Başkan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de 28'inci dönemin ilk AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu.
PLANLARIMIZI ANLATTIK: Muhalefetin temelsiz korku, istismar ve yalan siyasetini asaletimizden taviz vermeden boşa çıkardık. Onlar popülizm bataklığında boğulurken, biz halkımızın huzuruna yine eser ve hizmet siyasetimizle çıktık. Yaptıklarımızı anlattık, projelerimizi ortaya koyduk. Türkiye'ye dair hedeflerimizi açıkladık, toplumun tüm kesimlerine yönelik planlarımızı paylaştık. Altyapıdan üstyapıya kadar 'Durmak yok yola devam' dedik. Seçim çalışmalarımız sırasında dahi 85 milyona yeni müjdeler vermeye devam ettik. Birileri koltuk peşinde koşarken biz farkımızı gösterdik. Milletimiz samimi gayretlerimizi gördü ve ödüllendirdi. Sandık sonuçları Anadolu irfanının hafife alınmaması gerektiğini tekrar hatırlatmıştır. Vatandaşımızın gönlündeki alternatif yerimiz sandıkta tescillendi. Birileri hazmetmekte zorluk çekse de ezici bir çoğunlukla milletimizin güvenine ve teveccühüne bir kez daha hem de tartışmasız bir şekilde mazhar olduk.
VİZYONUMUZA GÖRE RAKİP ARAYAN BİR KADROYUZ: Muhalefetle ilgili tespitlerimizi söylerken çıkarımızı düşünmedik. Bir iktidar partisi için en ideal muhalefet şu an Türkiye'de olandır. Ama biz rakiplerinin zayıflığından medet uman bir parti değiliz. Bilakis biz, bunlardan şikâyet eden, siyaset arenasında kendi cüssesine, vizyonuna, ufkuna uygun rakip arayan bir kadroyuz.
BAHÇELİ'YE ZİYARET
Başkan Erdoğan, TBMM'deki AK Parti Grup Toplantısı'nın ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ankara Beytepe'deki konutuna geçti. Basına kapalı Erdoğan-Bahçeli görüşmesi 45 dakika sürdü.
AİLE VE GENÇLİK BANKASIYLA TARİHİ BİR ADIM ATACAĞIZ
Aile ve gençlik bankasını faaliyete geçirerek tarihi bir adım atacağız. Bu süreçte 8 ay sonra yapılacak mahalli idareler seçimlerini asla ihmal etmeyeceğiz. 14 ve 28 Mayıs'ta elde ettiğimiz psikolojik üstünlüğü yeni hamlelerle sağlamlaştıracağız. Partimiz açısından bir seçim bitmiş, 29 Mayıs sabahı itibarıyla yeni bir seçim maratonu başlamıştır. Hedefimiz mevcut belediyelerimizi korurken son seçimlerde el değiştirenler öncelikli olmak üzere daha fazla belediyeyi kazanmaktır. Büyükşehirlere daha çok eğilecek, daha fazla asılacağız. Rehavete kapılmadan bu kutlu yolda yürümeye devam edeceğiz.
TERÖR BARONLARINA KENDİNİZİ KAPTIRDINIZ
Kandıl'den
Pensilvanya'ya kadar terör baronlarının destek beyanlarına itiraz etmediniz. Dürüst değilsiniz. Uçkuru kaptırmışsınız uçkuru. Küresel güç odaklarından 'aferin 'alabilmek adına toplumun bekasını tehdit eden LGBT belasını meşrulaştırmaya çalıştınız. Seçim kazanmak uğruna faşizmi, ırkçılığı, nefret söylemlerini ve ayrımcılığı en azami şekilde kullanmaktan çekinmediniz. Depremzedelerimize yönelik ahlakla, vicdanla ve insanlıkla bağdaşmayan nobranlıklara kadar her yolu denediniz. 14 Mayıs ile 28 Mayıs arasında yaşananlar birer kara leke olarak faillerinin alnına yapışmıştır. FETÖ'cülerle işbirliği yaparak siyaset tarlasına rüzgâr ekmişlerdi, bugün bu tarladan kendileri fırtına biçiyor. Muhalefeti rakibi ısırıyor diye akrep beslenmeyeceği konusunda uyarmıştık.
