Ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi, 14 Mayıs seçimlerinde yaşadığı hüsranın ardından şimdi de parti içinde yaşanan kavgalarla gündemde. Seçim sonuçlarına yüzde 1'lik dahi katkısı olmayan Saadet, Deva ve Gelecek Partisine çok sayıda milletvekili veren Cumhuriyet Halk Partisi'nde, parti içi hesaplaşma ve kavga başladı. Son olarak CHP'li Gürsel Tekin'in, Kars'da görevlendirildim ama İstanbul'da çalışacağım" şeklinde attığı tweet, parti içinde yaşanan kriz olarak yorumlandı. Eski CHP'li Mehmet Sevigen, 14 Mayıs seçimleri sonucunu ve parti içinde yaşanan tartışmaları, "Biz CHP'yiz. Bakın listemize, bir sendikacı, bir emekli, bir köylü, bir öğretmen, bir vatandaş var mı? Yok. Ali Babacan'ın, Davutoğlu'nun, Karamollaoğlu'nun milletvekilleri var. Fatih Erbakan, kendi amblemiyle girdi, Saadet Partisi'nin tüm oylarını aldı. Saadet Partisi'nin başkan danışmanı "Bizim genel başkan çok başarılı, sıfır oyla 10 tane milletvekili aldı" diye tweet atıyor. Bunlar utanç verici. Ben Kemal Bey'in yerinde olsam arkadaşlarıma ihanet ettim diye sokağa çıkamam" şeklinde yorumladı.
"GÜRSEL TEKİN'İN TEPKİSİ ONDAN KAYNAKLANIYOR"
Sabah.com.tr'ye konuşan Mehmet Sevigen, CHP'li Gürsel Tekin'in "Seçim çalışması yapmak üzere Kars ilimize görevlendirildim. 12 milyon seçmenin olduğu, sokak sokak bildiğim İstanbul'da çalışmaya devam edeceğim. Özellikle oy kaybettiğimiz veya yeterli oyu alamadığımız ilçelerimizde olacağım" şeklindeki açıklamasından yola çıkarak, "CHP Genel Merkezi Türkiye ve parti örgütünü tanımıyor. Onlar CHP'li değil, CHP'ye emek vermemişler, CHP'nin sosyal, kültürel yapısını bilmeyen insanlar. Kemal Bey danışmanlarla partiyi yönetiyor. O danışmanlarda partiyi tanımıyor. Gürsel Tekin'in tepkisi ondan kaynaklanıyor" dedi.
"NE YAPARSANIZ YAPIN GİTMEYECEĞİM" DİYOR
Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 'Partili Cumhurbaşkanı olmaz' iddiasını hatırlatan Sevigen, "Kemal Bey orada kaldığı müddetçe yerel yönetimlerde kaybedeceğiz. Kendisi daha önce dedi ya; partili cumhurbaşkanı olamaz. Ama kendisi CHP'nin başından ayrılmadan, kongre yapmadan, adaylığa devam ediyor. Ben demiştim ki; İstifa etsin, bir başkan vekili atasın, o da 45 gün içinde partiyi kongreye götürsün, kendisi de tamamen Cumhurbaşkanlığı adaylığına kitlensin. Ama Kemal Bey, önümüzde yerel seçimler var diye, örgüte gözdağı verdi ve bırakmayacağım diye bir video çekti. O videoda belediye başkanlığına da, meclis üyeliğine de, il genel meclis üyelerine de ben karar vericem dedi. Ne yaparsanız yapın gitmeyeceğim diye seçilmeden örgütüne gözdağı veriyor.
"EKREM BEY İNANDIRICILIĞINI KAYBETTİ"
Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ın, 14 Mayıs gecesi ekranlara çıkıp defalarca kazandık, öndeyiz şeklinde açıklamalar yapmasıyla ilgili konuşan Sevigen, "Mansur Yavaş Cumhuriyet Halk Partili değil. Seçimden sonra göreceksiniz, bağlasan durmaz. Kendi ideolojik yapısında tuttuğu partiden kazanamayacağını biliyordu. CHP oylarını almak için geldi. Diğer altılı masadakiler gibi. Öyle kazandı. Seçimden sonra göreceksiniz. Kaybedersek partide kalmaz. Ekrem Bey için de seçim gecesi sık sık ekranlara çıktı. Seçim sonuçlarını açıkladı. Ekrem Bey'in oraya çıkması çok yanlış oldu. İnandırıcılığını kaybetti. Ekrem Bey oradan büyük yara almıştır, yazık. Bu partinin sözcüleri var… Onların çıkması gerekiyordu. Zannediyorum ki onları zorladılar çıkmaları için. Kendilerinin gönüllü olarak çıktıklarını zannetmiyorum" ifadelerini kullandı.
