliğine, vatandaşlarımızın huzuruna, refahına ve özgürlüklerine kim kastederse dün olduğu gibi karşısında yine bizi bulacak, yargımızı bulacaktır. Demokrasimize uzanan elleri kırmaktan çekinmedik yine çekinmeyeceğiz. Milletin muazzez iradesine kimsenin gölge düşürmesine müsaade etmeyeceğiz. Görevi huzuru sağlamak olanların darbe şartlarının olgunlaşmasını beklediği ve tereyağından kıl çeker gibi darbe yapmakla övündüğü günler artık geride kalmış, eski Türkiye'de kalmıştır. Antidemokratik veya gayrimeşru yollara tevessül edenlerin Türkiye'de varacağı tek yer mahkeme salonlarında hukuka hesap vermek olacaktır.
ADALETİN ÖNÜNDEKİ VESAYETİ KALDIRDIK
BİNA ve kadro haricinde, hayata geçirdiğimiz kanuni düzenlemelerle hukuk devletini güçlendirdik, yargının tarafsız ve bağımsız hareket edebilmesinin yasal ve anayasal altyapısını oluşturduk. Hukuk sistemimize sirayet etmiş, adaletin tecellisi önünde engel teşkil eden vesayet araçlarını tek tek ortadan kaldırdık. Yargıda çift başlılığa son verilmesinden bireysel başvuru hakkına, hedef süreden elektronik devlet uygulamalarına, adli tıptan bilirkişiliğe, lekelenmeme hakkından arabuluculuk müessesesine, tutukluluk şartlarından ifade özgürlüğünün genişletilmesine, hasılı çok geniş bir yelpazede adalete erişimi kolaylaştıran, adalet sisteminin işleyişini hızlandıran tarihi reformlara imza attık. Güven veren ve erişilebilir bir adalet hedefiyle bu alandaki çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.
6-8 EKİM OLAYLARINI KİMSE MEŞRU GÖSTEREMEZ
6-8 Ekim olaylarını kimse mazur ve meşru gösteremez. Mahkeme kararıyla ilgili haddi aşan yorumları tasvip etmiyoruz. Hukuk bunlardan hesap sormak zorundadır. Siyasi dava denilerek terör kalkışmasının aklanmaya çalışılması hukuka ve demokrasiye hakarettir. 6-8 Ekim olayları bir protesto değil isyandır. İsyan girişiminden 10 yıl sonra geç de olsa hakkın yerini bulduğunu görüyor, bundan da mağdurlar ve demokrasimiz adına memnuniyet duyuyoruz. Sokakları kan gölüne çevirerek, bu ülkede siyaset yapılmayacağını artık herkesin anlamasını ümit ediyoruz. Hukuk devleti ilkesinin yaşatılabilmesi için yargının her türlü taassuptan, hizipleşmeden azade olması şarttır.
DARBE GELENEĞİYLE BİZ HESAPLAŞTIK
Milli iradeyi güçlendirme mücadelemizde ülkemizdeki darbe geleneğiyle de hesaplaştık. Anayasayı değiştirerek darbecilerin yargılanmasını sağladık. İktidarlarımız döneminde cumhuriyet tarihinde ilk defa milli iradeye kasteden darbeciler yargılandı. 27 Mayıs mağdurlarının zararlarını darbeden 60 sene sonra kurduğumuz bir komisyon vasıtasıyla tanzim ettik. Darbe suçunun asla cezasız kalmayacağı anlaşıldı.
GENÇ HÂKİM VE SAVCILAR SANCAĞI YÜKSELTECEK
Kura töreni ile 1044 hâkim ve cumhuriyet savcısını, ülkenin dört bir yanındaki görev yerlerine yolcu edeceğiz. Kendilerine yeni görev yerlerinde başarılar diliyorum. Hâkim ve savcılarımızdan 81 vilayetiyle, 85 milyon vatandaşıyla bu ülkeyi çok sevmelerini, bu devlete en güzel şekilde hizmet etmelerini istiyorum. Hepsi birbirinden başarılı, gayretli ve donanımlı bu genç kardeşlerimizin, inşallah gittikleri yerlerde adalet sancağını yücelteceklerine inanıyorum. Biz de 21 yıldır olduğu gibi ülkeye ve millete karşı mesuliyetlerini hakkıyla ifa etmeye çalışan herkese destek vereceğiz. Bugünkü kura töreniyle, hâkim, savcı sayımızı 25 bine yaklaştırmış oluyoruz.