İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, 1773 İTÜ Teknopark'ı ziyaret etti. Burada gençlere seslenen Kurum, "Teknopark'ımızda çalışan, üreten gençlerimiz buradalar. Gerçekten buraya geldiğimizde kendimizi farklı bir dünyada hissediyoruz. Gençliğin ürettiği, gençliğin geleceği adına bu icatları yaptıkları çok önemli çalışmaları gördüğünüzde de heyecanlanıyorsunuz." dedi.
"BİZ TEDBİR ALMAZSAK, SİZ SON NESİL OLARAK TEDBİR ALACAKSINIZ"
Kendi kariyerinden kesitler aktararak, özel sektörde ve kamuda edindiği tecrübeleri paylaşan Murat Kurum, gençlerle birlikte yol yürümek için, onların düşüncelerini anlamak gerektiğini vurguladı. Bu nedenle İBB olarak bir Gençlik Meclisi kuracaklarını; burada gençlerle birlikte karar alıp, yine onlarla birlikte uygulayacaklarını belirten Kurum, "Bu çalışmaları görünce kendimizde de büyük bir sorumluluk hissediyoruz. Sizlere daha iyi bir gelecek sunabilmek adına da İstanbul gibi büyük bir metropolde, İstanbul gibi aziz bir şehirde işler yapmamız sizlere, geleceğe daha güvenle bakacağımız adımlar atmamız lazım.
Bunu yaparken de sizlerin penceresinden bakabilmemiz de çok önemli. Biz bunları yaptık geldik. Dönemlerindeki hükümetler şu icraatları yaptı. Peki gençlerin gözünde karşılığı nedir? Veya gençler bizden ne bekliyor? Onu anlamamız gerekiyor. Sizin hayata bakış açınızı anlayabilmek adına da sizlerle birlikte yol yürümek istiyoruz. Kararları oluşturacağımız Gençlik Meclisi'nde alacağız. Uygulamayı da yine siz değerli gençlerimizle birlikte yapacağız." dedi.
Murat Kurum, gençlerle birlikte karar aldıkları bu mekanizmaya örnek olarak, iklim mevzuatını işaret etti, şöyle konuştu: "İklim elçileri, bilmiyorum duydunuz mu? İTÜ'de de İklim Merkezi'miz var. İklim değişikliğiyle mücadele etmek adına bakanlık dönemimizde böyle bir grup oluşturduk. 208 üniversitemizden gelen iklim elçileriyle bu meclisi oluşturduk. Orada kararlar aldık, o kararları da kanunlaştırdık. Yönetmelikle zorunlu hale geldi. Sadece bir pencereden hayata bakamayız, bugün yaşadığımız dünyada hava da, su da, güneş de önemli. Yeni teknolojiler de önemli ama en önemlisi bu dünyada huzurlu bir şekilde yaşayabilmek. İklim değişikliği öyle bir hale geliyor ki, bu alanda da muhakkak sizlerle çalışmamız lazım. İklim değişikliğinin etkileriyle birlikte artık belki birçok şehir, birçok dünya ülkesi yaşanamaz hale gelmek durumunda. Dünya sıcaklığı bugün 1.5 santigrat derece arttı. Eğer biz tedbir almazsak, siz son nesil olarak tedbir alacaksınız. Yaşanamaz bir hale gelecek. Aslında yaptığımız icatların da çok kıymeti kalmayacak. Çünkü düşünsenize, gençliğinizi, çocukluğunuzu geçirdiğiniz, hatıralarımızı geçirdiğiniz, eviniz, memleketiniz sular altında kalabilir. Veya oradaki ortalama hava sıcaklığı o kadar çok artar ki, yaşanamaz bir yer haline gelir. Böyle bir toplantıda dünyanın her yerinden gelen iklim elçileriyle olan bir toplantıda şunu söylediler; 'Siz siyasetçiler artık çok konuşmayın, bizim geleceğimizle ilgili tedbir alın.' Bir gencimizin bir çıkışıyla karşılaştık orada, bütün ülke başkanları var, herkese söylediler biz de orada bakan olarak yer almıştık. Dolayısıyla bu tedbirleri almak zorundayız. Yaşayabileceğimiz bir dünya için iklim değişikliğinin etkilerini azaltabilmek için de her adımı atmalıyız. Buradaki her bir teknolojiyi geliştirirken de yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanmalıyız. Havamızı, suyumuzu daha temiz hale getirmeyi düşünmeliyiz. Bunu öngörerek hareket etmek durumundayız."
