Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde "Sürdürebilir Tarım ve Tarımda Markalaşma" temasıyla düzenlenen Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması'na katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
ÇİFTÇİNİN KARA GÜN DOSTU: 1863 yılından beri Ziraat Bankamız, Türk tarımının lokomotifi oldu. Savaş dönemleri dahil ülkemizin yokluk günlerinde bankamız çiftçinin, esnafın, tüccarın, girişimcinin yanında yer aldı. Şunu bir kez daha hatırlatmak isterim. Ziraat Bankası sadece kâr peşinde koşan bir banka değildir. Bunun yanı sıra, ihtiyaç duydukları anda çiftçinin, esnafın, sanayici, tüccar ve ihracatçının elinden tutan kara gün dostudur.
'TARIM BİTTİ' TEZLERİ BOŞ ÇIKTI: Ülkemizde muhalefetin ezberi olan 'tarım bitti' tezlerinin ne kadar içi boş, temelsiz ve gerçek dışı olduğunu rakamlarla ispat ettik. Özellikle hemen her sene tedavüle konulan 'saman ithalatı' söylemi tarım sektörünün tüm paydaşlarına yapılmış bir hakarettir. Türkiye gerçekler yerine çarpıtmalar üzerinden muhalefeti artık geride bırakmalıdır. Açıkçası eski muhalefet tarzının da raf ömrünü tamamladığı görülüyor. Bunun yerine eleştirel ama daha yapıcı bir anlayışın ikame edilmesi ülkemiz için şüphesiz daha faydalı olacaktır. Biz de böyle olmasını arzu ve ümit ediyoruz.
21 YILDA BAŞARI HİKÂYESİ YAZILDI: Elini vicdanına koyan herkesin kabul ettiği hakikat şudur. Ülkemizin son 21 yılda başarı hikâyesi yazdığı alanların en başında tarım, hayvancılık ve su ürünleri vardır. Bunu söylerken elbette her şey güllük gülistanlık diyemeyiz. Dünyadaki tüm ülkeler gibi bizim de sıkıntılarımız var. Tarımsal girdi fiyatlarındaki artış gibi çözmemiz gereken sorunlarımız var. Amacımız güçlü ve zayıf yanlarımızı en doğru biçimde tespit etmektir. Tarım sektörümüzün 21 yılda elde ettiği başarıların değersizleştirilmesine mahal vermeden milletimizin en çok şikâyet ettiği hususlara odaklanarak Türkiye'yi hep beraber hedeflerine ulaştıralım istiyoruz. Milli meselemiz olan tarımda biz hiç kimseye kapımızı kapatmadık. Türkiye'nin tarım ekosistemini geliştirmek için herkesin fikrine, katkısına, eleştirisine, önerilerine sonuna kadar açığız. Yeter ki tarım konusu ezberlere ve önyargılara kurban edilmesin. Yeter ki cımbızla çekilen bir ürün üzerinden sektöre haksızlık yapılmasın.
AYNI KAVGA GIDA İÇİN VERİLECEK: Geçtiğimiz asırda yeraltı kaynakları ön plandaydı. Petrol, altın, elmas ve diğer yeraltı zenginlikleri için oluk oluk kan aktı. İçinde bulunduğumuz yüzyılda aynı kavganın tarım alanları, su ve gıda için verileceği anlaşılıyor. Bunun işaretlerini şimdiden görmeye başladık. Dünyanın gelişmiş ülkeleri, Afrika'da tarım arazi kiralamak için büyük bir yarış içindeler. İklim değişikliğinin olumsuz etkileriyle birlikte su kaynakları ve havzaları birer çatışma hattına dönüşüyor. Asya, Amerika, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki birçok gerilimin altında su kaynaklarıyla ilgili anlaşmazlıklar yatıyor. Kovid-19 salgını ve Rusya, Ukrayna Savaşı'nda tüm ülkelerin gıda az güvenliğini temin için nasıl kıyasıya mücadeleler verdiğini unutmadık. Şunu bir defa görmemiz lazım. Tarımın önemi azalmayacak, bilakis daha da artacak. Her yeni küresel kriz, gıda üretimi ve tedarikini buna göre yapmamız gerektiğini gösteriyor. Diğer türlü ciddi sıkıntılarla karşılaşmaktan kendimizi kurtaramayız. Tarımı sadece ekonomimiz için değil milletimizin bekası için de hayati önemde bir sektör olarak görüyoruz.
5 MİLYARLIK HİBE DESTEĞİ: Tarımın anavatanı olan Anadolu'da yeşil kalkınma ve yerelden kalkınma ilkesiyle yeni bir tarım ve kırsal kalkınma süreci başlatıyoruz. Kırsal kalkınma hibe programlarımızı üretim planlamasını dikkate alarak yeniden düzenledik. 2024 yılı kırsal kalkınma yatırımlarının desteklenmesi programı hibe desteğine esas proje limitini, 7 milyon liradan 14 milyon liraya yükselttik. 5 milyar lira hibe desteği sağlayacağımız 7 bin projeyi ve hak sahiplerini bugünden itibaren Tarım ve Orman Bakanlığımız açıklamaya başlayacak. Bu projelerle toplam 13 milyar lira yatırım yapılacak olup yaklaşık 20 bin vatandaşımıza istihdam sağlayacağız. Ziraat Bankamız da yeni müjdelerle sektöre verdiği desteği artırıyor. Küçük ekipman kredisinin limitini 150 bin liradan 250 bin liraya çıkarıyoruz. Küçükbaş hayvan üreticilerimize işlerini büyütmeleri, hayvan sayılarını çoğaltmaları, atıl işletme kapasitelerini üretime kazandırmaları amacıyla kredi limitini de 400 bin liradan 600 bin liraya getiriyoruz. Büyükbaş süt hayvancılığıyla iştigal eden üreticilerimiz için bu rakamı 1 milyon liradan 1.5 milyon liraya yükseltiyoruz. Genç çiftçi kredisinin limitini 1.5 milyon liradan 2.5 milyon liraya artırıyoruz. Kadın çiftçi kredisinin limitini de aynı şekilde 1.5 milyon liradan 2.5 milyon liraya yükseltiyoruz.
ATA TOHUMLARINDAN TABLO
Ziraat Bankası Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Üyesi Alpaslan Çakar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 7 coğrafi bölgeden özel getirilen ata tohumlarının yer aldığı bir tablo hediye etti.