Bisiklet kullanıcılarının taleplerini, günlük yaşamda karşılaştığı zorluklara kulak veren SABAH, bugün de bisiklet yolları ve bisiklet kullanıcıları hakkında devletin ve yerel yönetimlerin ne gibi projeler yürüttüğünü ve bu kapsamda neler yaptığına ulaştı. Türkiye'de hali hazırda var olan bin 643 kilometrelik bisiklet yolunu arttırmak ve ulaşımda etkin kullanılmasını teşvik etmek için çalışmalar son sürat devam ediyor.
NELER PLANLANIYOR? HEDEF 3 BİN KM BİSİKLET YOLU...
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın SABAH'a yaptığı açıklamaya göre bakanlık çalışmalarını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma hedefleri kapsamında sürdürüyor. Bakanlık, Cumhurbaşkanlığı İcraat Programında yer alan 3 bin kilometre bisiklet yolu yapılması hedefine uygun olarak "Bisiklet Ağları ile Örülmüş bir Türkiye için" sloganıyla, Avrupa Bisiklet Ağı (Eurovelo) ile entegre bir şekilde, ülkenin tarihi, doğası ve kültürüyle öne çıkan bölgelerini de kapsayacak şekilde 2019 yılında Bisiklet Yolu Master Planı, Anadolu Koridoru ve Kıyı Koridoru olmak üzere toplamda 3 bin 165 km'lik bir plan hazırladı. Master Planın şehirlerarası güzergâhı kapsayan yaklaşık bin 700 km'lik 1. Etap Anadolu Koridoru İçin Bisiklet Yolları Uygulama Projesi Hazırlama çalışmaları devam ediyor. Yapı İşleri Genel Müdürlüğü ile Anadolu Koridoru'nun Aksaray-Ihlara güzergâhında 44 km'lik bölüm için uygulama projesi hazırlanması çalışmalarımıza devam ediyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın verdiği bilgiye göre; yerel yönetimlere bugün itibariyle 595 km bisiklet yolu için bakanlık finansal destek sağladı. 2018 yılında ülke genelinde 1048 km olan bisiklet yolu metrajı, bakanlığın verdiği hibe desteği ile 1643 km'ye ulaştı. Ancak yetkililer bisiklet yollarının daha da artması taraftarı.
BAKAN AÇIKLADI: 81 İLİN YEREL YÖNETİMLERE KATKI VE DESTEK
SABAH'a konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, iklim değişikliğinin etkilerinin ülkemizde ve dünyamızda yoğun bir şekilde hissedildiği bu dönemde hava kirliliğini azaltmak adına bisiklet yollarının yaygınlaştırılmasına büyük önem verdiklerini söyledi. Özhaseki, "Motorlu araçların emisyon salımlarının önüne geçecek bu uygulama ile Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koydukları 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma hedeflerimize büyük bir katkı sağlayacağız. Bu kapsamda 81 ilimizi bisiklet yollarıyla donatmak için yerel yönetimlerimize her türlü katkıyı ve desteği vermeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
FATİH'TE YENİ NESİL ULAŞIMDA ENTEGRE BİSİKLET YOLU
Fatih Belediyesi, Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Tarihi Kara Surları Millet Bahçesi projesinde 3,7 kilometre, Sirkeci-Kazlıçeşme Raylı Sistem ve Yaya Odaklı Yeni Nesil Ulaşım Projesi'nde 7 km bisiklet yolu tasarlandı. Bu projeler ile Fatih ilçesinin Marmara Deniz Surları Kıyısı ve Dünya Kültür Mirası Tarihi Kara Surları hattı bisiklet ile deneyimlenecek. Karagümrük Yaşam Merkezi, Fındıkzade Çukurbostan Yaşam Merkezi ve Çarşamba Çukurbostan Yaşam Merkezi projelerimizde yaya alanları, spor faaliyetlerine erişilebilirliği artırmak üzere engelsiz tasarım yaklaşımı ile ele alındı. Bisiklet Kültür Turları da düzenleniyor.