"GENÇLERİMİZE 10 GÜN İÇİNDE ÇOK GÜZEL MÜJDELERİMİZ OLACAK"
Murat Kurum, teknoparkların gençler için büyük bir kazanç olduğunun altını çizdi. İBB olarak İstanbul'daki teknopark sayısının artmasını için çalışacaklarını söyleyen Kurum, "İşte bu teknoparklarda gezmemizin sebebi bu. İstanbul'da birçok teknoparkımız var. İnşallah önümüzdeki bir hafta 10 gün içerisinde sizlere çok güzel müjdelerimiz olacak. Gençlerimize çok güzel müjdelerimiz olacak. İstiyoruz ki bu Teknoparkların sayısı hocamın dediği gibi, 3 olsun, 5 olsun, 7 olsun. Diğer üniversitelerimiz yeni teknoparklar açsın, her biri de kendi alanında kendi meslek dalıyla ilgili profesyoneller yetiştirsin.
Denizcilik alanıyla alakalı, teknoloji alanıyla alakalı, tarım alanıyla alakalı ve o alanda çok daha iyi yetişsin istiyoruz. Aslında buradaki en önemli şey ne biliyor musunuz? Siz bir taraftan eğitim alıyorsunuz, bir taraftan da bu eğitimi pratikte uyguluyorsunuz. Bence kazandığınız en büyük kazanç bu. Asıl olan bu teknoparklarda aldığınız eğitim ve pratikte uygulayabilmeniz. Hayata erken adapte olacağınız, sanayiyle, ticaretle insanlarla, şehirle iç içe olacağınız bir anlayış." diye konuştu.
"100 BİN GENCİMİZE 100 BİN TL SERMAYE DESTEĞİ VERECEĞİZ"
1 Nisan'da gençler için atacakları adımları sıralayan Murat Kurum, kendi işini kurmak isteyenlere destek vereceklerini yineledi. İBB'nin maddi-manevi gençlerin yanında olacağını ifade eden Kurum, "Paylaşımlı ofisin birine gittim, orada bir gencimiz garanti hizmetleriyle alakalı bir yazılım yapmış. Hani evimizde garanti kartları, belgeleri var ya; onları saklıyorsunuz, bir sistemde işletmeciyle müşteri arasında yazılımda bu garanti belgeleri bir yerde duruyor. Size süresi bittiği zaman hatırlatıyor, işletmeciye hatırlatıyor. Böyle bir yazılım yapmış ve 15 milyon TL de yatırım almış. Bu yazılım da 150 milyon liralık bir şirkete dönüşmüş. Bugün binanın yapımı kaç lira? 90 milyon liralık bir binanın bütçesi çıktı. O yazılımı yaparak, birçok altyapıyı çıkarmış oldu. İstanbul Teknopark'ta gittiğimizde gördük, bugüne kadar 5 milyar liralık yatırım almışlar. 5 milyar yani, daha da almaya devam ediyor. Eminim ki burada da milyarlar düzeyinde yatırımlar alınmaya başlanmıştır, alınacaktır. Daha da fazlası alınacaktır." dedi.
Murat Kurum, gençlere, Türkiye'nin gurur kaynağı BAYKAR'ın başarı hikayesini de anlattı. "Bugün bir BAYKAR ülkemizin gururu. Baktığınızda artık tüm dünyanın gıptayla baktığı bir anlayış. Her şeyden önce nerede ürettiler biliyor musunuz? Ben oraya ziyarete gitmiştim, İkitelli Organize Sanayii Bölgesi'nde prefabrik bir yapının içinde. 2 katlı, asma katlı bir yerdi ve Rahmetli Özdemir Ağabey ve evlatları orada üretim yaptılar. Şimdi dünya markası oldu." diyen Kurum, gençlere vaatlerini bir kez daha anımsattı. Kurum, konuşmasına, "Sizlerin bu işleri yapabilmeniz için biz de 1 Nisan'dan sonra, 39 ilçemizde 100 bin gencimize paylaşımlı ofis açabilecekleri, paylaşımlı ofislerimizi kuracağız. Burada yine 100 bin gencimize 100 bin TL sermaye desteği vereceğiz. Kendi işinizi kurabilecek, kendi işinizi yapabileceksiniz. Üniversitede okuyan her bir gencimize 10 bin TL eğitim desteği vereceğiz. Öğrenci evlerine desteklerimiz olacak. 25 metreküp doğalgaz desteği gibi. Evlenecek gençlerimize 50 bin TL beyaz eşya desteği vereceğiz, asıl olarak önemsediğim şu, sizlere balık tutmayı öğreteceğiz. Sizler kalıcı, sürdürülebilir, kendi ekonominizi, ülkenin ekonomisini, ülkenin istihdamını artıracak işleri yapmalısınız. Sizin bu işleri yapabilmeniz için de bizim bu zemini size hazırlamamız lazım." sözleriyle devam etti.
