Osmanlı
Devleti'nin en zor döneminde 34. padişah olarak tahta çıkan ve 33 yıl boyunca imparatorluğu ayakta tutmayı başaran Sultan 2. Abdülhamid'in vefatının üzerinden 106 yıl geçse de, eser ve hizmetleriyle adı hâlâ yaşıyor. Abdülhamid Han, 27 Nisan 1909'da tahttan indirilene kadar millete önderlik etti, 10 Şubat 1918'de ise hayata gözlerini yumdu. SABAH, Abdülhamid Han'ı Sakarya Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necmettin Alkan'a sordu. Alkan, "Kişilik olarak dindardı. Cömert, zeki, şüpheci, yenilikçi, kültürsever, milliyetperver ve vatanperver karaktere sahipti. Takip ettiği siyaseti, onun bütün bu özelliklerinin bir pratiğidir. Osmanlı hükümdarı olarak devletin ve milletin sorumluluğunu ve ağırlığını hissederdi. Hükümdarlığında bunlara yönelik yeterli örnekler mevcuttur. Devleti ve toplumu iyi bir şekilde yönetebilmek için geceli gündüzlü büyük bir samimiyetle ve fedakârlıkla çalışırdı" dedi.
ATILIMLAR YAPTI
SULTAN 2. Abdülhamid döneminde eğitim, bayındırlık ve tarım alanında önemli adımlar atıldı. 1876-1908'de iptidailer 200'den 4-5 bine, sübyan mektepleri 10 bine, rüştiyeler 250'den 600'e, idadiler 5'ten 104'e ve bugünkü öğretmen yetiştiren yüksekokul olan darülmuallimin sayısı ise 32'ye yükseltildi. Yine birçok alanda yatırımlar yapıldı.
DEVLET GÜÇLENDİRİLDİ
HAYDARPAŞA Tıbbiyesi ve kendi parasıyla yaptırdığı Şişli Etfal Hastanesi ile bir kısım masraflarını şahsi kesesinden karşıladığı Darülaceze, Sultan Abdülhamid'in sağlık ve sosyal yardım alanlarında attığı önemli adımlardan oldu. Ticaret, ziraat ve sanayi odaları da yine onun zamanında açıldı. Çeşitli şehirlerde atlı ve elektrikli tramvaylar, düzenli rıhtımlar yapıldı.