"BİSİKLET YOLU AĞINI GENİŞLETMEYE ÇALIŞIYORUZ"
Fatih Belediye Başkanı M. Ergün Turan konuyla alakalı olarak şunları belirtiyor: "Başta Sirkeci Kazlıçeşme Tren Hattı olmak üzere, Karasurları Millet Bahçesi, Büyük parklarımızda çocuklarımız, vatandaşlarımızın daha güvenli bisiklet kullanımları için yollar yaptık. İlçenin belirli noktalarında bisiklet parklar oluşturduk. Belirli zamanlarda sağlıklı bir hayat için bisikletle kültür turları düzenliyoruz. Hem bisiklet kullanımını teşvik etmek hem de sağlıklı yaşamı desteklemek amacıyla düzenlediğimiz bisiklet turları Sulukule'den başlayıp Zeyrek'te sona eriyor" dedi.
PİLOT BÖLGE ZEYTİNBURNU: TÜM YOLLARI BİSİKLETE AÇIK!
Zeytinburnu Belediyesi'nde bisiklet yolu toplam 4.5 kilometre. Bisikletin ulaşım aracı olarak kullanılabilmesi için çeşitli projeler de hayata geçildi. Diğer ilçelere göre daha düz olduğu için pilot bölge seçildi. Altı yıl önce Zeytinburnu'nun tüm yolları bisiklet kullanımına açıldı. ZEYBİS çatısı altında hayata geçen Akıllı Bisiklet Kiralama Sistemi'yle ilçede bisikletler trafiğe indi. Akıllı Bisiklet Paylaşım Sistemi ile İSBİKE ile işbirliği içinde tüm ilçede hayata geçti. Her 300 metreye bir tane denk şekilde 500 adet bisiklet ile 41 nokta paylaşımlı bisiklet istasyonu kuruldu. Sistem Marmaray'dan Metrobüs'e kadar tüm ulaşım akslarında bulunuyor. Bisiklete dair gerekli trafik levhaları, tüm yol zeminlerinde bisikletli yol işaretleri çizildi. Sinyalizasyon noktalarına özel bisikletli trafik işaretleri konuldu. Trafik ışıklarında en öne, bisikletlilerin güvenle bekleyebileceği farklı renkte boyanmış 150 adet güvenli bekleme alanı oluşturuldu. 148 adet bisiklet park istasyonu ile 888 bisiklete park istasyonu oluşturuldu. Bisikletlilerin farkındalığını sağlamak için her hafta 10 kilometre bisiklet turu organizasyonu da ilçede yapılıyor. Trafik sayımlarına göre de bisikletli sayısı ilk günküne oranla 10 katı artmış durumda. Başlatılan bu projelerle orta vadede trafikte yüzde 40 oranında rahatlama sağlanacağı ifade ediliyor.
'BİSİKLET ŞEHRİ KONYA' DÜNYAYA ÖRNEK OLUYOR: 604 KİLOMETRELİK BİSİKLET YOLU
Türkiye'nin 604 kilometreyle en uzun bisiklet yoluna sahip şehri Konya'da hedef 2030 yılında bunu 800 kilometreye çıkartmak. Dünyanın da örnek aldığı 'Bisiklet Şehri Konya'da Türkiye'nin ilk veledromu da bulunuyor. Kent, bunun yanında Uluslararası Mevlana Bisiklet Turu ile Uluslararası Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'na ev sahipliği yapıyor. Şehirde bisiklet kullanımı fazla olduğu için bisiklet tramvayı da vatandaşlara hizmet veriyor. Konya Motosiklet ve Bisiklet Tamircileri Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Ömer Bardakçı ise şunları belirtti: "Konya'da her evde muhakkak bir bisiklet bulunur. Hatta bazı evlerde 3 veya 4 bisiklette oluyor. Konya nüfusunun yarısından fazlasının bisikleti olduğunu ve bisiklete bindiğini söyleyebiliriz." Şehir halkı gibi kentte görev yapan zabıtaların çoğu da bisiklet kullanıyor.
