30 Ekim 1918 Mondros Mütarekesi'nden sonra Anadolu'nun büyük kısmının işgal edilmesinin ardından Anadolu halkı ayağa kalkıyor ve anavatanın kurtulması için çareler aramaya başlıyor: cemiyetler kuruluyor ve kongreler düzenleniyor. Türk İstiklal Savaşı doğal liderini, Mustafa Kemal Paşa'yı buluyor. Mustafa Kemal Paşa'nın bağımsızlığın Anadolu'dan sağlanacağı fikri, Anadolu'ya geçme planları ve sonunda 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun'a çıkmasıyla Anadolu direnişi gerçek anlamda başlıyor. İstiklal Savaşı zaferinin ardından ise Türk Milleti, Mustafa Kemal Paşa'nın liderliğinde cumhuriyete doğru yürüyor ve 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan ediliyor. Cumhuriyete giden yolda Anadolu'da kurtuluş için düzenlenen kongreler Anadolu'nun bağımsızlık aşkını da ortaya koyuyor.
ANADOLU İŞGALİ KABUL ETMİYOR
Türk İstiklal Savaşı'nın önderi Mustafa Kemal Paşa'nın çağrısıyla Sivas'ta toplanan ve alınan kararlar itibariyle milli mücadele yolunda büyük bir önem taşıyan Sivas Kongresi'ne gelene kadar Anadolu ve Trakya'da 15 kongre toplanıyor. Bu kongrelerde Anadolu ve Trakya'da düşmana karşı örgütlenme ve direnme fikri ortaya çıkıyor. Atatürk; Nutuk'ta, toplanan bu kongrelerin bazılarına değiniyor ve yine bu kongrelerin bazılarını kendi bölgelerini kurtarmak isteyen yerel hareketler olarak nitelendiriyor. Bu kongreler 4-11 Eylül 1919 tarihinde Sivas Kongresi'nde birleştiriliyor ve Türk İstiklal Savaşı'nın ulusal bütünlüğü sağlanıyor.
KURTULUŞ ÇARELERİ ARANIYOR
Prof. Dr. Ali Satan'ın "Ya İstiklal Ya Ölüm" isimli kitabında, bu kongrelerin bazılarının bütüncül amaçları da içeren nitelik taşıdığı ifade ediliyor. Kitapta, Birinci Ardahan Kongresi'nin toplanma amacının (3-5 Ocak 1919) anavatanı kurtarmak olduğu dile getiriliyor. Erzurum'da kurulan ilk derneğin isminin de yerel bir karakter taşımayıp "İstihlas-ı Vatan" günümüz diliyle ifade edersek "Vatanın Kurtuluşu" olduğu belirtiliyor.
Batı Anadolu'da gerçekleştirilen kongrelerin de aynı şekilde bütüncül bir anlayışla anavatanın kurtuluşu fikrine sahip oldukları anlaşılıyor.
Özellikle Balıkesir Kongresi kararlarının niteliğine vurgu yapan Celal Bayar'ın "Bu devletleşme şuuru mahalli tefekkür değildir, milli misak sınırları içinde bütün vatana şamildir" sözleri önem taşıyor.
İşte Anadolu'da işgale karşı çıkan kongrelerden bazıları:
KARS İSLAM ŞURASI
Kars İslam Şurası Mondros Mütarekesi'nden 5 gün sonra toplanıyor ve ilk Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti özelliği taşıyor. Wilson Prensipleri'ne dayanarak 5 Kasım 1918'de kurulan cemiyetin aldığı temel karar bölgedeki Türk İslam unsurlarının bir siyasi irade altında toplanması olarak görülüyor. Şura siyasi irade birliği olarak çevredeki sancak ve kazalarla ilişkiye geçiyor ve yapılacak kongre için bu kazalardan temsilci istiyor. Şuranın gayesi Türk ordusunun çekildiği bölgeyi Ermeni ve Gürcülere kaptırmamak.
1.KARS KONGRESİ
Kars İslam Şurası kurulduktan sonra 14 Kasım 1918'de toplanıyor. Kongrede, Osmanlı ordusunun çekildiği bölgelerden silahların teslim alınması, yerel bir hükümetin kurulması ve 30 Kasım'da yapılacak büyük kongre için temsilcilerin çağrılması gibi kararlar alınıyor. Buradaki en önemli karar Osmanlı ordusunun çekildiği yerleri ve askeri tesisleri devralma ve bölge halkını yeni duruma karşı bilinçlendirme konusunda görüş birliğine varılması oluyor. Birinci Kars Kongresi'nde kurulan yerel hükümetinin davetine uyan 60 delegenin katılımıyla 30 Kasım 1918'de 2. Kars Kongresi toplanndı.
1.ARDAHAN KONGRESİ
3-5 Ocak 1919 tarihinde toplanan kongrenin kararları milli mücadele anlamında direnişi açık şekilde ifade ediyor. Mondros hükümleri kabul edilmiyor ve mücadele kararı alınıyor. Eldeki silahların teslim edilmesi reddediliyor ve yeniden silahlanma yolu tercih ediliyor. En önemli husus bölgesel gibi görülen kongrede alınan anavatanın kurtarılması fikri burada belirgin bir şekilde ifade ediliyor. Anavatanın kurtarılması için teşkilatlanma ve zafere kadar yılmadan çalışmak deklare ediliyor. 7-9 Ocak'ta ise 2. Ardahan Kongresi toplandı.
