Dünya Çocuk ve Aile Koruma Platformu'nun (Dünya ÇAKOP) 3. Uluslararası Sempozyumu'nun basın toplantısı Bilim Beyoğlu'nda bugün gerçekleşti. Dünya ÇAKOP Başkanı Zuhal Öztürk, 8-9 Aralık'ta İstanbul Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde gerçekleşecek olan sempozyum hakkında bilgiler aktardı. Amerikalı Klinik Psikolog Dr. David Pickup ise sempozyumda cinsel karmaşa yaşayan bireylerde kullandığı İmaj Dönüşüm Terapisi (ImTT) hakkında bilgiler aktararak bir de katılımcılar arasında travma yaşayan bir birey üzerinde terapinin örneğini sergiledi.
"EŞCİNSELLİĞE EĞİLİM DİJİTAL BAĞIMLILIKLA NE YAZIK Kİ ARTTI"
Dünya ÇAKOP Başkanı Zuhal Öztürk, program sonrası SABAH'a konuştu. Özel açıklamalarda bulunan Öztürk, sempozyumda dijitalleşmenin çocuk ve gençlerde oluşturduğu psikolojik ve patalojik somatik etkilerini sempozyum çatısı altında psikolojik, sosyolojik, hukuki, ve eğitimsel açıdan fert, aile, okul, toplum ve medya boyutlarında, bilimsel bir çerçevede incelemeyi hedeflediklerini ifade etti.
Öztürk, sözlerine şöyle devam etti: "Birinci sempozyumda Türkiye'deki ve dünyadaki cinsel kimlik karmaşasının şeklini çizdik. İkincisinde tedavilerinden bahsettik. Üçüncü sempozyumda ise cinsel karmaşada dijitalizmin etkisini ve buna çözüm önerilerini sunacağız. Porno, oyun bağımlılığı ve ekran bağımlılığı tehlikeli boyutta. Çocuklarımızı bu tehlikede kaybediyoruz. Odalarındaki çocuklar dünyanın farklı yerlerindeler ve dijital mecra eşcinselliğe yönlendiriyor. Eşcinselliğe eğilim dijital bağımlılıkla da ne yazık ki arttı. Bunun örnekleri mevcut. Devletin bu konuda bazı engeller koyması lazım. Örneğin Çin baktı ki gençleri tehlikede. Hemen bir engel koydu. Ateş duvarı diye bir duvar yaptı. O duvar sayesinde çocukların önüne her şey gelemiyor. İnşallah Türkiye'de de bu uygulanır. Bu sempozyumla da dijital bağımlılığın cinsel karmaşaya etkisinin farkındalığını sağlamak istiyoruz. Ayrıca tedavi yöntemleri de yer alacak. Sempozyum sonunda ise tedbirler ve sonuç önerilerimiz olacak. Bunu da inşallah hükümetimize de bildireceğiz. Herkesi sempozyuma davet ediyoruz."
"BUGÜNE KADAR CİNSEL KARMAŞA YAŞAYAN ÇOK KİŞİ KURTULDU"
Öztürk, 2020 yılında platformun kurulması sürecinde cinsel karmaşa yaşayanlara destek olabilmek için nasıl bir yöntemin kullanılması gerektiğine dair araştırmalarının sonuçlarını şöyle aktardı, "Bu işe girdiğimiz zaman 'Cinsel kimlik karmaşalarına nasıl destek olabiliriz? Neden toplum buna iteleniyor ve çocukları kurtarabilir miyiz?' diye baktık. Ama bir gördük ki buzdağının altında çok büyük bir resim var. O kadar büyük güçler var ki, bunun arkasında. Hayat, medya, internet, etkiler... Her şey sizi oraya götürüyor. Bunun karşısında olanlara karşı ise ciddi bir dayatma var. En kötüsü cinsel karmaşa yaşayan bireylerin sonrasında tedavi hakları yok. Ne yazık ki cinsel kimlik karmaşası yaşıyorsa kişi her türlü desteği yanında görüyor, önü açılıyor ve yönlendiriliyor. Trans ameliyatları da buna dâhil. Ama kişi 'Çocuktum, bir cinsiyet psikolojisi yaşıyordum. Bundan vazgeçtim' dediğinde ona o hakkı vermiyorlar. Dünya toplumu bu şekilde şekillendiriyor. Biz de 'Bunun çözümü yok mu?' diye düşündük. Baktık ki dünyada bu konu için teknikler var. En son çıkan tekniğin İmaj Dönüşüm Terapisi (ImTT) olduğunu gördük. Cinsel kimlik karmaşası yaşayan bireylerde biz ImTT tekniğini, maneviyat psikolojisi ile beraber birleştirip bağlama ve travma terapisi oluşturduk. Bir klinik psikolog ekibimize bu eğitimi aldırdık. Daha sonra bu eğitimi alan gençleri de bize başvuran aileleri ve çocuklarını onlara ve terapistlere yönlendirmeye başladık. Hiçbir para almıyoruz. 50 eğitmenimiz var. Bugüne kadar cinsel karmaşa yaşayan çok kişi kurtuldu. Buradaki temel öncelik kişinin bunu istemesi. Anneler arayıp destek olmamızı istiyor. Çocuk ise trans ameliyatına hazırlanmış. Yıllarca psikoloğa gitmiş ama biyolojik kimliği dışında bir yönelime göndermiş. Kimse 'Bunun travmasını ben çözeyim, bu neden böyle?' diye sormuyor."
"EBEVEYNLER ÇOCUKLARINA DİJİTAL MECRALARDA KISITLI SÜRE UYGULAMALI"
Cinsel karmaşa yaşayan çocukların ailelerinin kendilerine başvurduğunu dile getiren Öztürk, ebeveynlere de çocuklarını dijitaldeki tehlikeli içeriklerden nasıl koruması gerektiğini şöyle açıkladı, "Anne babalar çocuklarına dijital mecralarda kısıtlı süre uygulamalı. İnternet için aile paketleri var. Bir sınır getiriyorsunuz, çocuğun önüne tehlikeli içerikler gelmiyor. Bunu birçok aile bilmiyor. Ayrıca aileler çocuklarıyla daha fazla zaman geçirmeli ve toplu faaliyetler yapmalı."