Konya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Uğur İbrahim Altay bisiklet şehrindeki çalışmalar için şunları söylüyor: "Türkiye'de ilk kez Bisiklet Master Planımız onaylandı ve bu plan sayesinde şehrimiz Uluslararası İdealkent Ödülü'nü kazandı. Bunun yanında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ile Konya'da Bisikletli Ulaşımın Geliştirilmesi ve Teşvik Edilmesine Yönelik İkili İşbirliği Protokolü imzaladık. Konya ayrıca 604 kilometreyle bisiklet yolu ağı uzunluğunda dünyanın önde gelen şehirlerinden biri. Türkiye'de ise en uzun bisiklet yoluna sahip şehiriz. 2030 yılına kadar bu uzunluğu 800 kilometreye çıkarmayı hedefliyoruz. Şehrimizde bisiklet kullanımını yaygınlaştırmak ve bu konuya dikkat çekmek için ayrıca 'Bisiklet Şehri Konya' temalı fotoğraf yarışması ve on binlerce bisiklet kullanıcısının katıldığı Bisiklet Festivali gibi çeşitli etkinlikler de düzenliyoruz."
BEYKOZ BELEDİYE BAŞKANI MURAT AYDIN: TÜM YOLLARIN ORTAK KULLANIMA AÇILMASINI ÖNERİYORUZ
Zeytinburnu Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde pilot bölge seçilen ve şu an ise Beykoz Belediye Başkanlığı'nı yürüten bisiklet âşığı Murat Aydın da bisiklete dair sorularımıza cevaplar verdi. Başkan Murat Aydın SABAH'ın sorularını şöyle yanıtladı:
- Bisiklet kullanımının artması için öncülük ettiniz, bir bisiklet tutkunu olarak bisiklet sevgisi için neler dersiniz? Bisikletliler ne gibi sorunlar yaşıyor ve çözüm önerileriniz neler?
-Bisikletli yaşam aslında bir felsefedir. Nedir bu felsefe? Etrafınızla barışık olduğunuz, çevrenize karşı farkındalığınızın arttığı bir yaşam tarzı. Bir araba kullandığımızı farz edelim. Trafikte giderken karşılaştığımız olumsuz bir durumda arabanın verdiği korunaklılık duygusuyla hemen üst perdeden tepki vermeye başlıyoruz. Ve bu tepkiler daha olumsuz durumların oluşmasına yol açabiliyor. Ancak bisiklet üzerindeyken böyle davranma lüksüne sahip değilsiniz. Çünkü dışarıdan gelebilecek bütün etkilere açıksınız. Bu yüzden alttan almak, barışçıl davranmak zorundasınız. İşte bu zorunluluk kişinin yaşama bakışını bile etkileyecek kadar güçlü bir motivasyon. Ben bisikleti bu farkındalığı artırdığı için bireysel olarak çok seviyorum. Daha önce belediye başkanlığı yaptığım Zeytinburnu'nda makam aracı olarak bisiklet kullanıyordum. Beykoz'da da bazen ulaşım, çoğunlukla ise spor amacıyla bisiklet kullanıyorum. Bisiklet sayesinde çok daha fazla insanla sohbet etme, temas kurma imkânı buluyorum. Tabi bisiklete bindikçe bisikletlilerin karşı karşıya kaldıkları problemleri de tespit etme imkânı buluyorum. Bunu hem bir bisikletli hem de bir belediye başkanı olarak gözlemliyor ve mesai arkadaşlarımla çözüm üretmeye çalışıyorum. Bisikletlilerin karşı karşıya kaldığı temel iki sorun olduğunu düşünüyorum. Birincisi bisikletin şehir içindeki kullanımında karşımıza çıkan, motorlu taşıt sürücülerinin bisikletlerin farkında olmaması durumu. Bir diğeri de bisikleti bir spor olarak yapan insanların kendilerini daha da geliştirmek adına fazla imkâna sahip olmamaları.