1.TRABZON KONGRESİ
Büyük Kars Kongresi'nden bir ay sonra toplanan bu kongre Avrupa'ya bir heyet gönderilmesi, bir beyanname yayımlanarak Trabzon vilayetinin Osmanlı Devleti'ne bağlılığını toprak üzerindeki meşru ve milli haklarını destekleyen tarihi belgelerin toplanması ve bunların duyurulması gibi kararlara imza atılıyor. Ancak İzmir'in işgal edilmesiyle Avrupa'ya heyet gönderilmesi fikrinden vazgeçiliyor. Padişaha bağlılık ifade ediliyor. İstikbal gazetesiyle amaç ve düşüncelerin yayılması planlanıyor.
İZMIR BÜYÜK KONGRESİ
17-19 Mart 1919 tarihlerinde toplanan kongre İzmir Müdafaa-i Hukuk-u Osmaniye Cemiyeti'nin büyük kongresi olarak anılıyor. İşgalden önce toplanıyor. Kongreye 37 belediye reisi ve 37 müftü olmak üzere toplam 165 delege katılıyor. Bu kongre bütün kongreler arasında delege sayısı en fazla olan kongre olma özelliği sahip. Kongrede yaşanan bir olay milli mücadele ruhunu yansıtması bakımından önem taşıyor. Olay söyle gerçekleşiyor: Kongre sırasında İzmir Valisi Nurettin Paşa'yı ziyaret delegelere Vali Paşa, memleketlerine döndüklerinde işgallere karşı direniş telkininde bulunmalarını ister. Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi ise "Paşam, İzmir'i Yunan'a verecekler.
Biz boş durmayacağız. Halkımız asker, para, erzak sağlar. Yalnız noksanımız komutandır" diyerek Paşa'yı Denizli'ye davet eder. Bu olay, kongrenin milli mücadele konusundaki yaklaşımlarını ortaya koyması bakımından son derece önemlidir.
2. TRABZON KONGRESİ
İzmir'in işgalinden sonra 28 Mayıs'ta toplanan kongrede silahlı mücadele kararı alınıyor. Kazım Karabekir Paşa da bu sırada cemiyetin önde gelenleriyle yaptığı görüşmelerde silahlı mücadele için harekete geçilmesi çağrısında bulunuyor. Kongrede Doğu Anadolu'yu kapsayacak bir kongre toplanması kararı alınıyor. 2. Trabzon Kongresi'nden 25 gün sonra 22 Haziran'da Amasya Genelgesi yayımlanıyor.
1.BALIKESIR KONGRESİ
Amasya Genelgesi'nin yayınlanmasından 6 gün sonra Balıkesir'de bir kongre toplanıyor. Bu kongrede ülkenin genel durumunu ilgilendiren kararlar alınıyor. Bir heyeti merkeziye oluşturuyor ve kumandanlarla heyet arasında işbirliği yapılması kararlaştırılıyor.
BİRİNCİ EDİRNE KONGRESİ
1.Balıkesir Kongresi ile aynı günlerde toplanan kongrede alınan kararlar İtilaf devletlerine gönderiliyor. Yunan askerlerinin işgal ettikleri yerlerde Türklere yönelik saldırılar gerçekleştirdikleri anlatılıyor ve buna İngiliz ile Fransız askerlerin de şahitlik ettikleri dile getiriliyor. Bu zulmün durması için Yunan askerlerinin acilen Trakya'dan çekilmeleri isteniyor.
ERZURUM KONGRESİ
Mustafa Kemal Paşa'nın da katıldığı bir kongredir.
Milli mücadele tarihimizde Sivas Kongresi ile birlikte en fazla bilinen kongrelerdendir. Osmanlı vatanının bir bütün olduğu ve bölünemeyeceği, milli iradeyi hâkim, milli kuvvetleri ise etkin kılmak gerektiği, her türlü işgale karşı durulacağı, hilafet makamına bağlı olunduğu ve 9 kişilik bir temsil heyeti oluşturulması gibi kararlar alınıyor.
2. BALIKESIR KONGRESİ
Erzurum Kongresi'nin olduğu günlerde 26 -30 Temmuz arasında gerçekleştiriliyor. Yunan saldırılarına karşı olarak toplanıyor. Kongrede alınan kararlar Padişah Vahdettin'e bildiriliyor ve Yunan'a karşı verilecek mücadele konusunda bilgi aktarılıyor.
SİVAS KONGRESİ
4-11 Eylül tarihleri arasında toplanan kongrede Erzurum'da oluşturan temsil heyeti sayısı 16'a çıkarılıyor. Erzurum'da kabul edilen kararlar aynen kabul ediliyor. Manda ve himaye konusu gündeme geliyor ve tam bağımsızlık istendiği takdirde ülke bütünlüğünün tehlikeye gireceği savunuluyor. Ancak Mustafa Kemal'in ustaca bir yönlendirmesiyle manda himaye konusu hasıraltı ediliyor. Sivas Kongresi'nden sonra yaklaşık Anadolu ve Trakya'da yaklaşık 15 kongre daha gerçekleştiriliyor. İstanbul'da Mebusan Meclisi'nin Misak-ı Millîyi kabul etmesinden sonra meclisin basılıp kapatılmayla Ankara'da Mustafa Kemal Paşa liderliğinde Türkiye Büyük Millet Meclisi açılıyor. Meclisin açılmasından sonra da bazı kongreler toplanmaya devam ediyor. Bunlar arasında Büyük Edirne Kongresi, Afyon Kongresi ve Pozantı Kongresi yer alıyor.