Güçlü Türkiye'nin Güçlü Kadınları Zirvesi'nde iş, siyaset ve sanat dünyasının ünlü isimleri bir araya geldi. Zirveye katılan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, "Siyaset Dünyasında Kadın Olmak" başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında siyaset dünyasında kadın olmanın kendi hayat hikâyesi olduğunu aktaran Şahin, "Gaziantep'e kadın aday koyarsak seçilemez denilen günlerden bu günlere büyük bir mücadeleyle geldik. Ben Anadolu kızıyım. Çok çalıştım, çok emek verdim" dedi.
BELEDİYE BAŞKANLIĞI TAM KADIN İŞİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte kadınlara özgüven geldiğinin altını çizen Şahin, bunun özellikle kadın muhtar adaylarıyla başladığını söyledi. Şahin sözlerine şöyle devam etti: "Cumhurbaşkanımız talimat verdi; 'Her 4 adaydan biri kadın olacak' dedi. Çünkü Cumhurbaşkanımızın bir duruşu vardı; bizi destekledi, her şey değişti. Belediye Başkanlığı aslında insanı merkeze alan tamamen bir kadın işi. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'nde 4 genel sekreter yardımcımızın 3'ü kadın; Fen İşleri'mizin, Kültür İşleri'mizin başında kadınlar var.
Kadın ve aileden sorumlu birimimizin başında da bir erkek var. Bizim bir kadın bakış açısıyla bu dünyaya merhamet ve adalet getirmemiz lazım. Hem kariyer hem çocuk yapabiliriz. Hem iş hayatıma hem aile hayatıma çok büyük emeklerim var. Benim iki evladım var. Geçen hafta anneanne oldum, nene oldum. Artık 'Nene başkanım'. Güçlü toplumu kadınlar inşa eder. Güçlü kadın olursa; güçlü ve mutlu toplum olur. Biz bu işi başaracağız. Bir kadın olarak Türkiye'nin en yüksek belediye oyunu alarak belediye başkanı oldum. Kadınların yapamayacağı hiçbir şey yok. Biz yapabiliriz, cesuruz, mücadeleciyiz."
Sesimi duyan var mı?
Anda Eğitim Araştırma Yardımlaşma ve Arama Kurtarma Derneği Lideri Azra Zeynep Talakoğlu "Kadın Olarak Sınırları Zorlamak" başlıklı konuşmasında Türkiye'nin ilk ve tek tamamen kadınlardan oluşan akreditasyon almış arama kurtarma ekibi olduklarını söyledi. Talakoğlu, şunları anlattı: "Tüm önyargıları yıkarak başarılı olduk. Bizler gönüllüyüz, sivil toplumun amacında sorumluluk bilinci yatar ve biz sorumluluk bilinciyle hareket ediyoruz, bu sorumluluklar da yaptığımız işe bizi gönülden bağlıyor. 6 Şubat depremlerinde de aynı amaçla yola çıktık ve görevimizi yaptık. Kadının halinden en iyi başka kadın anlıyor. Deprem ve diğer afetlerde gördüklerimiz afette de kadına ihtiyaç var. İçimizdeki yardım etme duygusuyla, çıkarsızca, sınırları ve önyargıları zorlayan kadınlarız. Doğu Türkistan ve Filistin'de yaşananları da kabul etmiyoruz. Orada fırsatı olsa en az bizim kadar başarılı olabilecek ve sesini duyurmayı hak eden kadınlar var. O nedenle o kadınlar için sesimi duyan var mı, sesimi duyuyorsan ses ver diyorum."
Yapay zekada kadının adı yok
Veri Bilimci ve Yapay Zeka Araştırmacısı, Akademisyen, Yazar Şebnem Özdemir ise "Yapay Zeka Çağında Kadın Olmak" başlıklı konuşmasında yapay zekanın kadına karşı önyargılı olduğunu vurgulayarak, "Yapay zekada kadının adı yok" dedi. Üretici yapay zekanın kadına karşı önyargılı olduğunu söyleyen Özdemir, "Bize bir bilimsel deney yapan bilim insanlarını göster dediğimizde ön planda erkeğin aktif test yaptığı kadının arka planda kaldığı çizimleri gördük. Bana yazılım mühendisinin resmini çiz dediğimizde de erkek çiziyor. Bu makineyi önyargılı kılan bizleriz. Yapay zeka insanlığın yeni çocuğudur, ebeveynlerinden ne gördüyse onları devralıyor. Makinenin önyargısını değiştirmezsek, kadına teknolojide daha fazla yer açmazsak, yapay zeka 108 yıl daha kadını ön planda seçmemeye devam edecek" diye konuştu.