"KEMAL BEY ÖRGÜTE GÖZDAĞI VERİYOR"
Kemal Kılıçdaroğlu'nun peş peşe yayımladığı ve alışageldiğimizin dışında oldukça sert tonlarda konuştuğu videolarla ilgili konuşan Mehmet Sevigen şu açıklamayı yaptı:
Biliyorsunuz Kemal Bey'in istifa etmesi gerektiğini ilk ben söyledim. Dedim ki; Kemal Bey genel başkanlıktan ayrılsın, çok güçlü bir şekilde, yeni arkadaşlarla Kemal Bey'e destek olalım. Kemal Bey o videoda örgüte cevap veriyor. Diyor ki; beni kimse eleştirmesin, kimse bana dokunmasın. Kemal Bey biliyorsunuz, Saadet, Gelecek ve Deva Partisi'ne milletvekili verdi. Bütün arkadaşlarımız küskün ve dargın. Altılı masadan bir tek oyu olmayan insanlara milletvekilliği dağıttı. Sadece kendi Cumhurbaşkanı adayı olabilmek için. Kemal Bey, başını yastığa rahat koyup, uyuyabiliyor mu? Ben inanıyorum ki vicdan azabı çekiyordur. Şimdi onu kamufle edebilmek için yavuz hırsız ev sahibi misali, beni kimse eleştiremez, burada kalacağım diyor. Çünkü önümüzde belediye seçimleri var, eleştirirsen belediye başkanı da, meclis üyesi de yapmam diyerek örgütüne gözdağı veriyor. Bu da tabii başka bir üzüntü kaynağı. CHP genel başkanının böyle bir duruma düşmesi inanın beni de çok üzüyor. Bu bakımdan en çok üzüldüğüm taraf bütün CHP'lilerin hakları yenmiştir. Bizim içimizdeki insanlar sesini çıkarmaz, Beni eski il başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları, eski delegeler… günde bin kişi arıyor. Onlara gelin partinize sahip çıkın diyorum. Eğer bu partiye sahip çıkmazsanız, bu partiye kapanıp vakıf olsun diyen insanların elinde, CHP kapanıp gidecek. Üzüntüm budur. Bütün herkes gelsin partisine sahip çıksın.
"40 TANE MİLLETVEKİLİ VERİLİR Mİ? FIKRA GİBİ…"
Parti içinde bir tartışma olduğunu ancak 12 gün süreyle üstünün örtüldüğünün altını çizen Sevigen şöyle konuştu:
Evet bir tartışma var ama 12 gün boyunca seçime kadar üstü örtülecek. Seçimden sonra ciddi bir üzüntü olur. 40 tane milletvekili verilir mi? Fıkra gibi… Gencecik çocuklar vardı, bayrak astılar, bildiri dağıttılar, altı ok ayakta dursun diye çaba sarf eden. Listede ne bir köylü, ne bir emekli var. Atatürk'ün askerlerini cezaevine atan Sadullah Ergin'i milletvekili yaptı. İzmir'den Kemalizm faşistliktir diyen Yüksel Taşkın var. İnsanların gözüne soka soka Yüksel Taşkın'ı İzmir'in göbeğinden milletvekili yaptı. Sıfır oyları olan, amblemlerinden utanan Ali Babacan, Temel Karamollaoğlu, Ahmet Davutoğlu'na 40 milletvekili verdi. Kemal bey bunlara nasıl cevap verecek. Bakın dün 4 tane şehidimiz vardı. Bu şehitlerimiz olduğu müddetçe, terörle arasına mesafe koyamayan siyasi partiden destek alan ve Kandil'e oturun oturduğunuz yerde diyemeyen bir genel başkan nasıl başını yastığa rahat koysun. Böyle milliyetçilik olur mu ya? Çok üzülüyorum. Muharrem'e yapılanları biliyorsunuz. Burada kaybeden kamuoyu yoklamalarıdır, sanatçılardır, köşe yazarlarıdır. CHP'yi rahat bıraksalar, parti kendi özüne bir dönse… Bu seçim CHP'nin en rahat kazanacağı seçimdi. Bu kadar geride kalmamıza inanın çok üzgünüm.
"BEN KEMAL BEY'iN YERİNDE OLSAM SOKAĞA ÇIKAMAM"
Biz CHP'yiz. Bakın listemize, bir sendikacı, bir emekli, bir köylü, bir öğretmen, bir vatandaş var mı? Yok. Ali Babacan'ın, Davutoğlu'nun, Karamollaoğlu'nun milletvekilleri var. Fatih Erbakan, kendi amblemiyle girdi, Saadet Partisi'nin tüm oylarını aldı. Saadet Partisi'nin başkan danışmanı "Bizim genel başkan çok başarılı, sıfır oyla 10 tane milletvekili aldı" diye tweet atıyor. Bunlar utanç verici. Ben Kemal Bey'in yerinde olsam arkadaşlarıma ihanet ettim diye sokağa çıkamam. Kemal bey, partiye emek vermediği için bunları anlayamaz. O ilçe binalarında karanlıkta insanların ağladığını bilmez. 14 Mayıs akşamı Kemal bey evine gitti, koltuğunda rahat uyudu, hatta ikinci tura kaldığı için sevindi ama arkadaşlarımız karanlıkta ağladı. Partili arkadaşlarım ve partim adına çok üzülüyorum.