İslam Düşünce Enstitüsü (İDE) tarafından düzenlenen "İnsanlık Vicdanı Yol Ayrımında: Gazze" başlıklı panelde konuşan çevirmen Ayçin Kantoğlu, Gazze'de işgalci İsrail'in soykırımına tepki göstererek Gazze'deki Filistinlilerin imanlı ve kararlı duruşundan örnekler verip İsrail'in katlettiği çocuklara, kadınlara, yaşlılara kısacası sivillere vurgu yaptı. Bu konuşması kısa sürede sosyal medya platformlarında yayılınca kimi odakları da rahatsız etti. Kantoğlu'nu antisemitist olmakla suçlayan hesaplar da ortaya çıktı. Sosyal medya platformu X ise (Twitter) paylaşımlarının politikalarına aykırı olduğunu iddia ederek Kantoğlu'nun X hesabını kapattı. X'e itiraz ederek hukuk mücadelesine başlayan Kantoğlu SABAH Gazetesi'ne özel açıklamalarda bulundu.
FİLİSTİN'İ DESTEKLEDİ, ANTİSEMİTİST İLAN EDİLDİ
Görüşlerinden kaynaklı kimler tarafından şikâyet edildiğini bilmediğini ifade eden Kantoğlu şunları söyledi: "Görüşlerimi açıktan eleştirenler oldu. Onlar da şikâyet etmiş olabilir ya da sosyal medyada antisemitist gibi ifadeler gördüm. X'de bu sebeple kapamış olabilir ya da X orada Siyonizm baskısıyla bir fiil Filistin lehine bir hesabı fazla da etkileşim olduğu için kapatmak istemiş olabilir. Gerekçesi henüz net değil. Ancak 'X'in politikalarını ihlal etmek' gibi bir gerekçe sundular ama tam olarak bilemiyoruz ne olduğunu..."
"SUSTURULDUĞUMU DÜŞÜNÜYORUM VE BU GENEL BİR TAVIR!"
X'in Gazze'deki sivillerin İsrail tarafından öldürülmesine tepki gösterenleri susturmaya çalıştığını söyleyen Kantoğlu, X'in tavrını şöyle yorumladı: "X tarafından susturulduğumu düşünüyorum. Gördüğüm kadarıyla bu genel bir tavır. Takipçi sayımdan da etkileşimimden de kaynaklı olabilir. Takip ettiğim yurt dışı hesapları var. Onların da paylaşımlarını takip ediyorum. Bugün onlardan bir tanesinin de benzeri şekilde bloke edildiğini gördüm. Bunu yanlış buluyorum. Olan biten her şeyi yanlış buluyoruz da bu artık tuzu biberi. İtirazı dün (iki gün önce) gece yaptım. Henüz cevap gelmedi. Cevabı bekliyorum."
"GERÇEĞİN YAYILMASINI ENGELLEMEK VE KORKU OLUŞTURMAK..."
"Bu niçin yapılıyor sizce?" sorusuna ise Kantoğlu, "Gerçeğin yayılmasını engellemek ve korku oluşturmak... Her ikisi de mümkündür. Onların bir takım argümanları var. Filistin'in yanında durursanız size 'terör destekçisi' ve 'Yahudi düşmanı' demek üzerine geliştirdikleri bir argümantasyon var. Bunun için çaba gösterip yaygın hale getiriyorlar. Twitter üzerinde, çeşitli itibarlı hesaplardan onlara tabii olan ve aynı görüşte olan ve hatta Siyonizm'den hiçbir rahatsızlık duymayan, belki de içinde olan sanatçı, akademisyen, meşhur insanların sayfalarında bunları görüyoruz, duyuyoruz. Dolayısıyla argümanlarını geçerli hale getirmeye çalışıyorlar. Biz de bunun olmaması için mücadele ediyoruz" şeklinde cevap verdi.