Kız çocuklarına rehber oluyor
VAKIFBANK Altyapı Menajeri ve Eski Kaptanı Melis Gürkaynak, "Sporda Kadın Gücü" başlıklı konuşmasında bir çok kadının hikayesini dinlemenin kendisine ilham verdiğini söyleyerek "Eski bir sporcuyum 8 yaşında Vakıfbank spor kulübünde başladım voleybola ve 15 yaşımda takımda oynamak için İstanbul'a geldim. Profesyonel sporcu olma yolunda ilk adımımı attım. 32 yaşımdayken Vakıfbank Spor Kulübü'nde aktif spor hayatıma son verdim. Zor bir süreçti. Voleybolu bırakırken çok üzüldüğümü hissettim. Sporcu olmak büyük fedakârlıklar gerektiriyor. Tamamen bir kulübün desteğiyle olabiliyor. Voleybolu bıraktığım için değil Vakıfbank spor kulübünü bıraktığım için çok üzülmüştüm. Sonra altyapı menajerliği teklifi gelince çok sevindim. Kazandığım her şeyi spor sayesinde elde ettim. Özgüvenimi, ekonomik özgürlüğümü, bir camiaya ait olmayı hep voleybol sayesinde tattım. İdari menajerlik benim en başa döndüğüm yer oluyor. 8 yaşında giren kız çocuğu büyüdü şimdi yeni kız çocukları için rehber olmaya çalışıyor. Büyük bir sorumluluk ve keyif verici bir yolculuk" diye konuştu. Vakıfbank kültürünün kendisine yardımcı olduğunu dile getiren Gürkaynak, bundan sonra da topluma faydalı ahlaki değerleri yüksek sporcuları kazandırmayı hedeflediklerini söyledi.
Pozitif ayrımcılık değil eşitlik
T3 Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Elvan Kuzucu, "Teknoloji Dünyasında Kadın Olmak" başlıklı konuşmasına, Gazze'de yaşanan zulme ve orada yaşayan kadınların yaşadıkları zorluklara dikkat çekerek başladı. Kuzucu, "Bizler vakıf olarak yürüttüğümüz çalışmalarda gençlerin milli teknoloji hamlelerini hayata geçirebilmeleri, teknolojilerini geliştirebilmeleri için projeler üretiyoruz" dedi. Vakıflarında da kadın personel oranının yüzde 55 olduğunu yönetim kurulunun ise 5 kadın 4 erkek üyeden oluştuğunu belirten Kuzucu, "Teknolojide kadınların var olabilmeleri için pozitif ayrımcılığa ihtiyacı yok. Olması gereken fırsatlar sunulduğunda biz kadınlar yeteneklerimizle çok iyi yerlere geliyoruz" dedi.
Rol modeller oluşturacağız
P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Kurumsal İletişim Direktörü Nesli Kılıçal, "Eşit Görüyoruz: Stereotipleri Rol Modeller ve Eğitimle Değiştirmek" başlıklı konuşmasında rol modeller ve eğitimle birlikte kadınlarla ilgili önyargıları kırmak için çalıştıklarını söyleyerek şöyle konuştu: "Değişim için evimizden başladık. P&G'nin yüzde 62'si kadın, yöneticilerin yüzde 63'ü kadın. Erkek işi olarak adlandırılan birçok işte kadın liderlerimiz var. Çocuk bakımının kadınların işi olmadığını erkeklere anlatmak için 8 haftalık babalık iznimiz var. Rol modeller oluşturmak için olimpiyat yolculuğunu destekliyoruz. Voleybol kadın takımının da cesaret sponsoruyuz. Ergenlik döneminde özgüveni kırılan genç kızları ayağa kaldırmak rol modeller ve eğitimle sağlanıyor."
Takım ruhuyla çalışmalıyız
VAKIFBANK Spor Kulübü Genel Menajeri Banu Can Schurmann, "Sporda Yükselen Kadın Gücü" başlıklı konuşmasında konuşmacıların her birinde kendini bulduğunu kadının mücadele hikâyesinin hep benzer olduğunu dile getirdi. Schurmann, 15 yıl dünya ve Avrupa voleybol federasyonunda görev yaptığını hatırlatarak "Vakıfbank dünyanın en başarılı voleybol kulübü. Türkiye kadın voleybolu olimpiyatlarda mücadele edecek bizim kulübümüzden yetişen 7-8 oyuncumuz olacak ve bundan gurur duyuyoruz. En büyük idealimiz kız çocuklarını hayallerine kavuşturabilmek, takım ruhunu aşılamak. Profesyonel sporcu olsalar da olmasalar da eğitim hayatlarında bir gruba dahil olma, sporun verdiği yarışma ruhunu kazanabilmelerini sağlamak. Kulübümüz makine gibi işliyor. Altyapılarımızdan sporcularımız yetişiyor. Bankamızın yanı sıra seyirci desteğimiz çok büyük. Çin'de bile İstanbul'daki kadar bizi destekleyenler var" dedi.
Kadınlar bahçıvandır
Tiyatro Sanatçısı ve Oyuncu Gonca Vuslateri "Sanat Dünyasında Kadın Olmak" başlıklı konuşmasında sinemada ve tiyatroda kadın olmanın ne kadar anlamlı ve değerli bir şey olduğundan bahsetti. Vuslateri, "Son yıllarda özellikle kadın yönetmenlerin çoğalmasıyla sektörde ciddi bir değişiklik var. Önümüzdeki aylarda dijital platformlarda benim de yazdığım bir sinema filmini izleyeceğiz. İlk senaristliğim ve benden sonraki kadınlara daha ne kadar kadın hikâyesi anlatabilirim diye düşünerek devam ediyorum. Kadın yönetmenlerle kadın hikâyeleriyle birlikte zulüm fotoğraflarındaki kadınlardan işlerin farklı bir yere taşındığını görmek çok onur verici. Kadınlar çiçektir diyorlar. Aslında bir bitkinin güzelliğini verebilmesi için iyi bir bahçıvana ihtiyacı vardır. Güzel gördüğümüz her şey bir annenin evladıdır ve kadınlar bahçıvandır aslında" diye konuştu.
KONUŞMALARIN ardından Sinan Akçıl, kadınlar gününe özel yaptığı 'Kadın Başrolde' adlı şarkısını ilk kez Turkuvaz Medya'da seslendirdi.