Bugün 21 Mart. 'Baharın müjdecisi', 'Yeni yılın başlangıcı' olarak nitelendirilen Nevruz Bayramı... En kadim Türk geleneklerinden biri. Doğanın uyanışını, bereketi, birliği ve kardeşliği sembolize eden Nevruz'un, marjinal sol yapılanmalar tarafından bağlamından kopartılarak bölücülüğe alet edilmesi, geleneğin ruhuyla uyuşmuyor. Kelime olarak 'yeni gün' anlamına gelen Nevruz, Orta Asya'dan Anadolu'ya birçok coğrafyada toplumsal birliği, dayanışmayı, yardımlaşmayı sağlayan içeriğiyle yaşatılıyor. Çin kaynaklarında, geçmişi milattan önce 3. yüzyılda Hunların bahar aylarında düzenlediği şenliklere dayandırılan Nevruz, Türklerin Ergenekon'dan çıkış günü olarak da kabul ediliyor. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salim Gökçen, SABAH'a Nevruz ile ilgili bilgiler verdi.
KÜLTÜRÜMÜZÜN AYRILMAZ PARÇASI
Prof. Dr. Salim Gökçen, "Nevruz, milli birliğin ve beraberliğin vesilesidir. Tarih boyunca toplumun bütün katmanları hatta çeşitli mezhep ve meşreplere sahip Türk insanı bu bayramı, hep birlikte kutlamaktadır. Bu demektir ki, kültürümüzde Nevruz, bizim için gerçek anlamda milli birlik ve beraberliğin en önemli enstrümanlarından biri konumundadır. Nevruz, dostluk, kardeşlik, iyilik ve mutluluk bayramıdır. Çok geniş bir coğrafyada yaşayan Türk insanlarını birbirine kenetleyen, kaynaştıran bir milli örf, anane ve gelenekler bütünü olan Nevruz, dini ve milli bayramlar gibi kutlanmakta, milli birlik ve beraberliğin sembolü olarak görülmektedir. Türk milletini ayakta tutan dinamiklerden biri sayılan Nevruz Bayramı kültürel bağlardan biri olarak sonsuza kadar kutlanacaktır" dedi.
KARDEŞLİĞİN SEMBOLÜ
Nevruz'un milli birliği sembolize ettiğine değinen Prof. Dr. Gökçen, "Nevruz, Türk kültüründe çok önemli bir yer teşkil etmektedir. Bütün Türk topluluklarında Yeni Kun, Yeni Gün, Yengi Kün, Yeni Yıl, Çağan, Navrız, Ergenekon gibi isimlerle kutlanan Nevruz, bugün birlik ve beraberliğin sembolü haline gelmiştir" ifadelerini kullandı. Gökçen, "1980'li yıllardan itibaren bölücü terör örgütü tarafından Nevruz, bir başkaldırı veya propaganda malzemesi olarak kullanılır olmuştur. 90'larda doruk noktasına ulaşan Nevruz kutlamalarındaki yasadışı eylemler, yapılan taşkınlıklar ve çıkan olaylar günümüzde kısmen azalsa da varlığını sürdürmektedir. Türkiye'de bölücü terör örgütünün Nevruz Bayramı adı altında yaptığı eylemler Nevruz'un ulusal güvenlik sorunu olarak ele alınmasına sebep olmuştur" şeklinde konuştu.
BAYRAM BİLİNCİYLE KUTLANMALI
Prof. Dr. Gökçen, "Aslında Nevruz'un gerçek manada hep birlikte kutlanıyor olması, onun terörize edilmesinden arındırılması milli birlik ve beraberlik açısından son derece önemlidir. Nevruz Anadolu'da yaşayan Türkler arasında oldukça zengin anlamlara sahiptir" dedi.
OSMANLI DÖNEMİNDE NEVRUZ DERGİSİ
OSMANLI Devleti'nin son dönemlerinde Halit Ziya Uşaklıgil ile İzmir'in ilk Türk avukatı olan Tevfik Nevzat 1884'te edebi dilde ilk Türk dergisi olan Nevruz mecmuasını çıkardılar. Daha çok genç yaştaki bu iki genç bir edebiyat dergisi çıkarıyorlar ve adını da "Nevruz" olarak belirliyorlar. İlk sayısı 13 Mart 1884 tarihinde çıkan Nevruz, 15 günde bir yayımlanıyor.