"GAZZE'DEKİ MAZLUMLARI SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİM"
Gazze'deki mazlumlarla ilgili ise Kantoğlu, "Gazze'deki mazlumları savunmaya devam edeceğim, orada çocukların ölümü durmadı ki, orada herhangi bir problem çözülmedi ki! Sonra bugün ateşkes ilan edilmiş olsa kaybedilmiş binlerce can var. Bunların büyük kısmı çocuklar ve kadınlar. Onların hakları ve bu hakların tanzim edilmesi lazım. Bundan sonra yaşayanların sakin, emniyetli yaşanabilir hale dönüştürülmesi gerek. Bunların hepsi takip gerektiren meseleler. Dolayısıyla bizim işimiz bitmiş olmayacak. Kaldı ki böyle bir cürüme, başta çocukları ve sivil insanları küstahça bir şiddetle öldürmeye teşebbüs etmiş bir güç de var olmaya devam edecek. Dolayısıyla sorun kısa vadede çözülecek bir sorun değil. Ateşkes yapılmış bile olsa..." ifadelerini kullandı.
"İSRAİL'E KARŞI ZİHNİ BOYKOT BAŞLATILMALI"
Sözlerine devam eden Kantoğlu, İsrail'in Gazze'deki sivillere uyguladığı soykırımına karşı mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğini ifade ederek, "İsrail'in katliamlarını unutmayacağız, peşini bırakmayacağız! İlk başta kendimizden başlamamız lazım. Ben boykot uyguluyorum. Ama bu sadece yiyip içtiğimiz aldığımız, kullandığımız nesneler itibariyle yapılması gereken bir boykot değil. Aynı zamanda bize dayatılmış olan tanımlamaları ret edip hakikat neyse onu dile getirmeye başlamak lazım. İsrail'e karşı zihni boykot başlatılmalı" dedi.
"HAKİKAT FİLİSTİN HALKININ SOYKIRIMA UĞRATILMASIDIR"
Kantoğlu daha sonra şunları beyan etti: "Hakikat bir İsrail Filistin savaşının olduğu değildir. Hakikat Filistin halkının soykırıma uğratılmasıdır. Oradakiler yerleşimci değildir, İşgalcidir. Filistin'in kendisini savunma güçleri terörist değildir. Bunlar meşru müdafaa hakkı dâhilinde ele alınmalıdır. İsrail'in orada Filistin'e saldırttığı ordu bir savunma ordusu değildir, ismini öyle koymuşlar ama bir işgal ordusudur. Orada bir abluka vardır. O topraklar Filistin toprağıdır. Dolayısıyla bu konularda da bu boykotu uygulayıp dilimizden başlayarak kendimizi bir sıygaya çekmek, dili terbiye etmek ve olaylar hususunda insanın en büyük gücü olan tanımlama gücünü yeniden ele almamız gerekir. Ben buna salık veriyorum."
"BU BAŞARISIZLIKDA BİZLERİN DE KATKISI VAR. SESİMİ DUYURMAYA DEVAM EDİYORUM"
Sosyal medya ve internetteki faaliyetleri önemsediğinden bahseden Kantoğlu ayrıca şunları ifade etti: "Evet internetteki faaliyetleri önemsiyorum. Bu zamana kadar internet ortamında İsrail'in taraftarları, Siyonizm'i destekleyen güç odakları çok başarılı olamadılar. Bu başarısızlıkta bizlerin de katkısı var. Dünyanın her yerinde bu konuda Filistin lehine duyarlılık geliştirmeye çalışan herkes gibi internette bulunmak, sosyal medyada tweetleri (iletiler) paylaşmak, olan bitenlerden haberdar olmak, boykot çağrılarını genişletmek, çeşitli dillerdeki tweetlerin çokça görünür olmasını sağlamak, Gazze'nin içinden gelen haberlerin ivedilikle yayılmasını için gayret sarf etmek önemli. Ben de hesabım askıya alınmasına rağmen hemen bir hesap daha açtım. Ve oradan sesimi duyurmaya devam ediyorum. Dolayısıyla susmamak lazım."