EKONOMİDE GÜÇLÜ UYUMLU VE YETKİN BİR EKİP KURDUK
Türkiye'yi en büyük 10 ekonomisinden biri yapana kadar durmayacağız. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütmekte kararlıyız. Kazanımlarımızdan geriye gidişe izin vermeyeceğiz. Ekonomi yönetimimize çok ağır sorumluluklar yükledik. Cumhurbaşkanı Yardımcılığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankamız arasında koordinasyonu tesis ettik. Güçlü, uyumlu, yetkin bir ekip kurduk. 400 TL olan asgari ücret desteğini 6 ay boyunca 500 TL'ye çıkaracağız. Halkımızı enflasyon
'KOLTUK KAYAR' DİYE KORKMAZSANIZ İKİ BELEDİYE BAŞKANINI YARDIMCINIZ YAPIN
Seçim
döneminde ucuz siyasi şovlara şahit olduk. Milletin kendilerine layık görmediği unvanları tepe tepe kullanmaktan, daha sandıkların dörtte biri açılmadan zafer ilan etmeye kadar nice skandalı yüzümüz kızararak izledik. İki tane belediye başkanıyla bunları yapmaya gayret ettiniz. Şimdi kayıplar. Hadi onlarla beraber yine dolaş. İki koltuk yanına al, birini İstanbul'a birini Ankara'ya ver. Onlar da o koltuklarda otursunlar; çünkü bunlara cumhurbaşkanlığı koltuğu veremedin, hiç olmazsa sözde genel başkan yardımcılığı koltuğu ver. Bunu da 'Altımızdan koltuk kayar' korkusuyla yapamazlar. Birisi baba olmuş, birisi oğul olmuş. Zaten su alan geminin dümenine o gelmiş, bu gitmiş hiçbir önemi yok.
SAMİMİYSENİZ GELİN BAŞÖRTÜSÜNÜ ANAYASAYLA TEMİNAT ALTINA ALALIM
Bay
Bay Kemal, biz vatandaşımızın hayat tarzına karışmayız. O sizin derdiniz. Siz bu ülkede milletin hayat tarzıyla hep uğraştınız ve sahtekârlık yaptınız. Her zaman başörtüsüne saldırdığınız hâlde milleti aldatmak için yanınıza bir iki tane başörtülü kızımızı veya kadınımızı alarak onlara rozet taktınız. 'Bak işte biz de başörtülülerden yanayız' dediniz ama sahtekârlık yapıyorsunuz. Hadi gel, eğer dürüstseniz, samimiyseniz yeni yasama döneminde başörtüsü meselesini anayasayla teminat altına alalım. Ama dürüst olmazsanız 780 bin km'lik vatan toprağında sizi milletimize bangır bangır anlatacağım.
YA MİLLİ İRADEYLE BARIŞACAKSINIZ YA DA MARJİNALLEŞECEKSİNİZ
Başta CHP olmak üzere muhalefetin sandıktan çıkan mesajları doğru okuyup gereğini yerine getirmekten başka seçeneği yoktur. Muhalefet ya milli iradeyle barışacak ya da marjinalleşecektir. Samimi bir özeleştiri vermek yerine seçim yenilgisinin faturası yine millete çıkartılıyor. Suç, hata ve kabahat yine vatandaşta aranıyor.
TETİKÇİ KALEMLERİN ZEHİRLİ DİLİ SAHİBİNE ÇEVRİLDİ
Daha
düne kadar güya birbirleriyle can ciğer kuzu sarması olanlar, bugün birbirine demediklerini bırakmıyor, kavgadan, gürültüden, didişmeden başlarını kaldıramıyor. Nerede bunların genel başkanları? Bize karşı pervasızca kullandıkları trol orduları ile tetikçi kalemler bugün zehirli dillerini ve eleştiri oklarını sahiplerine çevirmiştir. 'Basın özgürlüğü' kılıfı altında sırtlarını sıvazladıkları ahlak fukaraları, hedef tahtasına bu sefer muhalefeti yerleştirmiştir.
ÜLKEMİZİ, DARBE ÜRÜNÜ ANAYASADAN KURTARACAĞIZ
Ülkemizi,
ruhunu darbecilerin üflediği mevcut anayasasından kurtarmayı da ekonomideki mücadelemizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Türkiye Yüzyılı'nın darbe ürünü bir anayasa üzerinde yükselmesi mümkün değildir. Farklı siyasi gelenekten gelen 15 siyasi partinin yer aldığı 28. dönem TBMM bunu yapabilecek temsil kabiliyetini haizdir. Bu yönüyle yeni Meclis'imiz, Türkiye Yüzyılı'nın kurucusu, mimarı ve mihmandarı olacaktır.
160'LI MASA DA KURSAN BU MİLLET ESER, HİZMET VE İRADE İSTER
CHP Genel Başkanı '16'lı masa da kurarım' demiş. 160'lı masa da kursan, sandıkta milletin tokadını yemekten kurtulamazsın. Bu millet irade ister, bu millet eser ister, hizmet ister. Yalanla dolanla talanla bir yere varılmaz. Cumhur İttifakı vatanımızın bekasını, milletimizin istikbalini en üstte tutmayı sürdürecek.
KİBİRLİ ZİHNİYET YİNE DUVARA TOSLADI
Millet
muhalefette değişim
istediğini gösterdi.
Seçmenden
yükselen her itiraza
kulak tıkayan,
'Tıpış tıpış oy
vereceksiniz' diye
sürekli aday dayatan,
halkın taleplerini
görmezden
gelen, vatandaşın
kendilerine
oy vermeye mecbur
olduğu zannına
kapılan kibirli zihniyet
bir kez daha
duvara toslamıştır