İran'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nca "İran İslam Devrimi zaferinin 45. yıl dönümü" resepsiyonu düzenlendi. Resepsiyona, Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilcisi Büyükelçi Ayşe Sözen Usluer, İran'ın İstanbul Başkonsolosu Ahmed Muhammedi, İstanbul Vali Yardımcısı Özlem Gevrek, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türk yetkililer, yabancı misyonlardan temsilciler ve birçok davetli katıldı.
MUHAMMEDİ: "İRAN VE TÜRKİYE'NİN HEDEFİ 30 MİLYAR DOLARLIK TİCARET HACMİ"
Resepsiyonda konuşan İran'ın İstanbul Başkonsolosu Ahmed Muhammedi, İran ve Türkiye'nin hedefi 30 milyar dolarlık bir ticaret hacmi olduğunu söyledi. Muhammedi; "İran ve Türkiye, iki ülke ve millet olarak Yüce Allah'ın isteğiyle her alanda gelişime ve mükemmeliyet yolunda ilerlemektedir. İki komşu ülke dostluk ve kardeşlik dolu bir geçmişle, birbirlerinin yardımıyla düşmanlarının planlarını etkisiz kılmışlardır" dedi.
İran'ın İstanbul Başkonsolosu Ahmed Muhammedi, şunları söyledi: "İran İslam Devrimi, dünyanın doğu ve batı olmak üzere iki süper güç arasında paylaşıldığı 20. yüzyılın ikinci yarısında kazanılan dünyanın en önemli ve en büyük devrimidir. 45 yıl önce tam bugünlerde 20. yüzyılın en halkçı devrimlerinden biri zafere ulaştı. İmam Humeyni'nin önderliği ve halkın siyasi ve sosyal alanlardaki çabası ve destekleriyle tağutun kâğıttan kurulmuş olan düzeni yerle bir olmuş, İran milletini ihtişamının en yüce zirvesine taşımıştır."
"Geçtiğimiz 45 yılda İran halkı ve hükümeti, düşmanlarının savaşa, yaptırımlara, ekonomik teröre ve sayısız baskıya başvurarak yarattığı komplo ve engellerine rağmen, yılmamış ve ayakta kalmıştır. Bilimsel, ekonomik ve teknolojik açıdan birçok başarıya imza atmıştır. Tarım, sanayi ürünleri nanoteknoloji, barışçıl nükleer enerji alanlarında kendi kendine yetebilen bir ülke olmuştur. Bugün İran İslam Cumhuriyeti'nin bölgedeki bu başarıları gündem oluşturmuş ve öne çıkan bir ülke olarak dünya arenasında parlayan bir yıldız olmuştur."
"Bu arada İran İslam Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerden kısa bir şekilde bahsetmek istiyorum. İran İslam Cumhuriyeti'nin yaklaşımı, komşuları ile ilişkileri güçlendirmek esası üzerine kurulmuştur. Komşuları arasında dost ve kardeş ülke Türkiye'nin yeri ayrıcalıklı ve özel bir öneme sahiptir. İki ülke arasındaki İşbirliği ve etkileşim alanları oldukça fazla olup ticari ekonomik ve kültürel ilişkilerden, bölgesel siyasi konulara kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Ekonomik ve ticari ilişkiler her iki ülke için de çok önemlidir. Her iki ülke de ticaret için 30 milyar dolarlık bir ticaret hacmi öngörmektedirler."
"Türkiye, İran mallarının ithalatında Çin ve Irak'tan sonra üçüncü ülke konumundadır. Diğer bir ifade ile Türkiye Birleşik Arap Emirlikleri ve Çin'den sonra ülkemize ihracat yapan üçüncü ülke pozisyonundadır. İki ülke Yüksek İşbirliği Konseyi 8. toplantısını 24 Ocak 2024 tarihinde İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Reisi ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın katılımı ile Ankara'da gerçekleştirmiştir. İki ülke başkanlarının huzurunda 10 anlaşma ve mutabakat zaptı imzalanmıştır. İki ülke arasında 2 yılda 18 işbirliği belgesinin imzalanması da yetkililerin ilişkileri güçlendirerek devam kararlılığını göstermektedir."