- Beykoz'da bisiklet yolları ne kadar, ne tür etkinlikler var?
-Beykoz'da tüm yollar bisiklet yolu. Burada göreve başlar başlamaz bir karar alarak yürürlüğe konmasını sağladık. Bu karara göre Beykoz'da tüm yollar bisiklet yolu olarak ilan edildi. Yani bir araba ve bisiklet kara yolunda giderken eşit haklara sahip. Beykoz'daki tüm yollara sık aralıklarla bisiklet işaretleri koyduk. Trafik ışıklarına da bisikletliler için özel bekleme alanları yaptık. Bu karar ve çalışmalar bisikletlilerle ilgili farkındalığın artmasını sağladı. Biz bisikletle ve bisikletin odağında sağlıklı yaşamla ilgili bir farkındalık oluşturmak için çabalıyoruz. Örneğin her Pazar günü "Asgari Kalabalık" ismini verdiğimiz bir bisiklet turu yapıyoruz. Bu tura dileyen tüm hemşehrilerimiz bisikletlerini alarak katılabiliyor. İlçenin içinde bir tur yapıyoruz ve tur sonunda çekilişle bisiklet hediye ediyoruz. Bu farkındalık turu sayesinde Beykoz'da bisiklete binenlerin sayısı gözle görülür şekilde arttı. Üç senedir Turkcell Granfondo'ya ev sahipliği yapıyoruz. Artık hemşehrilerimiz her sene festival havasında geçen bu yarışı çok yakından tanıyor ve bisikletin Beykoz'un bir parçası olduğunu biliyor. İkincisi, yani sporcular için imkanları ise Beykoz Belediyesi Spor Ormanı'nda sunuyoruz. Türkiye'nin en büyük spor alanı olan bu ormanımızda farklı zorluk seviyelerinde bisiklet parkurlarımız ve veledromumuz var. Her seviyeden bisiklet sporcusu burada istediği zaman antrenman yapabilme imkânına sahip. Kısa süre önce yerli ve yabancı bisiklet sporcularından kurduğumuz, kısa süre içinde de hem uluslararası hem de ulusal başarılar elde eden Continental bisiklet takımımız da bu farkındalığın önemli unsurlarından birisi.
- Bisikletli bilinci diğer araçlar açısından nasıl geliştirilir? Bu soruyla ilintili olarak İstanbul'da bisiklet yolları yeterli mi sizce?
- Bisikleti bir sağlıklı yaşam tarzı ve ulaşım aracı olarak yaygınlaştırmak adına çok araştırma yaptık. Dünyanın farklı ülkelerindeki örnekleri de kimini yerinde inceleme imkanı bulduk. Benim tüm bu çalışmalarımız sonucunda İstanbul özelinde vardığım kanı şu: Bisikletin diğer taşıt sürücüleri tarafından tanınması ve algılanması için görünür olması lazım. Peki nasıl görünür olacak? İzole bisiklet yollarının bu amaca hizmet etmediğini düşünüyorum. Elbet özel bisiklet yolları da olacak ancak tüm bisiklet ulaşımını özel bisiklet yolu üzerinden sağlamaya çalıştığınız zaman, bisikleti trafikten ve yaşamdan izole etmiş oluyorsunuz. Bisiklet, görünür olmaktan çıkıyor. Biz buna çözüm olarak trafik hız sınırının yavaşlatılıp, tüm yolların ortak kullanıma açılmasını öneriyoruz. Beykoz'da bunu uyguluyoruz ve Beykozlu araba sürücülerinin bisikletlilerle ilgili ciddi anlamda farkındalık geliştirdiğini gözlemliyoruz. Daha dikkatli araç kullandıklarına şahit oluyoruz. Üstelik İstanbul'da, bisiklete özel yol ayırmanın çok zor olduğu bu kadim şehirde, en uygun ve şehre uygun yöntemin bu olduğuna inanıyorum.
