Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi'nin oluşturduğu Temas Grubu üyesi mevkidaşlarıyla birlikte dün başkent Washington'da üst düzey temaslarda bulundu. Bakan Fidan, daha sonra Türk basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
"AMERİKAN SİYASET SİSTEMİ DE İSRAİL İLE İLGİLİ KONULARDA ARTIK ÇARESİZ DURUMDA"
Bakan Fidan basın mensuplarının sorularını şöyle yanıtladı;
"Bildiğiniz gibi İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap ligi teşkilatından oluşan ve onlar adına hareket eden yedili izleme grubu bugün Washington'da temaslarda bulundu. Tink Tank'larla, basın kuruluşlarıyla, siyasetçilerle bir araya geldi ve akşama doğru da Dışişleri Bakanı Blinken'la bir araya geldik. Burada grup üyelerimiz açıkçası Gazze'de yaşanan dramı bütün çıplaklığıyla ve etkilerini dile getirdiler. Esas itibariyle dünya kamuoyunun bu konudaki isyanının neredeyse sözcüsü ve tercümanı olmuş durumda grubumuz. Bunun uluslararası ve bölgesel güvenliği olan etkilerini, insani dramın hemen son bulması gerektiğini, İsrail'in masumları öldürmesinin son bulması gerektiği konusunun altını defaatle grup üyeleri büyük bir açıkla çizdiler. Artık bu konuda Amerika'nın yalnız kaldığını, özellikle bugün Birleşmiş Milletlerde yapılan oylamada bir kez daha gördüğümüzü arkadaşlarımız dile getirdiler.
Bugün biliyorsunuz 193 üye ülkenin Birleşmiş Milletlerde 97'sinin sponsorluğunda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne insani yardımla ilgili bir karar tasarısı sunuldu. Bu sadece Amerika'nın vetosuyla reddedildi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde geçici üyeler dahil 15 üyenin 13'ü bu konuda 'evet' oyu kullandılar, biri Birleşik Krallık çekimser kaldı ama Amerika tek başına bunu veto etti. Tabi buradan şunu görüyoruz, biz bugünkü görüşmelerimizde de dile getirdik. Amerikan siyaset sistemi de İsrail ile ilgili konularda artık çaresiz durumda. Dolayısıyla İsrail bu konuda fütursuzca hareket etmekte ve zulmüne devam etmekte biz yedili grup olarak Temas Grubu olarak bu konudaki çalışmalarımızı kesintisiz bir şekilde devam ettireceğiz. Dünya kamuoyunun bu konudaki duygularının sözcüsü olmaya devam edeceğiz"
KANADA SEYAHATİ SONRASI NORDİK ÜLKELERE SEYAHAT
"Buradan yarın, bu gece itibariyle daha doğrusu Kanada'ya gidiyoruz. Temas Grubu olarak Kanada'da Dışişleri Bakanı ve Başbakanla bir araya geleceğiz. Biliyorsunuz Kanada özellikle Amerika'yla ilişkileri, batı dünyası ile ilişkileri ve NATO'daki yeriyle belli bir konuma haiz bir ülke. Temas Grubu olarak Gazze ile ilgili pozisyonumuzu ve çözüm önerilerimizi Kanada'da gündeme getireceğiz. Kanada'dan sonra önümüzdeki hafta Nordik ülkeleriyle bir araya gelinmesi planlanıyor. Norveç'te yine programda Cenevre'de Birleşmiş Milletler Mülteciler Toplantısı'nda yine temas kurumumuzun temasları olacak."
'İSVEÇ ÜYELİĞİ YÜCE MECLİSİN TAKDİRİNDE'
"Biliyorsunuz arkadaşlar Gazze'deki durumla ilgili bizim pozisyonumuzu Amerikalı muhataplarımıza çok net bir şekilde gündeme getiriyoruz. Buradaki durumun ciddiyetini, artık tahammülün kalmadığını, bu konuda atılması gereken adımların neler olduğu konusundaki tutumumuzu son derece net bir şekilde altını çizerek kendilerini ifade ediyoruz. Bunun dışında ikili görüşmede gündeme gelen konular arasında özellikle Amerikan tarafının takip ettiği İsveç'in NATO üyeliği meselesi var. Bu konuyu konuştuk. Burada tabi bizim pozisyonumuz belli. Yani NATO'da yapılan müzakereler neticesinde üçlü zirvede Vilnius'da Sayın Cumhurbaşkanımız, İsveç Başbakanı ve NATO Genel Sekreteri ile vardığı mutabakat neticesinde bir takım alınan kararlar var. Bunun takibi olarak bizim çalıştığımız konular var.
Cumhurbaşkanımızın imzasıyla yetki belgesi, bu konudaki karar tasarısı Meclis'e gönderilmiş durumda. Bundan sonrası yüce Meclisin takdirindedir ve biz bunu muhataplarımıza ilettik. Bunun dışında özellikle Azerbaycan-Ermenistan arasındaki normalleşme ve barış görüşmeleri gündeme geldi. Burada biz Türkiye olarak iki ülke arasındaki barış anlaşmasını desteklediğimizi ve bunun gerçekleşmesi için elimizden gelen bütün çabaları gösterdiğimizi söyledik. Onlar da bu konuda aynı fikirdeler. Bölgede normalleşmenin olması bölgenin lehine olacaktır diye düşünüyoruz."