Âşık Nurhani Kültür evindeki programda öncelikle Ramazan ayı ile ilgili ayet ve hadisleri okudu. Ardından da ayet ve hadisler ışığında kendi yazdığı Ramazan ayı ile ilgili şiirleri seslendirdi. Şiirlerinin kaynağının ayet ve hadisler olduğunu belirten Âşık Nurhani "Âşıkların şiirinde bazen yanlış anlaşılmalara sebep olduğunu, bu şiirlerin söylendiği zaman ve zemini anlarsak anlam yerine oturur. Aksi halde Hak aşkını şekilden şekle sokarsınız. Bu ise Âşıklık geleneğine ters düşer." şeklinde konuştu.
Âşık Nurhani bir şiirinde ise İsrail zulmünü telin ederek Filistin'de İsrail zulmü altında yaşayan, hayatını veren kadınları ve çocukları anarak zulme karşı tepkisini dile getirdi. Programda salonda bulunanlara hitaben irticalen şiirler söyledi. Nurhani, Erzurumlu Emrah, Reyhani ve Alvarlı Efe'nin şiirlerinden örnekler okudu.
Programının son bölümünde ise Sümmani'nin : "Ben razı değilem hicrana gama, Garip gönlüm haldan hala salan var, Sabavetten beri bir yol gözlerim, El zanneder uzaklarda kalan var, Akıttım gözümden kanlı yaşımı, Kurtarmadım karamattan başımı, Gönül kalesinin mermer taşını, Hicran kalemiyle kırıp delen var, Sümmani'yem Yarab gönlüm hoş eyle, Ya sabır ver ya da bağrım taş eyle, Ya bir çift kanat ver ya bir kuş eyle, Tez yetişem dost bağında talan var" şiiri ile programını sonlandırdı.
Program sonrasında Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şube Başkanı Halil İbrahim Özdemir'in imzaladığı teşekkür belgesini ve Yazarlar Birliğinin hediyesi olan bir kitabı Prof. Dr. Adem Dölek ve Prof. Dr. M. Abdullah Aslan hediye etti.