İsmail Acur (39) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde İstanbul Saraçhane'de hainlere karşı en ön safta direnişe katıldı. İBB binası önünde darbeci askerlerin G3 silahından çıkan mermiyle başından vurulan Acur sağ gözünü kaybetti. Şahdamarının yanına saplanan mermi tehlikeli olduğu için vücudundan alınamadı. 7 yıldır o mermiyle yaşayan Acur, darbe girişimin yıldönümü yaklaşırken SABAH'a konuştu:
FETÖ'cü hainlere öfkem bir an olsun dinmedi. Bana hâlen dün gibi geliyor. O gece bir gözümü vatanıma feda ettim ve ömür boyu gözümden giren kurşun boynumda benimle birlikte mezara girecek. Bu süreçte çok sıkıntılar çektim, uykusuz gecelerim çok oldu. Ölüm riski olduğu için doktorlar kurşuna müdahale edemiyor. Yüzümde kırıklar olduğu için çok acılar çekiyorum. Vatanımızı kanımızın son damlasına kadar koruyacağım. Allah bizlere bir daha 15 Temmuz yaşatmasın.
ŞEHİTLİK ŞAHDAMARIM KADAR YAKIN
X-Ray'den geçtiğimde alarm çaldı, polis yanıma geldi. Gazi olduğumu söyledim, silahım olup olmadığını sordu. 'Bir tane kurşunum var' deyince onu istediler. 'Ben yıllarca uğraştım, çıkaramadım, siz çıkarabilir misiniz' deyince gülüştük. Sağlığımı kaybetsem de gururluyum. Boynumda, şahdamarımın hemen yanı başında bir şeref madalyası var. Bu benim için öyle kutsal ki, değerini kelimelerle ifade edemem. Boynumdaki kurşunun hareket ettiğini hissederim. Bir milim daha oynasaydı belki de şehit olma onuruna erişecektim. Bir ömür boyu, mezara kadar yanımda olacak, onur duyacağım bir şeref madalyam var. Milletimizin, vatanımızın hürriyet belgesi bu.