İsrail'in Gazze Şeridi'nde 7 Ekim'den bu yana işlediği savaş suçları saymakla bitmiyor. İşgalcilerin her gün yeni bir vahşeti ortaya çıkıyor. Katil İsrail ordusunun Filistinlilerin organlarını çaldığı bir kez daha belgelendi. İsrail'in önceki gün teslim ettiği cenazelerin organlarının çalındığı ortaya çıktı.
80 CENAZE TESLİM EDİLDİ
İsrail'in 27 Ekim'de başlattığı kara harekâtı sırasında öldürülen ve el konulan 80 Filistinlinin cenazeleri, Gazze Şeridi'nin güneydoğusundaki Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'ndan önceki gün teslim alındı. Bir kamyonla getirilen cenazelerin bir kısmının vücudundaki uzuvların tam olmadığı, bazı cesetlerin ise çürüdüğü görüldü. Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi'nden yapılan açıklamada cenazelerin hayati organlarının çalındığı belirtildi. Cenazelerin onurunun hiçe sayıldığı ifade edilen açıklamada, "Naaşlara yapılan incelemede şehitlerin yüz hatlarının önemli ölçüde değiştiği görüldü. Bu işgal güçlerinin şehitlerin vücutlarından hayati organları çaldığının açık bir göstergesidir" denildi. Açıklamada, "İşgal, soykırım savaşı sırasında cenazelerin alıkonulması suçunu defalarca tekrarladı. Daha önce de Cibaliye'de bazı mezarlarda nebbaşlık yaparak bazı şehitlerin naaşlarını çalmışlardı" değerlendirmesinde bulunuldu.
ONLARCA CESET ELLERİNDE
İsrail'in onlarca cesedi daha elinde tuttuğuna işaret edilen açıklamada, Filistinlilerin cenazelerinin kaçırılması ve organlarının çalınmasına ilişkin bağımsız uluslararası bir komite kurulması çağrısı yapıldı. Açıklamada, İsrail'in işlemiş olduğu bu gibi vahşi suçlara, Kızılhaç Örgütü gibi uluslararası örgütlerin sessiz kalmalarına da tepki gösterildi. DIŞ HABERLER
8 BİN 800 ÇOCUĞU ŞEHİT ETTİLER
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in saldırılarında son 24 saatte en az 241 kişinin daha hayatını kaybettiğini, 382 kişinin de yaralandığını açıkladı. Böylece İsrail güçlerinin 7 Ekim'den bu yana katlettiği Filistinli sayısı, 8 bin 800'ü çocuk, 6 bin 300'ü de kadın olmak üzere 21 bin 150'ye yükseldi. Katil İsrail'in dün hedef aldığı yerlerden biri yine binlerce sivilin sığındığı okul oldu. İsrail askerlerinin abluka altındaki Gazze Şeridi'nin kuzeyinde bulunan Beyt Lahiya'daki Halife Bin Zayed Okulu'na düzenlediği baskın sonucu oluşan yıkım görüntülendi.
HAMİLE KADINI ÖLDÜRDÜLER
Gazze
Şeridi'ndeki Şeyh Rıdvan Mahallesi'ndeki saldırılardan sağ kurtulanlar, İsrail askerlerinin kadın ve çocukları hatta hamile bir kadını da öldürdüklerini anlattı. Filistinli yetkililere göre İsrail'in bu şekilde en az 137 Filistinliyi yakın mesafeden katlettiği tespit edildi. Euro- Med Monitor isimli sivil toplum kuruluşu ise 9 farklı olayda sivillerin infaz edildiğini aktardı.
YÜZYILIN EN YIKICI ŞEHİR KATLİAMI
ABD merkezli Washington Post gazetesi, İsrail'in Gazze'ye saldırılarını 21. yüzyıldaki diğer şehir savaşlarıyla karşılaştırdı. UNOSAT uydu görüntüleri kullanılan haberde Gazze'deki yıkım Halep, Rakka ve Musul'dakilerle karşılaştırıldı. Haberin başlığında "İsrail Gazze'de bu yüzyılın en yıkıcı savaşlarından birini yürütüyor" denildi. Öte yandan Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz- Canel, İsrail ordusunun eylemlerini 'tüm insanlığın aşağılanması' olarak değerlendirirken, İsrail'i 'terörist devlet' olarak nitelendirdi. Sınır Tanımayan Doktorlar'ın Filistin misyonu tıbbi koordinatörü Guillemette Thomas ise, "Gazze'de yaşanan dehşeti tarif edecek söz kalmadı" ifadelerini kullandı.
YAPAY ZEKÂ İLE SALDIRIYORLAR
YAPAY zekâ etiği alanında çalışmalar yapan Gazzeli araştırmacı Dr. Nour Naim, İsrail'in Gazze'de Gospel adlı yapay zekâ sistemiyle hedef belirlemesinin sivil ölümleri daha da artırdığını söyledi. İsrail'in saldırılarının ilk 35 gününde Gospel yapay zekâ teknolojisini kullanarak 15 bin hedefi vurduğunu kaydeden Naim, "Hedef sayısı gözetmeden öldürme ve yıkma özelliğine sahip. Bu yüzden kurban sayısı sıfırdan bir milyona kadar herhangi bir sayı olabilir" dedi.
'ATOM BOMBASI DA ATSALAR GAZZELİLER GİTMEYECEK'
İSRAİL'İN 1984'te sürgün ettiği Filistinlilerden olan 85 yaşındaki İbrahim Nimir Diravi, "İnsanlar geçmişte olanlardan çok şey öğrendiler. Gazzeliler orayı terk etmeyecek. Atom bombası da atsalar vatanlarını terk etmeyecekler. Nereye gitsinler ki! Vatanında ölmek sürgünden daha iyi" dedi.