Diyarbakır'da Memorial Hastanesi'nde Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Taner Kamacı, İsrail'in ablukası altındaki Gazze'ye girmeyi başardı. Doktor Kamacı, yaptığı ameliyatlarla ve yayınladığı görüntülerle, yaşanan katliamı ve trajediyi dünyaya duyuruyor.
18 MART'TA GİTTİ
Bölgedeki kritik sağlık ihtiyacına cevap vermek için çalışmalarına başlayan kahraman doktor Taner Kamacı, 18 Mart'tan bu yana Gazze'deki Şifa Hastanesi'nde görev yapıyor. Hastanenin acil servisine her gün İsrail'in saldırıları sonucu yaralanan onlarca kişi getiriliyor. İsrail'in saldırılarından kaçan yaralılar, Kamacı ve ekibinin elinde yeniden hayata tutunuyor.
GAZZELİLERLE İFTAR YAPTI
Kısa sürede Gazze'de umut ışığı haline gelen Kamacı, sadece tıbbi yardımlar ile kalmıyor. Gazzelilerle iftar sofralarını paylaşıyor, sahurlarını birlikte açıyor. Onların yaşadığı zorlukları, acıları paylaşırken, kendi yüreğinden de bir parça veriyor. Kamacı, Gazzelilerin sahur ve iftarlarını kendisiyle paylaştığını ve tüm bu sıkıntılara rağmen yüzlerindeki tebessümü gördüğünde çok etkilendiğini dile getiriyor.
MALZEME İHTİYACI VAR
Gazze'de yaşanan tıbbi malzeme eksikliğine dikkat çeken Kamacı, hastanenin acil servisine gelen yaralılara gerekli tıbbi müdahaleleri yapmak için yeterli malzemeye sahip olmadıklarını belirtiyor. Ancak bu eksikliklere rağmen, o ve ekibi, ellerindeki imkanlarla bir umut kaynağı olmaya devam etti. Sık sık uluslararası topluma seslenen Kamacı, Gazze'ye acil tıbbi yardım gönderilmesi için çağrıda bulunuyor.
GELDİĞİMİ DUYANLAR BOYNUMA SARILDI
Op. Dr. Taner Kamacı, son paylaşımında şu ifadeleri kullandı: Mısır'dan Gazze'ye geçene kadar bütün suratlar asıkken, Gazze'ye geldiğimiz anda tüm bu savaşa, acıya, yokluğa, bütün bu sıkıntılara rağmen hep gülen insanlar gördüm. Bu beni çok etkiledi. Bizi çok iyi karşıladılar. Özellikle Türkiye'den geldiğimi duyan birçok kişi gelip direkt boynuma sarıldı. Buradaki insanların Türkiye'den çok fazla beklentisi var. Şu anda bulunduğumuz yer, Han Yunus ile Refah arasındaki bir bölgede. Gazze Avrupa Hastanesindeyiz. Burada sağlık hizmeti veriyoruz. Burada 6 aydır tüm dünyanın gözü önünde süren büyük bir zulüm ve soykırım var. Buna rağmen sessiz kalan, maalesef gücü yettiği halde sessiz kalan devletler, hükümetler var. Kişisel olarak herkesin imtihanı kendine, ben de kendi imtihanımı vermek için buradayım. Çünkü ben öncelikle inançlı sonra da vicdanlı bir insanım.
YÜREĞİMİZ KALDIRMIYOR
Belki Gazze'nin en güvenli yeri burası olmasına rağmen hemen hemen her gün hastane yakınlarında, etrafımızda bombalamalar oluyor. Her gün acile 50-60-100 kişi ya enkazdan çıkarılmış ciddi travmaları olan hastalar ya da özellikle keskin nişancı atışları olan vurulmuş büyükler, çocuklar, kadınlar getiriliyor. Biz bunları elimizden geldiğince ameliyat edip toparlamaya çalışıyoruz ama onlar bir bombayla 100 kişiyi yaralıyor veya öldürüyor biz 100 kişi toplanıp 20 hastayı kurtarmaya çalışıyoruz. Buradaki çocukların, kadınların, büyük insanların çektikleri acıları, yaralanmalarını, travmalarını yürek kaldırmıyor. Biz sağlıkçı olduğumuz halde yüreğimiz kaldırmıyor.