Türkiye 31 Mart Yerel Seçimlerine tıpkı 14-28 Mayıs seçimlerinde olduğu gibi kirli işbirliği ve karanlık pazarlıklarla giriyor. CHP/DEM/Kandil ortaklığının adını 'Kent Uzlaşısı' koyduğu kamuoyunun ise 'Kandil Uzlaşısı' olarak okuduğu süreç skandallar silsilesini de beraberinde getiriyor.
İstanbul'da, Ankara'da, Mersin'de ve Türkiye'nin diğer birçok bölgesinde DEM/Kandil ile işbirliğine girişen Özgür Özel yönetimi terör yuvalarından gelen mesajlara paralel kararlar alıyor.
HEDEF: TAM KAOS!
Teröristbaşı Mustafa Karasu'nun açıklamarı sonrası elebaşlardan Hevi Sayra da skandal açıklamalarda bulundu. Sayra, DEM'in kazanma ihtimali bulunan yerlere seçim sonrası kayyum atanmasına karşı açık açık sokak çağrısı yaptı. Sayra, Başkan Erdoğan ve Bahçeli'yi de hedef alarak "Yarın bugün bu belediyeler yeniden kazanıldığında onları fiili meşru mücadeleyle de savunmanın çok önemli olduğunu düşünüyoruz." dedi.
Sayra, "Bir direniş siperi olarak buraları savunmak kayyumlara karşı savunmak, sokak hareketini büyütmenin bir vesilesine dönüştürmek oldukça önemli." ifadelerini kullandı.
PKK ELEBAŞI MUSTAFA KARASU'DAN DEM VE CHP'YE İTTİFAK MESAJI
PKK terör örgütü elebaşlarından Mustafa Karasu da yerel seçim öncesi DEM Parti ve CHP'ye 'İttifakı bozmayın' mesajı vermişti. Karasu, "Kürt halkı açısından Türkiye demokrasi güçleriyle ittifak içinde olmak çok önemli. Kürt sorununun çözümünün buradan geçtiği bilinmeli. Her yerde Kürtler demokrasi güçleriyle, sosyalist güçlerle hep ittifak kurdu. Yakın zamanda Emek ve Özgürlük İttifakı kuruldu. Bunlar önemlidir. Bunlara sahip çıkmak lazım." ifadelerini kullanmıştı.
KARASU'DAN KENT UZLAŞISINA ÖVGÜ
Terör elebaşı Mustafa Karasu DEM Parti-CHP işbirliğine övgüler diziyor. Yerel seçimlerin genel seçimlerden daha önemli olduğunu belirten Mustafa Karasu; "Kayyumları da götürmeli.'Yeni belediyeler de kazanacağız' diyorlar. Böyle yapacaklar doğrusu budur. Bu yönüyle çalışmalar yapılıyor. Kürtler yerel seçimi önemsiyor. Kürtler için yerel seçim, genel seçimden daha önemli. Kürtlerin bir özgürlük sorunu var. Kendi kendini yönetme sorunu var. Kendi değerlerine sahiplenme sorunu var. En başta da kendisine sahiplenme sorunu var. Bu bakımdan yerel yönetimler Kürtler için çok çok önemlidir. Bu nedenle zaten Kürtler önemli görüyor. Yoksa Meclis'e de grup kurma, orada da siyaset yapma önemlidir. Bunlar zaten oluyor, gerçekleşiyor ama Kürtler için yerel yönetimler, belediyeler daha da önemli. Doğrudan kendi toplumunu, kendi coğrafyasını ilgilendirir, kendi insanını ilgilendiriyor. Kendi toplumuyla iç içe siyaset yapacağı bir yerdir. Bu bakımdan yerel yönetimler önemlidir" demişti.