-Bisiklet kazalarını önlemek için neler yapılmalı peki?
-Daha fazla bisikletlinin trafikte, yollarda, şehirde görünür olması lazım. Bizim her pazar yaptığımız tura neden Asgari Kalabalık ismini verdiğimizi size anlatarak bu sorunuza daha net bir cevap vermiş olayım. Asgari Kalabalık bizim Türkçeye kazandırdığımız bir kavramdır. Bir belgeselde yer almış bir deneyde, uzak doğudaki bir şehirde bir bisikletli dönel kavşağın içinde durur ve karşıya geçmek için ters yönden hızla geçen araçların azalmasını bekler. Ancak o kadar yoğun bir trafik vardır ki bisikletli bir türlü geçemez. Hiçbir araç da durup ona yol vermez. O beklerken yanına bir bisikletli daha gelir ve o da bekler. Onun yanına bir tane daha, bir tane daha derken bisikletlilerin sayısı onları bulur. Öyle kalabalık olurlar ki, trafik halen akmasına rağmen bisikletliler tek vücutmuş gibi hareket ederek kavşağa girerler. Kalabalık bir grup halinde girmeleri sebebiyle tüm arabalar durur ve onların geçmesini bekler. İşte asgari kalabalık, bisikletlilerin güven içinde hareket edebileceği minimum sayıya denir. Yani yollarda ne kadar çok bisikletli olursa, yollar bisikletliler için o kadar güvenli olur. Bu vesileyle çok üzücü bir kazada vefat eden Doğanay Güzelgün kardeşimizi de tekrar rahmetle anıyorum.
NELER DEMİŞLERDİ?
BİSİKLET KAZA HARİTASI ÇIKARTILACAK, ÇALIŞTAY PLANI VAR
SABAH Gazetesi'ne konuşan Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu da bisiklet kazaları sonrasından federasyon olarak "bisiklet kazalarına dur" demek için önlemler alınması gerektiğini belirtti. Müftüoğlu, Emniyet Genel Müdürlüğü'nü bir ziyaret gerçekleştirerek 'Bisiklet Kaza Haritası" çıkarmak istediklerini ve kapsamlı bir çalışma olacağını açıkladı. Müftüoğlu, "Federasyon olarak Emniyet'ten sonra İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı'na ziyaret ederek 'Bisiklet kazalarındaki cezaların daha caydırıcı olması için hızla nasıl önlemler alınır? Bu kazalar nasıl önlenebilir?' soruları çerçevesinde çalışmalar yapacağız. Onlarla birlikte proje yapıp caydırıcılığın etkisi için kanunlarla değişiklik gerekebilir. Emniyet, İçişleri ve Adalet Bakanlıkları ile hareket ederek uygun görürlerse kazalarla ilgili ortak bir Çalıştay da yapabiliriz. Meclis açılınca Meclis Başkanı'na da gideceğiz. Bisiklet ailesi olarak elimizden gelen her şeyi yapacağız" dedi.
BİLİNÇLENME ŞART, CEZALAR CAYDIRICI OLMALI"
2008 yılından itibaren Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Yarışı'nın ekranlarda yayınlanması sonrasından Türkiye'de bisiklet kullanımında inanılmaz bir artış olduğunu vurgulayan Müftüoğlu, kazalara dair önlemlerle ilgili olarak "Çevre Bakanlığının büyük bir çabasıyla büyüyen ve belediyelerimizin yaptığı bisiklet yollarıyla birlikte ulaşımda da bisikletin kullanılmasıyla ilgili büyük bir çaba içerisindeyiz. 81 ilde halkla birlikte bisiklet turları yaparak halkın bu konuda daha aktif hale gelmesi için şehirde bisiklet turları yapıyoruz. Araç sürücülerinin de bilinçlendirilmeli gerek. Bisikletli kazada sürücülerin alacağı cezanın daha fazla olacağını herkes bilmeli. Cezalar caydırıcı olmalı. Yeni ehliyet alacakların derslerinde bunun önemine dikkat çekilmeli" şeklinde konuştu.
