SABAH, 'Yavru vatan Kıbrıs'ta Siyonist kıskacını' manşetine taşıdı, tepkiler çığ gibi büyüdü. Her ülkeden İsraillilerin özellikle KKTC'nin iskele bölgesinde geniş araziler ve dev bloklardan oluşan binlerce konut satın aldığı ortaya çıkmıştı. SABAH Haber Koordinatörü Abdurrahman Şimşek, durumu Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Ünal Üstel ve Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu'na sordu.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: Öyle bir yapılaşma olduğu doğru. Biz önlemimizi alıyoruz. Bu konuda hükümet yasa tasarısı hazırlıyor. Detaylıca çalışıyoruz. Başbakan ile İçişleri Bakanı tedbirler alabilmek için ilgili yasaları da düzenleyecek. Yabancılar KKTC'de muhakkak güvenlik soruşturmasından sonra mal alabilmekte. Önümüzdeki günlerde bu konu Meclis'te görüşülecek. Bir kanunla halledebileceğimiz bir konu. Korkmayın.
KKTC Başbakanı Ünal Üstel: Tabii bu konu ile ilgili olarak bilgiler bizde var. Ayrıca mülkiyet sorunu ile ilgili çalışmalar yapılıyor ve yasal düzenlemeler gerçekleştirilecek.
'BARAJ DOLDU, PATLAMASI ÖNLENMELİ'
Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu: KKTC'de mülkiyet sorunu var. İskele bölgesinde yüksek katlı yapılaşmaya dikkat edilmeli, takibi ve araştırması yapılmalı. Site şeklinde yüksek katlı binalardan oluşan bu bölgede Türk nüfus kalmadı. Rus, Ukrayna, İsrail ile Ermeni kökenliler bu bölgede ev sahibi ve KKTC vatandaşı olarak vatandaşlık almak istiyorlar. Baraj doldu ve taşıyor. Patlarsa öngöremeyeceğimiz bir tablo ortaya çıkabilir. Bu durum önlem alınmazsa ileride, KKTC'de İsrail ile Filistin benzeri bir soruna sebep olacaktır. Bu konunun devletin tüm birimleri tarafından gündemde tutulması gerekir.
"ÖNÜ ALINMAZSA 10 YIL YETER'
Gazeteci Sabahattin İsmail: Bu gidişin önü alınmazsa önümüzdeki 10 yıl içinde KKTC'nin sessiz işgali tamamlanacaktır. KKTC, son 20 yıldır, sessizce işgal ediliyor. On binlerce dönüm arazi başta İsrailliler olmak üzere yabancılar tarafından astronomik fiyatlar ödenerek satın alındı. İsrail vatandaşı Yahudiler, bazı avukatlarla kurdukları şirketler vasıtasıyla yaptıkları alımları Tapu Dairesi'ne bildirmiyor. Çünkü yasaların öngördüğü 1 dönümün çok üzerinde toprak alınıyor. Devlet bunu denetleyemiyor, ne kadar toprak satıldığını bilmiyor. Toprak alan şirketlerin isimleri, İsrailli sahiplerinin ve ortakları olan avukatların kimlikleri özellikle gizleniyor. Bugün bu gizliliği kırıyoruz. Güvendiğim bir kaynağım yüzlerce şirketin bir kısmının isimlerini, İsraillilerin ve ortakları olan avukatların kimliklerini bana ulaştırdı. Birinci belgede 26 şirketin isimleri ve karşılarında İsrail ve İngiliz vatandaşı hissedarları ile hissedar olan Türk avukatların adları var. Bu şirketlerin 7 tanesinin sahibi İngiliz vatandaşı. (Büyük ihtimalle İngiltere'de yaşayan Siyonistler. Geri kalanı ise İsrail vatandaşı. Bunların avukat ortakları ise avukat Akan Gürkan ve Selçuk Gürkan. İktidardaki Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri, Gazimağusa milletvekili avukat Oğuzhan Hasipoğlu'nun ise 17 şirketin hissedarı ve 18 şirketin de direktörü olduğu görülüyor. Hasipoğlu'nun milletvekili olduktan sonra bu şirketlerden ayrılıp ayrılmadığı ise bilinmiyor. Gaziveren, Esentepe ve Tatlısu bölgelerinde dev inşaatlar yapan Evergreen adlı şirketin sahibi olan İsrail vatandaşı Amikam Marhoom ve Yual Michaely'nin aynı zamanda başka 4 şirketin de sahipleri olduğu ve bu şirketlerde avukat Akan Gürkan, Göksel Gürçınar ve avukat Mustafa Şener'in hissedar oldukları görülüyor."
ORTAYA ÇIKANLAR BUZDAĞININ SADECE KÜÇÜK BİR KISMI
Gazeteci
Sabahattin İsmail, "Yahudilerin kurduğu diğer şirketler, sahiplerinin isimleri ve Türk avukat ortakları belgelerden görülebilir. Şirketlerde hissedar veya direktör olarak isimleri geçen kişilerin vatandaşlık durumları... Görüldüğü gibi ezici çoğunluğu İsrail vatandaşı. Diğer ülke vatandaşı olarak görünenlerin çoğu da aslında Rus, İngiliz, İran, Ukrayna, Türkiye Yahudi'si. KKTC vatandaşlığı verilenler de var. Bunlar yüzlerce şirketin ve ismin sadece bana ulaştırılan küçük bir kısmı. Meclis'in bunların tümünü araştıracak bir Araştırma Komitesi kurması ve ilgili kurumların Şirketler Mukayyitliği'nde inceleme yaparak yabancı ortaklı tüm şirketleri ve hissedarlarını ortaya çıkarması şart. Buzdağının sadece küçük bir parçasını teşkil eden bu listeleri gördükten sonra endişe edecek çok ciddi bir durumla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz" dedi.