"TEKNOLOJİLERİ HEM ÜLKEMİZE HEM DE DÜNYAYA PAZARLAYAN ÜLKE OLALIM"
Murat Kurum, genç girişimcilere verilecek destekler arasında, eğitimin ve İSMEK'lerin önemini ayrıca vurguladı. Kurum, "Sanayiyle, ticaretle iç içe yetiştireceğiz. Pratikte de bu bilgiyi, beceriyi hepiniz kazanın istiyoruz. Böyle ürünleri, teknolojileri hem ülkemize hem de dünyaya pazarlayan, ihracat yapan bir ülke olalım. Biz böyle büyütebiliriz. İstanbul, yüksek teknolojinin üretildiği ve bu manada ağır ama yükte ağır olmayan bir şehir olsun istiyoruz. İstanbul'da yaşayan gençlerimiz geleceğe güvenle baksın. Burada okurken, okumanın ayrıcalık olduğu, okurken mahalledeki spor salonlarıyla, yeşil alanlarıyla, Büyükşehir Belediyesi'nin sosyal tesislerinden yararlanabilsin. Kütüphanelerinden, ders çalışabilecekleri alanlara kadar sizlerin kendinizi güvenle burada okuyacağınız ve güvende hissedeceğiniz bir ortamı öncelikle yapmak istiyoruz. Bizim için en kıymetlisi bu." şeklinde konuştu.
"İSTANBUL YAŞAYANI MUTLU ETTİREN BİR ŞEHİR OLSUN"
Türkiye'nin öncü bir ülke olması için teknolojiyi yakalaması gerektiğini dile getiren Murat Kurum, konuşmasını şöyle noktaladı: "İstanbul Teknik Üniversite'mizi, hocalarımızı, buradaki bütün takımlarımızı tebrik ediyorum. Böylesi güzel çalışmalara imza attınız, biz sizin bu gibi projelerinizde de maddi anlamda destek olacağız. O ürünlerin hepsinde istiyoruz ki, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin logosu olsun, İstanbul Büyükşehir Belediyesi maddi ve manevi her anlamda bu takımları desteklesin. Diğer öğrencilerimiz de özensin, onlar da düşünsün, onlar da çabalasın ve onlar da yeni bir ürün geliştirmek, yeni bir teknolojiyi yakalamak için mücadeleyi versin. Biz böyle büyük ülke oluruz, biz ancak böyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün hayal ettiği o muasır medeniyetler seviyesine çıkarız. Eminim ki gençlerimiz bizden çok daha iyisini, çok daha güzel hizmetleri yapacak. Biz de ağabeyleri olarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde onları düşünen bir kardeşleri olarak her alanda yanlarında olacağız. Sizleri hep destekleyeceğiz, beraber karar alıp, beraber uygulayacağız. İstiyoruz ki, İstanbul'umuz Türkiye Yüzyılında parlayan bir yıldız olsun. Sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada adından söz edilen ve burada yaşamanın mutlu ettiği bir şehir olsun."
"İSTANBUL TEKNOLOJİ ÜRETİMİNİN LOKOMOTİF ŞEHRİ OLSUN İSTİYORUZ"
Murat Kurum, 1773 İTÜ Teknopark ziyareti sonrasında bir de basın toplantısı düzenledi. İstanbul'un bütün dinamikleriyle bir araya gelmeye çalıştıklarını belirten Kurum, "Esnafımızla, vatandaşımızla, kadınlarımızla, gençlerimizle, öğrencilerimizle bir araya geliyoruz. Hem onları dinliyoruz hem yapacağımız projelerimizi, hayallerimizi onlarla paylaşıyoruz. Güzel, samimi bir ortam oluyor. Bazen hayat hikayemizi anlatıyoruz, bazen projelerimizi anlatıyoruz ve bu kapsamda bugün İstanbul Teknik Üniversite'mizin Teknopark'ındayız. '1773 Teknopark' ismiyle bildiğimiz, içeriye girdiğinizde gençlerimizin teknolojik çalışmalarını, hocalarımızla birlikte oluşturdukları takımları gördüğünüzde gurur duyacağınız bir ortam var." dedi.
Kurum'a, ziyaretinde, İstanbul Teknik Üniversitesi Genel Müdürü Prof. Dr. Bülent Güloğlu ve İTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Deniz eşlik etti.