"BİSİKLETE ÇARPANIN EHLİYETLERİ ELİNDEN ALINMALI!"
Bisikletliler Derneği Genel Başkanı Murat Suyabatmaz ise Türkiye'de bisiklete dair yapılması gerekenleri anlattı. Avrupa'da bisiklete çarpan sürücülere cezaların çok fazla olduğunu ifade eden Suyabatmaz, "Bisikletin bir taşıt ve ulaşım aracı olduğunun kamuoyu spotlarıyla acilen anlatmak gerekiyor. Sürücü kurslarında bisiklete dair bir eğitim verilmiyor. Sürücülerde yolların kendilerine ait olduğu düşüncesi var. Bu işin temelleri ilkokullarda trafik derslerinde verilmeli. Avrupa'da bisiklete çarpmanın cezası çok ağır, ehliyeti elinizden alıyorlar. Alkollü araç kullanmakla aynı düzeyde görüyorlar. Avrupa'daki gibi bisiklete çarpanların ehliyeti alınmalı. Avrupa'da şehir içinde hız sınırları ölümlü kazaları da azaltmak için 30 kilometre. Maalesef biz de 70 kilometreye kadar çıkarılan yerler var. Şehir içinde kazaları azaltmak için hız limitleri düşürülmeli. Beton seperatörle (beton ayraç) bisiklet yolları karayollarından ayrılmalı. Ulaşım amaçlı bisiklet yollarının entegre olmalı. Yaya geçitlerinde bisikletli geçiş şeridi yok. Yasaya göre mavi şerit konması lazım. Türkiye'de yasada var ama birçok yerde uygulanmıyor. Avrupa'da bir şeridini bisiklet yolu bir şeridini bisiklet yolu yapmaya başladılar. Türkiye'de de trafiğin kilitlendiği birçok caddede bu uygulamaya geçeceğini biliyorum. Devlete büyük sorumluluk düşüyor. Sivil toplum olarak bize de desteklerini bekliyoruz. Birlikte başarabiliriz!" dedi.
"BARİYERLERLE YOLLAR BİSİKLET YOLUNDAN AYRILABİLİR"
* Abdullah Kalaycı (Öğrenci, 17): "12 yaşından beri düzenli olarak bisiklet kullanıyorum. Hobi için kullanıyorum ama yeri geldiğinde ulaşım için de kullanıyorum. Bisiklet yollarında bebek arabası sürüyorlar. Çöp ve kâğıt toplayanlar bisiklet yollarını kullanıyor. Bunlar bize sıkıntı oluyor. Karayolunda ise araçlar motosikletliler de olduğu gibi bisikletlileri de görmezden geliyor. O zaman tehlikeli oluyor. Çözümüm: Bisiklet yollarının daha yaygın olması ve bisikletlilere duyarlı ve saygılı olunması. Bariyerlerle yollar bisiklet yolundan ayrılabilir ya da mavi şeritle boyanabilir. Bisiklet için daha gelişmiş önlemler alınmalı!"
"BİSİKLET KURALLARI SÜRÜCÜLERE ÖĞRETİLMELİ"
* Erhan Ünsal (Emekli, 68): "Çocukluğumdan beri bisiklet kullanıyorum. Kadıköy'de oturuyorum. Bisikletle ilgili oto sürücüleri kuralları bilmiyor. Sadece bisiklet yolundan gidileceğini zannediyorlar. Boğaz hattında da bisiklete biniyorum, orada ikaz edici tabelalar ve yollara işaretler konuldu. Yine de ona riayet etmeyen sürücüler var ama orada biraz rahat ediyorum. Bağdat Caddesi ve Pendik'e giden yolda ise sürücülerin yüzde 90'ı bisikletliyi yok sayıyor. Eğitim meselesi bu. Ehliyet eğitiminde sürücülere bisiklet bilinci verilmeli, kurullar öğretilmeli ve ikaz mekanizması attırılmalı. Bostancı ve Diyarbakır'da bisiklet kazaları oldu. İster istemez dikkatli olsam bile sürücüler dikkatli olmayınca insanı kazalar tedirgin ediyor."