"İran İslam Cumhuriyeti'nin esas sermayesi, var olan milletin desteğiyle ve milletin gücüyle ayaktadır. Düşmanların komplolarına rağmen ülkem, muazzam bir büyüme ve ilerleme elde etmiştir."
"İran ve Türkiye, iki ülke ve millet olarak Yüce Allah'ın isteğiyle her alanda gelişime ve mükemmeliyet yolunda ilerlemektedir. İki komşu ülke dostluk ve kardeşlik dolu bir geçmişle, birbirlerinin yardımıyla düşmanlarının planlarını etkisiz kılmışlardır. Yaşasın iki ülke İran ve Türkiye arasındaki köklü kardeşlik ve dostluk bağları."
USLUER: "SİYASİ İŞBİRLİĞİMİZİN BÖLGEMİZDE BARIŞ VE GÜVENLİĞE KATKISI YADSINAMAZ"
Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilcisi Büyükelçi Ayşe Sözen Usluer de, "Türkiye'nin en uzun kara sınırını paylaştığı İran ile en üst düzeyde ilerlettiği siyasi işbirliğimizin bölgemizde barış ve güvenliğe katkısı yadsınamaz" dedi.
Ayşe Sözen Usluer'in açıklamaları şöyle: "Dost ve kardeş ülke İran İslam Cumhuriyeti'nin milli günü dolayısıyla sayın başkonsolosa ve İran halkına en sıcak tebriklerimi sunmak istiyorum. Ülkelerimiz arasındaki iyi komşuluk ve işbirliğini halklarımızın karşılıklı çıkarları doğrultusunda gelişmeye devam edeceğine dair inancımı ve samimi ümidimi de eklemek isterim."
"Ülkemizin en uzun kara sınırını paylaştığı İran ile en üst düzeyde ilerlettiğimiz siyasi işbirliğimizin bölgemizde barış ve güvenliğe katkısı yadsınamaz. Terörizm başta olmak üzere bölgemizde karşı karşıya kaldığımız sınamaların birlikte çözümüne yönelik gayretlerimiz devam edecektir. Gerek Suriye üzerinde Astana süreci gerek Kafkasya'da 3+3 formatında devam eden çok taraflı işbirliği mekanizmalarında İran'ın sunduğu katkılardan memnuniyet duymaktayız." "İkili ticaret hacmimizin sayın Cumhurbaşkanlarımız tarafından hedeflenen 30 milyar dolara çıkartılması arzusundayız." "Kadim şehrimiz İstanbul'da bir yakın zaman öncesinde başladığınız başkonsolos vazifenizin size ve aileniz başta olmak üzere her iki ülke ilişkilerini de hayırlara vesile olmasını diliyorum."
"İstanbul başta olmak üzere ülkemizde yaşayan, eğitim gören, yatırım yapan, Türk vatandaşlığına geçen İranlılar iki ülke halkları arasında köprü vazifesi görme, mesleklerini icra eden İran vatandaşları Türk toplumunun refah ve esenliğine önemli katkı sağlamaktadır. İranlılar ülkemizi güvenli bir kapı olarak görmekte, gerek turist olarak gelen, gerek konut edinen yabancılar arasında en üst sıralarda yer almaktadır."
GÜL: "İRAN İSLAM DEVRİMİ'NİN 45. YIL DÖNÜMÜNÜ KUTLUYORUM"
Resepsiyonda İstanbul Valisi Davut Gül'ün İran'ın İstanbul Başkonsolosu Ahmed Muhammedi'ye gönderdiği mesaj da okundu. Davut Gül mesajında; "İran Milli Günü ve İran İslam Devrimi'nin 45. yıl dönümü münasebetiyle gönderdiğiniz nazik davete en içten duygularla teşekkür ediyorum. Ülkelerimiz arasındaki köklerini tarihin derinliklerinden alan karşılıklı anlayış, saygı ve iyi komşuluğa dayalı ilişkilerin güçlenerek devam etmesini temenni ediyorum. Halklarımız arasındaki kültürel bağların ve samimi dostluğun daha da pekişmesi dilekleriyle İran İslam Devrimi'nin 45. yıl dönümünü kutluyorum. Şahsınızda İran halkını ve tüm misafirleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum" ifadelerini kullandı.