"SÜRÜCÜLER, BİSİKLETİN ARAÇ OLDUĞUNU KABUL ETMELİ"
* Gülcan Karakaş (Serbest Meslek, 46): "Beş yıldır bisiklet kullanıyorum. Suadiye'de oturuyorum. Beş yıldır bisiklet kullanıyorum. Ulaşım aracı olarak da kullanıyorum, işe ve alışverişe bisikletle gidiyorum. Bisikletle çok sorun yaşıyorum. Araba kullananlar dikkat etmiyorlar. Eşim bisiklet kazaları sonrasında 'Bisiklete kullanma, senin de başına gelir' dedi. Dediği de oldu. Bir ay önce bir kaza atlattım. Aniden hızla araç bana vurdu. Frene basmasaydım, altında kalacaktım, kendi tecrübemle kurtuldum. Araçların bisikletlileri sıkıştırması büyük bir sorun, buna önlem alınmalı. Bisiklet yolları artmalı, yollarla entegre olmalı. Bisikletlilerin trafiğe çıkma hakkı var, bu hakkı sürücüler görmezlikten geliyorlar, bisiklet bir araç, sürücüler bunu kabul etmeli. Artık bizi görsünler, sesimizi duysunlar!"
"BİSİKLET YOLLARI ENTEGRE OLSAYDI, BAĞLANTISI KURULSAYDI, O KAZA OLMAYACAKTI"
* İlke Kutlay (Ressam, 41): "Bisikleti karayolunda kullandığım da oldu ama sahili tercih ediyorum. Çünkü karayolu güvensiz. Kimse bilinçli değil. Bisikletlilere ayrılan yollar olmadığında istediğiniz kadar bilinçli olun arabaların arasında gidilebilecek bir alet değil. Bisiklet yolları yeterli değil, artması lazım. Küçükyalı'da oturuyorum. Küçükyalı'dan Bostancı'ya bağlanan yerde senelerdir bisiklet yolu yapılmıyor. Arkadaşlarımdan oraya bisiklet yolu başvurusu yapanlar oldu. 'Bir prosedür gerekiyor' denilip bisiklet yolu yapılmadı. Oradan karşıdan karşıya geçerken bir bisikletli geçtiğimiz haftalarda öldü. Bisiklet yolları entegre olsaydı, bağlantısı kurulsaydı, o kaza olmayacaktı. Bisiklet yollarının bağlantısı olmadığı için arabalar arasında sürülmeye başlanıyor. Bisiklet yollarının entegre olması lazım! Halkın bisiklet yollarına birazcık daha dikkat etmeli. Bisiklet yoluna vatandaşlar atlıyor adeta."
"ARAÇ SÜRÜCÜLERİ KORNAYA DİKKAT ETMELİ"
* Talha Kavranoğlu (Performans Sanatçısı, 25): "Günlük hayatımda hem hobi olarak hem de ulaşım aracı olarak bisiklet kullanıyorum. Toplu taşıma kullanmıyorum, sadece bisiklet. Bisiklet yollarında rahatım. Otobana filan da çıkıyorum. Ben sıkıntı yaşamadım ama bisiklet sürerken araçların kornaya basması çok rahatsız edici. Sürücüler ise karayolunda bisikletlilere dikkat etmeli. Araç sürücüleri korna kullanımını durdurmalı, bisiklet sürenleri paniğe sevk ediyorlar, dengemizi bozuyor. Şiddete de sevk edebiliyor. İstanbul'un kaotik yapısına içinde büyüyerek alıştım ama bisiklet yollarının artması, entegre olması, karayollarından ayrılması güzel olurdu. Kadıköy Caddebostan'da bisiklet kullanımı rahat ama şehrin birçok yerinde bu rahatlık yok."